Karuna Psikoloji

Karuna Psikoloji Uzm. Psk. Irmak Bakırezen
Uzm. Ceren Karahan
Yetişkin, Çift, Aile ve Çocuk Terapisi

Ruh sağlınızı ihmal etmeyin ⭐️
10/08/2020

Ruh sağlınızı ihmal etmeyin ⭐️

08/08/2020

📍Flört şiddeti, sevgilinin sana karşı fiziksel, cinsel, psikolojik, sosyal ve dijital şiddet içeren davranışlarda bulunm...
05/08/2020

📍Flört şiddeti, sevgilinin sana karşı fiziksel, cinsel, psikolojik, sosyal ve dijital şiddet içeren davranışlarda bulunmasıdır. Sevgilin, sana karşı şiddet göstererek senin üzerinde egemenlik kurmayı, seni kontrol etmeyi, gücünü göstermeyi korkutmayı, sindirmeyi ve bağımlı hale getirmeyi hedefler.
📍 Oraya gidemezsin. Onunla görüşemezsin. Benden izin aldın mı? O saatte neden online oldun? Kiminle mesajlaşıyorsun? Bunu giyemezsin. Beni buna sen zorladın. Seven kıskanır. Kimlesin? Fotoğraf gönder. Benden daha mı önemli? ...
📍Bunun gibi cümleler ilişkide sevginin değil baskı ve kontrolün göstergesidir. Güvenli ve sağlıklı ilişkiler kurabilmek için sınırlarımızı korumak ve belirtileri fark etmek çok önemlidir. İlişkinizin güvenli olup olmadığını öğrenmek ve daha fazla bilgi almak için https://morcati.org.tr/flort-siddeti/ sayfasını ziyaret edebilirsiniz.
📍Kaynak:

▪️Pınar Gültekin'in cansız bedeninin bulunduğu haberi yayınlanmadan iki gün önceydi. Gece tek başıma taksiye bineceğim i...
27/07/2020

▪️Pınar Gültekin'in cansız bedeninin bulunduğu haberi yayınlanmadan iki gün önceydi. Gece tek başıma taksiye bineceğim için ablam endişelendiğini söylemişti. Saçma bulmuştum. Bir güncük de olsa nasıl bir dünyada yaşadığımızı unutup kendimi güvende hissettmek ve kaygılanmamak istemiştim belki de. Ben o gece güvenli bir şekilde evime ulaşmıştım ama derken beş gündür kayıp olan Pınar'ın ölüm haberleri medyada paylaşılmaya başlandı. Pınar benim kadar şanslı olamamıştı.
▪️Ama şunu biliyorum ki yaşadığımız dünyada, ülkede, şehirde her zaman tehlikeler olacaktır. Bizler de her zaman bu tehlikelere karşı elimizden gelen önlemleri almakla yükümlüyüz. Ancak kadınlara önlem başlığı altında "O da öyle giyinmeyecekti", " O saatte orada gezmeyecekti", "O adamla buluşmayacaktı" gibi kısıtlamalar dayatmak bırakın saldırıları önlemeyi saldırganları işlenilecek suçlara cesaretlendirmektir. Kadını kısıtlamak yerine şiddetin her türlüsüne karşı yasalarla ve anlaşmalarla sağlamlaştırılmış caydırıcı cezalar ve yaptırımlar uygulanmalıdır. Bu nedenle içerisinde bulunduğumuz koşullarda İstanbul Anlaşması'nın sürdürülmemesi söz konusu dahi olmamalıdır. Günlük hayatta yüzleşmek zorunda kaldığımız endişeleri bir miktar dahi olsa hafifletecek her anlaşmaya ihtiyaç duymaktayız.

▪️Bütün bu olanlar bir kere daha bazılarımıza kendi yaşadıklarımızı ve “neyse ki” yaşamadıklarımızı düşündürttü. Kendimi...
23/07/2020

