Dr. Kemal Turhan Holisync Consultancy (2025)

27/02/2025

Hepimiz zaman zaman hayatın getirdiği stresle başa çıkmaya çalışırken, duygusal dengeyi kaybedebiliyoruz. 😊 Ama biliyor musunuz, duygusal denge sadece zihinsel değil, bedensel, ruhsal ve enerjik bir denge de gerektiriyor. İşte burada holistik yöntemler devreye giriyor. Holistik yaklaşım, tüm varlığımızı bir bütün olarak ele alır. Yani beden, zihin ve ruh bir arada çalışarak duygusal dengeyi sağlamak için birbirine yardımcı olurlar.

🌸 Meditasyon ve Farkındalık
Meditasyon, zihni sakinleştirmeye, duygusal dengeyi bulmaya yönelik harika bir araçtır. Her gün birkaç dakika meditasyon yaparak, içsel huzuru ve dengeyi yeniden keşfedebilirsiniz. Bu, zihinsel dağınıklığı ve olumsuz düşünceleri bir kenara bırakmanıza yardımcı olur.

🧘‍♀️ Yoga ve Nefes Teknikleri
Yoga, bedensel sağlıkla birlikte duygusal dengeyi de sağlamak için mükemmel bir yoldur. Yoga pozisyonları, bedenin rahatlamasını sağlarken, nefes teknikleri de zihni sakinleştirir. Yoga, sadece fiziksel değil, duygusal ve ruhsal dengeyi de destekler.

🌺 Doğa ile Bağ Kurmak
Doğada vakit geçirmek, duygusal dengeyi bulmanın bir başka harika yoludur. Ağaçlarla, çiçeklerle ya da denizle iç içe olmak, kalbinizi ve zihninizi rahatlatır. Biyoenerji (doğal enerji alanları) ile bağ kurarak, enerjinizin tazelenmesini sağlayabilirsiniz.

💚 Bedenin Sinyallerini Dinlemek
Holistik yaklaşımda, bedenin verdiği sinyalleri önemsemek çok kıymetlidir. Bazen vücudumuz, duygusal dengesizliklerimizi bizden önce fark eder. Baş ağrıları, kas ağrıları ya da uyku problemleri, duygusal yüklerimizin bedene yansıması olabilir. Bedeninizi dinleyerek bu sinyalleri anlamak ve üzerine gitmek, duygusal dengeyi sağlamak adına büyük bir adım olacaktır.

Duygusal denge, sadece dışarıdaki dünya ile değil, iç dünyamızla da ilgilidir. Holistik yöntemler, tüm varlığımızı iyileştirerek, duygusal dengeyi korumaya yardımcı olur. 🌷

20/02/2025

Hayatımızın her döneminde, yeniliklere ve değişime açık olmak, kişisel gelişimimizi destekler. Ancak, değişim sadece dışsal faktörlerden değil, içsel bir farkındalıkla başlar. Yeni başlangıçlar yapmak için öncelikle bilinçli farkındalık pratiği yapmanız gerekir. 🌱

🧘‍♂️ Bilinçli Farkındalık Nedir?
Bilinçli farkındalık, anı yaşamak, geçmişin yüklerinden ve geleceğin kaygılarından kurtulmak anlamına gelir. Bu farkındalık, sadece düşüncelerimizi değil, duygularımızı, bedenimizi ve çevremizi de tam anlamıyla gözlemlememizi sağlar. Kişisel bir farkındalık oluşturduğumuzda, yaşamımızı daha sağlıklı, bilinçli ve dengeli bir şekilde sürdürebiliriz.

🌼 Yeni Başlangıçlar İçin Bir Adım Atmak
Yeni bir başlangıç yapmak için, öncelikle şu anda olduğunuz yerden başlayın. Geçmişte yaşadığınız başarısızlıkları ya da gelecek hakkında kaygılarınızı bir kenara bırakın. Bilinçli farkındalık, sadece yaşadığınız anı fark etmekle kalmaz, aynı zamanda o anın içinde barındırdığı duygusal ve zihinsel süreçleri de anlamanızı sağlar.