▪️Bütün bu olanlar bir kere daha bazılarımıza kendi yaşadıklarımızı ve “neyse ki” yaşamadıklarımızı düşündürttü. Kendimin, arkadaşlarımın ve tanımadıklarımın başına gelenlere ne kadar çok sustuğumu…
▪️Bugün bile yanımda “aman o da evli adamla berabermiş” diye suçlayanlara, kadınların dikkat etmesini normalleştirenlere ne kadar sustuğumu…
▪️Dünyaya geldiğimiz andan itibaren ne çok şey öğreniyoruz Dünya ile ilgili… Öğrendiklerimizi normalleştiriyoruz.
▪️“Bu sokaktan yürümeyeyim.”,
▪️“Bu şortla metrobüse binmeyeyim”
▪️“Kız kıza geç vakitte dönmeyelim, yanımızda bir erkek olsun”
▪️“Taksinin plakasını atalım, evimizin tam önünde inmeyelim ama uzağında inip de tek başımıza sokakta da kalmayalım. “
▪️Bir kısmını tehlikenin arttığını gören bizi korumak isteyen ailelerimizden bir kısmını haberlerden, korkumuzdan, deneyimlerimizden…
▪️O plakayı atmadığımız zaman, o şortla gittiğimiz zaman, o sokakta yürüdüğümüz zaman yanlış yaptığımıza inanıyoruz. Her an tehlikeyle yaşıyoruz ve normalleştiriyoruz ve susuyoruz.
▪️Sonra çok kötü bir şey oluyor.
▪️Bunun normal olmadığını fark ediyoruz. Ve artık susmuyoruz…

👃Anozmi, koku alma duyusunun tamamen yok olması, en sık rastlanılan koku duyusu bozukluğudur. Kaynaklandığı sebebe bağlı...
16/07/2020

👃Anozmi, koku alma duyusunun tamamen yok olması, en sık rastlanılan koku duyusu bozukluğudur. Kaynaklandığı sebebe bağlı olarak geçici veya kalıcı olabilir. Koku alamama doğrudan sağlık için bir sorun teşkil etmese de psikolojik yan etkileri yadsınamaz.
👃Koku hafızamızda, ruh halimizde ve hatta duygularımızda önemli bir rol oynar. Koku alma duyusu hafıza ile yakından bağlantılıdır. Kokular, hafızamızdaki belirli anıların canlanmasına yol açar. Koku, uzun süredir unutulmuş bir olayı veya deneyimi hatırlamada tetikleyici olarak davranır. Mesela, çiçek açan bir meyve bahçesinin kokusu, çocukken yaptığımız bir pikniği hatırlatır bize. Hafızamızda canlanan eski anılar, geçmişte hissettiğimiz duyguların da canlanmasına yol açar. Meyve ağacının kokusunu duyduğumuzda tıpkı piknik yaptığımız gün olduğu gibi kendimizi mutlu ve keyifli hissedebiliriz.
👃Koku almak, dünyayla iletişim kurmamıza yardımcı olan beş duyudan bir tanesi. Kokunun psikolojimiz üzerindeki etkilerini de düşündüğümüzde, koku kaybı yaşayan kişilerin ruhsal veya duygusal etkilerle mücadele etmesi çok anlaşılır. Anozmi hastaları genellikle etraflarındaki dünyadan izole ve kopuk hissettiklerini ve duyguların 'körelmesini' deneyimlediklerinden bahsetmişlerdir.

14/07/2020

💭"Öyleyse neden yüreğimi dinlemek zorundayım ?"💭" Çünkü onu susturmayı hiçbir zaman başaramazsın. Hatta onu dinlemiyormu...
06/07/2020

💭"Öyleyse neden yüreğimi dinlemek zorundayım ?"
💭" Çünkü onu susturmayı hiçbir zaman başaramazsın. Hatta onu dinlemiyormuş gibi yapsan da o gene oradadır , göğsündedir; hayat ve dünya hakkında ne düşündüğünü sana tekrarlamayı sürdürecektir."
🧩Duyguları açığa vurmamak bizi cesur mu yapar yoksa duygu gelişimini mi engeller? Duygularımızla, özellikle olumsuz olanlarla yüzleşmeme isteği çok anlaşılır aslında. Kim olumsuz duygularla yüzleşmeyi sever ki? Bir de nasıl başedeceğimizi bilmiyorsak, kalbimizin söylediklerine kulak vermek iyice zor bir hal alıyor.
🧩İşte o zaman başlıyoruz duygulardan kaçmaya. Kimi zaman baş etmesi daha zor olan duyguları tetikleyebileceği için belirli olaylardan uzak durmayı tercih ediyoruz. Mesela romantik ilişki kurmaktan kaçarken buluyoruz kendimizi. Bazen de dikkatimizi duygulardan uzaklaştırmak için kalbimizin değil de aklımızın söylediklerine daha çok kulak veriyoruz. Sonrasında ise kalbimizin ve mantığımızın çatışmasıyla baş başa kalıyoruz.
🧩Mantığımızın bize söylediklerini dinlerken kalbimizin söylediklerini illa duymazdan mı gelmemiz gerekir? Her ikisine de kulak verip anlamaya çalışmak daha makul olmaz mıydı? Kalbin ve mantığın söyledikleri arasından birini seçmek zorunda hissedebiliyoruz kendimizi çoğu zaman. Kalbi veya mantığı görmezden gelmeden her iki tarafa da kulak verebileceğimizi hatırlamak olaylarla daha sağlıklı şekillerde başetmemize yardımcı olabiliyor.

🔮Nostaljinin üzerimizdeki etkisi fark ettiğimizden çok daha büyük olabiliyor. Son zamanlarda nostaljinin bireyler üzerin...
29/06/2020

🔮Nostaljinin üzerimizdeki etkisi fark ettiğimizden çok daha büyük olabiliyor. Son zamanlarda nostaljinin bireyler üzerindeki etkileriyle ilgili gerçekleştiren araştırmaların sayısı da epey arttı. Araştırmacılar, güçlü nostaljik anıların hayatımızdaki geçiş dönemleriyle başa çıkmamıza yardım ettiğini, rahatlattığını ve hatta kimlik oluşturmamıza bile yardımcı olduğunu buldular.
🔮Nostalji Efekti ise geçmişi hatırlatan ürünler için daha fazla harcama yapmamıza neden olmaktadır. Peki ama nasıl? Nostalji sayesinde geçmişe dönük anıları çoğu zaman toz pembe halleriyle hatırlarız. Çünkü nostalji sosyal bağlılığı kuvvetlendirir, yalnızlık hissini azaltır ve sosyal davranışların artışına yol açar. Nostaljinin yarattığı sıcaklık hissiyle birlikte birçok ürün için daha fazla harcama eğilimimiz de artabiliyor.
🔮Mesela, 90’lı senelerde kullanılan ve yakın zaman tekrardan popüler olan Poloroid kameralar. Artık birçoğumuz fotoğraf çekmek için telefonlarımızdan daha fazlasına ihtiyaç duymuyorken Nostalji efekt sayesinde Poloroid makinalar ve filmler için daha fazla para harcayabiliyoruz.

🤓Ne zaman psikolojik destek almamız gerekir diye sorduğumuzda en sıklıkla duyduğumuz cevaplar aşağıdakiler gibi oluyor.-...
23/06/2020

🤓Ne zaman psikolojik destek almamız gerekir diye sorduğumuzda en sıklıkla duyduğumuz cevaplar aşağıdakiler gibi oluyor.
-Hayatım olumsuz etkileniyorsa
-Çıkış yolu bulamıyorsam
-Çok sık üzüntü ve öfke duyuyorsam
🤓Hepsi de psikoterapiye başlamak için son derece geçerli sebepler aslında. Ancak terapiye başlamak için duygusal ve mental olarak durumun baş edilemez hale gelmesini beklemek de şart değil. Kendimizi geliştirmek, krizli durumları daha sağlıklı yönetebilmek, duygularımızı yakından tanımak, yaşadıklarımızı daha kolay anlamlandırmak için her zaman profesyonel bir destek alabiliriz.
🤓Hayatta yaşadığımız problemlerin çok büyümesini ve içinden çıkılmaz boyutlara gelmesini beklemektense terapi desteğiyle erken müdahale yaşamı çok daha kolaylaştırabilir.

🌈
20/06/2020

🌈

⚡️Çoğu zaman zihin kendisine tanıdık olanları sever. Yabancılardan pek hoşlanmaz. Tanıdık olmayan, bilinmezlik anlamına ...
17/06/2020