💭 Zihinsel Temizlik ve Yeniden Başlama
Bilinçli farkındalık pratiği yapmak, zihinsel temizlik yapmanıza yardımcı olur. Eski alışkanlıkları, düşünce kalıplarını ve korkuları geride bırakarak yeni bir sayfa açabilirsiniz. Bu, sadece zihinsel sağlığınız için değil, hayatınızı daha anlamlı ve tatmin edici kılmak için de önemlidir.

🌟 İçsel Güç ve Yenilik
Bilinçli farkındalık, hayatın her alanında yeniliklere ve değişime olan yaklaşımınızı dönüştürür. İçsel gücünüzü keşfettikçe, her yeni başlangıç daha da heyecan verici olur.

Yeni başlangıçlar, bilinçli farkındalıkla daha anlamlı ve sürdürülebilir olur! 💫

18/02/2025

Düşüncelerimiz, duygu dünyamız ve yaşam tarzımız arasındaki ilişki gerçekten şaşırtıcı. 🌍 Düşüncelerimiz, günlük hayattaki seçimlerimizi ve davranışlarımızı şekillendirir, bu da hayatımızın gidişatını belirler. 😊 Bir bakıma, zihnimizdeki her düşünce, dış dünyaya yansıyan bir eyleme dönüşür.

💭 Olumlu Düşünceler, Olumlu Yaşam Tarzı
Olumlu düşünceler beslediğinizde, kendinizi daha güvende hisseder ve pozitif bir yaşam tarzı benimseme eğiliminde olursunuz. Örneğin, sabahları kendinizi “bugün harika bir gün olacak” diye hazırlayarak güne başlamak, tüm gününüzü etkiler. Beyin kimyasallarınız, bu pozitif düşüncelere yanıt verir ve size enerjik, mutlu bir gün sunar.

😔 Olumsuz Düşünceler ve Etkileri
Öte yandan, olumsuz düşünceler de yaşam tarzınızı olumsuz şekilde etkiler. Sürekli olarak “ben yeterince iyi değilim” veya “başarısız olacağım” gibi düşünceler, hem ruh halinizi hem de motivasyonunuzu düşürür. Düşüncelerinizin duygularınıza ve davranışlarınıza yansıdığını unutmayın. Eğer kendinizi sürekli karamsar hissediyorsanız, bu duygular davranışlarınızı ve hatta fiziksel sağlığınızı bile etkileyebilir.

🧘‍♀️ Zihinsel Farkındalık ve Yaşam Tarzı
Zihinsel farkındalık (mindfulness) uygulamaları, düşüncelerinizi gözlemlemenize ve onları kabul etmenize yardımcı olabilir. Bu, olumsuz düşünceleri fark edip onlara takılmak yerine, onları sadece gözlemleyerek geçmesine izin verir. Bu teknik, yaşam tarzınızı daha sağlıklı ve dengeli hale getirebilir.

🔄 Düşünce-Değişim Döngüsü
Yaşam tarzınızı değiştirmek için ilk adım, düşüncelerinizi değiştirmektir. Bu da hayatınızı değiştiren bir içsel dönüşüm başlatır. Düşüncelerinizi değiştirdiğinizde, duygularınız da değişir, dolayısıyla yaşam tarzınız da buna uyum sağlar.

Hayatınızda istediğiniz değişimlerin başlangıcı, zihninizdeki düşüncelerde saklı! 💡

13/02/2025

Bedenimiz ve zihnimiz birbirine o kadar bağlı ki, birindeki değişiklik, diğerini de etkiler. 😊 Fiziksel sağlığımız, ruhsal sağlığımızla doğrudan bir ilişki içinde. Sadece fiziksel hastalıklar değil, yaşam tarzımız, beslenme alışkanlıklarımız, egzersiz yapmamız da ruh halimizi belirleyebilir.

🧠 Beden ve Zihin Bir Bütün
Ruhsal sağlığımızı iyileştirmek için beden sağlığımıza da özen göstermek çok önemli. Fiziksel sağlığımızda yaşadığımız zorluklar, kaygı, depresyon gibi ruhsal rahatsızlıkları tetikleyebilir. Aynı şekilde, stres ve kaygı da bedenimizde fiziksel değişikliklere yol açabilir. Örneğin, stresli bir gün geçirdiğinizde vücudunuzun nasıl tepki verdiğini fark etmişsinizdir: kaslarınız gerginleşir, başınız ağrıyabilir, kalp atışlarınız hızlanabilir.

🏃‍♀️ Egzersiz ve Ruh Haliniz
Egzersiz, fiziksel sağlığınızı geliştirmenin yanı sıra ruhsal sağlığınızı da iyileştirir. Düzenli egzersiz yapmak, beyin kimyasallarını dengelemeye yardımcı olur. Endorfin adı verilen kimyasallar, kendinizi mutlu ve enerjik hissetmenize neden olur. Egzersiz, depresyon ve kaygıyı yönetmede etkili bir araçtır.

🍏 Sağlıklı Beslenme ve Ruh Haliniz
Sağlıklı beslenme de ruhsal sağlığımızı doğrudan etkiler. Omega-3 yağ asitleri, vitamin D ve B grubu vitaminleri gibi besinler, beyin fonksiyonlarını destekler ve ruh halimizi olumlu yönde etkiler. Sağlıksız beslenme, halsizlik ve depresif ruh haline yol açabilir. Yani, bedeninize iyi bakmak, zihninize de iyi bakmak anlamına gelir.

🌱 Zihinsel ve Fiziksel Sağlık Birbirini Tamamlar
Bedeniniz sağlıklı olduğunda, zihninizin daha net düşünmesi, stresle başa çıkması ve daha sakin kalması kolaylaşır. Aynı şekilde, zihinsel olarak sağlıklı olduğunuzda, vücudunuzun da daha dinç ve güçlü olduğunu hissedersiniz.

06/02/2025

Ergenlik, herkes için bir dönüm noktasıdır. Çocukluktan yetişkinliğe geçişte yaşanan bu süreç, bir yandan karmaşık duygularla dolu, bir yandan da evrimsel olarak kaçınılmazdır. 🧑‍🦰 Jean Piaget’in bilişsel gelişim teorisinde, ergenlik, “formel işlemler dönemi” olarak tanımlanır. Bu dönemde birey, soyut düşünmeye başlar, daha derin sorgulamalar yapar ve kimlik arayışına girer. Ancak her ergen bu süreci aynı şekilde yaşamaz.

Ergenlik krizi, bir yandan “kendi kimliğini bulma” çabasıyla ortaya çıkarken, diğer yandan “toplumun beklentileriyle çatışma” olarak da tanımlanabilir. Bu süreçte aileler, ergenin duygusal ve zihinsel değişimlerini anlamalı ve ona destek olmalıdır. Kriz dönemi, aslında sağlıklı gelişim için bir araç olabilir.

Böylelikle ergenler, kendi kimliklerini bulma yolculuklarında, toplumsal ve bireysel değerlerle daha derin bir bağ kurarlar. 🌱

30/01/2025

Çocukların yeme alışkanlıkları, onların gelişiminde büyük rol oynar. 🍏 Çocukların yediği yiyecekler, fiziksel sağlıklarını ve psikolojik durumlarını etkiler. Ancak bazen, yeme alışkanlıkları, ebeveynler için bir endişe kaynağı haline gelebilir. Çocuğunuz sağlıklı besleniyor mu? Yeterince çeşitli yiyecekler tüketiyor mu? Bu sorular, hemen hemen her ebeveynin aklında olan sorulardır.

Çocukların sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazanması için erken yaşta rehberlik edilmesi çok önemlidir. Erik Erikson’un psikososyal gelişim teorisinde, sağlıklı bir büyüme için güvenli bağlanma ve sosyal beceriler gibi faktörler yer alır. Çocukların gıda ile olan ilişkisi, bu süreçte şekillenir. Gıda, bir ebeveynin sevgisini ifade etme aracı olabilir, bu da çocuğun yeme alışkanlıklarını ve genel sağlığını doğrudan etkileyebilir.

Yeme alışkanlıklarında bir sorun olup olmadığını anlamanın en iyi yolu, çocuğunuzun ruh halini ve genel sağlığını gözlemlemektir. Eğer yetersiz beslenme, aşırıya kaçma ya da çok katı diyet alışkanlıkları varsa, bir uzmandan yardım almak gerekmektedir.

21/01/2025

Stres ve anksiyete, modern dünyada hepimizin zaman zaman karşılaştığı duygulardır. 💭

Homeopati, vücudun kendini iyileştirme gücünü desteklemeyi amaçlar. Homeopatik tedavi, hastalıkların ve dengesizliklerin doğal yollarla iyileştirilmesini hedefler. Homeopatik ilaçlar, kişiye özgü olarak, hem fiziksel hem de duygusal durumlarını göz önünde bulundurur.

Stres ve anksiyeteye karşı kullanılan bazı homeopatik tedaviler, bu duyguların kökenindeki duygusal engelleri hedef alır. Örneğin, Aconitum (Akonit), stresli durumlarda, aniden gelişen korku ve panik atakları yönetmeye yardımcı olabilir. Diğer yandan Arsenicum album, sürekli endişe ve kontrol ihtiyacı yaşayan kişiler için önerilir.

Bu yöntemler, bireylerin stres ve anksiyeteyle başa çıkma mekanizmalarını güçlendirir, ancak her zaman bir hekime danışarak kullanmak en iyisidir. ✨ Homeopati, vücudun doğal dengeye ulaşmasına yardımcı olur ve bu süreçte kişisel farkındalığınızı arttırır.

17/01/2025

Öfke, sadece bir duygu değil; aslında bir iletişim aracıdır. 😤 Kimse öfkeyi deneyimlemek istemez, ama bir şekilde hepimiz bu duyguyu hissediyoruz. Psikolojiye göre, öfke, bir hak ihlali veya bir sınırın ihlali olduğu zaman ortaya çıkar. Bu duyguyu dışa vurmak, aslında bir çeşit savunma mekanizmasıdır. Yani öfke, sadece bir tepki değil, aynı zamanda “bunu kabul edemiyorum” mesajını vermek için kullandığımız bir araçtır.

Amerikalı psikolog Marshall Rosenberg, öfkenin, duygularımızı başkalarına iletme ve başkalarının duygularını anlamada önemli bir yer tuttuğunu savunur. Yani, öfkenizi doğru şekilde ifade edebilirseniz, ilişkinizdeki duvarları yıkabilir ve sağlıklı bir iletişim kurabilirsiniz.

Öfkenizi doğru bir şekilde ifade etmek, sadece kendinizi ifade etmekle kalmaz, aynı zamanda karşı tarafın da duygularını anlamanızı sağlar. Örneğin, “Bunu yapmak beni gerçekten rahatsız ediyor, çünkü sınırlarım ihlal ediliyor” gibi bir ifade, size öfkenizi yönetme gücü verir. Öfkenin kontrolsüz bir şekilde patlaması yerine, bu duygu daha yapıcı bir hale gelir. 🧘‍♀️

30/12/2024

Multipl Skleroz (MS), merkezi sinir sistemini etkileyen ve hayatı önemli ölçüde değiştirebilen bir hastalıktır. Ancak erken teşhis ve tedavi, hastalığın seyrini kontrol altına almak için çok büyük fark yaratabilir. 🌈

MS’in ilk belirtileri genellikle belirsizdir: görme kaybı, yorgunluk, denge problemleri ya da vücutta uyuşma gibi şikayetlerle kendini gösterebilir. Bu belirtiler, bazen diğer sağlık sorunlarıyla karıştırıldığı için MS teşhisi gecikebilir. Ancak erken dönemde fark edilirse, hastalığın ilerlemesi yavaşlatılabilir.

MS ile yaşamda en önemli noktalardan biri, kişisel bakım ve stresten uzak bir yaşam tarzıdır. Dengeli bir diyet, düzenli egzersiz 🏋️‍♂️ ve stres yönetimi, MS hastalarının yaşam kalitesini artırabilir.

Eğer vücudunuzda alışılmadık bir değişiklik fark ediyorsanız, bir uzmana başvurmayı ihmal etmeyin. Çünkü erken teşhis, sadece hastalığın değil, aynı zamanda yaşamın kontrolünü elinize almanızı sağlar. 💪

23/12/2024

Bazen mutlu hissetmek için bir neden ararız. Oysa ki mutluluğumuzun büyük bir kısmı beynimizde üretilen dopamin adlı bir kimyasal sayesinde gerçekleşir. Dopamin, beynimizin ödül sistemiyle yakından ilişkilidir ve bizi motive eden, enerjik hissettiren ve keyif almamızı sağlayan bir nörotransmitterdir. 🌟

Dopaminin ilginç bir özelliği var: sadece ödülü aldığımızda değil, ödülü beklerken de salgılanır. Örneğin, en sevdiğiniz kahveyi almak için sırada beklerken bile dopamin seviyeniz artar. ☕

Dopamin seviyenizi artırmanın yolları nelerdir? Düzenli egzersiz yapmak, yeterince uyumak, sağlıklı beslenmek ve küçük hedefler belirleyip başarmak, dopamin seviyenizi yükseltir. Ayrıca yaratıcılığınızı ortaya koyacak bir hobiyle uğraşmak 🎨 veya yeni bir şey öğrenmek de dopamin üretimini tetikler.

16/12/2024

Hepimiz zaman zaman stres yaşarız, bu hayatın bir parçasıdır. Ama kronik stres, beynimiz üzerinde düşündüğümüzden çok daha büyük bir etkiye sahip. 🧠 Stresli olduğumuzda vücudumuz "kortizol" adı verilen bir hormon salgılar. Kısa vadede bu hormon bizi tetikte tutar, ama uzun vadede yüksek kortizol seviyeleri beynimize zarar verir.

Stresin beyin üzerindeki en büyük etkilerinden biri hipokampüs adı verilen bölgeye olur. Bu bölge, hafızamız ve öğrenme kabiliyetimiz için kritik bir rol oynar. Kronik stres, hipokampüsün küçülmesine neden olabilir, bu da hafıza kaybı ve odaklanma problemleriyle sonuçlanır. 😔

Ayrıca stres, beyindeki nörolojik bağlantıları yavaşlatır ve yaşlandıkça beynimizin daha az esnek hale gelmesine yol açar. Bu süreç, Alzheimer gibi nörolojik hastalıklar için risk faktörünü artırabilir.

09/12/2024

Uyku, beynimiz için adeta bir "yenilenme" sürecidir. Gün boyunca öğrendiğimiz, yaşadığımız, hissettiğimiz her şey, uyku esnasında beyinde işlenir, düzenlenir ve depolanır. Yetersiz ya da düzensiz uyku, hafızayı, dikkat süresini ve hatta duygusal dengeyi bozabilir. Yeterince uyuyamamak, beynin karar verme ve problem çözme yeteneklerini bile etkileyebilir. Uykusuzluk çeken kişiler, daha stresli, daha kaygılı ve hatta depresif bir ruh hali içerisinde olabilir.

Uyku bozukluklarının yaygın nedenlerinden biri stres ve kaygıdır. Beyin, sürekli olarak meşgul olduğunda veya bir şeyleri düşünmeye devam ettiğinde uykuya dalmak zorlaşır. Bu durumda vücut tam anlamıyla dinlenemediği için, uyanıldığında kişi kendini yorgun ve bitkin hissedebilir. Uyku bozuklukları, zamanla kronik hale gelebilir ve bu da kişide unutkanlık, tahammülsüzlük ve genel bir isteksizlik yaratabilir.

Sağlıklı uyku alışkanlıkları oluşturmak, beynin düzenli olarak dinlenmesini sağlar. Uyumadan önce ekranlardan uzak durmak, rahatlatıcı bir uyku ortamı hazırlamak ve her gün aynı saatlerde yatıp kalkmaya özen göstermek sağlıklı bir uyku düzeni için gereklidir. Ayrıca, kafein tüketimini sınırlandırmak ve uyku öncesi ağır yiyeceklerden kaçınmak da uyku kalitesini artırır. Unutmayın, kaliteli uyku, sağlıklı bir zihnin anahtarıdır! 🛌🌙

Hashtags:

Monday	09:00 - 18:00
Tuesday	09:00 - 18:00
Wednesday	09:00 - 18:00
Thursday	09:00 - 18:00
Saturday	09:00 - 18:00

Dr. Kemal Turhan Holisync Consultancy

27/02/2025

20/02/2025

18/02/2025

13/02/2025

06/02/2025

30/01/2025

21/01/2025

17/01/2025

30/12/2024

23/12/2024

16/12/2024

09/12/2024

Address

Opening Hours

Website

Alerts

Contact The Practice

Shortcuts

Share