⚡️Çoğu zaman zihin kendisine tanıdık olanları sever. Yabancılardan pek hoşlanmaz. Tanıdık olmayan, bilinmezlik anlamına gelir aslında. Bu bilinmezlik de yabancıya karşı bir korku hatta kimi zaman da nefreti doğurur.
⚡️Zenofobi, yabancı korkusu-nefreti anlamında olup, Yunanca xenos ve phobos kelimelerinin birleşiminden oluşmuştur. Kişinin yabancılardan ya da bir şekilde kendisinden farklı olan insanlardan korkmasına ve nefret etmesine verilen addır. Değişik olanın tehlikeli olduğu düşüncesiyle oluşan bir korkudur.
⚡️Irkçılık ve homofobi de bazen zenofobinin uç bir türü olarak nitelendirilebilir. Herhangi bir destekleyici gerekçe olmaksızın kendi ırkımızdan farklı bir ırkın mensuplarına ya da kendimizinkinden farklı cinsel yönelimlere karşı yöneltilen irrasyonel korkular ve bunun sonucu oluşan abartılı korunma davranışlarını da kapsar zenofobi.
⚡️Bu korku ve nefretle başa çıkmanın ilk adımı ise bilinmezliği yok etmekten geçer. Doğru kaynaklar aracılığıyla farklı olanı anlamak, tanımaya çalışmak… Kitaplar ve yazılar okuyarak, filmler, diziler, belgeseller izleyerek bilgi edinmek, bilinmezliği hafifleterek korku ve nefrete iyi gelecektir. Bir yandan da yabancı olanın bize neden güvende hissettirmediğini anlamaya çalışmak da önemli bir adım bu yolculukta. Kendimizden farklı ve yabancı olana duyulan bu korku ve nefrete ses çıkartmamak insanlığa karşı işlenen bir suça ortak olmak demektir. Hiçbir özgürlük, hareketsiz kalarak kazanılmaz. 🌈

⚡️Öfke, dışa vurulabilen ve yüzeyde görünürlüğü olan bir duygu olmasına karşın altında farklı duygular da gizlenebiliyor...
13/06/2020

⚡️Öfke, dışa vurulabilen ve yüzeyde görünürlüğü olan bir duygu olmasına karşın altında farklı duygular da gizlenebiliyor. Aslında öfkeyi bir buzdağı gibi düşünebiliriz. Öfke bu dağın sadece suyun üzerinde görünen kısmı. Peki acaba bu buzdağının suyun altında kalan ve gözükmeyen kısmında neler gizli? Suçluluk, endişe, hayal kırıklığı, utanç, yetersizlik, korku... Kızgın hissetiğimizde, yüzeyin altında saklanan başka duygular da olabilir. Bir kişinin öfkesini görmek kolaydır, ancak buzdağının yani öfkenin altında kalan duyguları görmek zor olabilir.
⚡️Öfke genellikle “ikincil duygu” olarak tanımlanır, çünkü çoğu zaman öfkeyi yüzleşmesi daha zor olan ve altta yatan işlenmemiş duygularımızı korumak için kullanırız. Öfkenin ikincil bir duygu olduğunu hatırlamak ve öfkeye sebep olan altında yatan birincil duyguları keşfetmek son derece güçlü bir müdahale olabilir. İlişkilerde kızgınlığın yerine altında yatan birincil duygulardan 'ben' dili ile bahsetmek iletişimi kuvvetlendirecektir.

🤫Bu en çok duyduğumuz cümlelerden biri adeta. Çocukların ailelerine, eşlerin eşlerine, ailelerin çocuklarına, herkesin a...
08/06/2020

🤫Bu en çok duyduğumuz cümlelerden biri adeta. Çocukların ailelerine, eşlerin eşlerine, ailelerin çocuklarına, herkesin arkadaşlarına söylemediği büyük bir sır terapiye gitmek. Sağlığımız için bir profesyonele gittiğimizde bunu saklamazken ruh sağlığımız için destek aldığımızda bunu saklama gereği neden hissediyoruz?
🤫Bunun en büyük sebebinin terapiye karşı olan ön yargı olduğunu söyleyebiliriz. Ruh sağlığı alanı oldukça gelişse de dışarıdan bakıldığındaki algı “deli doktoru” tabirinden çok uzağa gidemiyor. Kendini geliştirmek isteyen veya zorlandığı bir durumda yardım almaya çalışan kişi ise bu suçlamanın hedefi haline geliyor. Terapiye gittiğini söylemek problemin kişinin kendisinde bir sorun olduğunu kabul etmesi anlamına geliyor. Bu nedenle bu bir sır olarak kalıyor.
🤫Grip olduğumuzda iyileşmeye çalışırken suçlu hissetmezken, bir travma üzerine çalışırken bir de bunun üzerine terapiye gitmekten ötürü suçluluk, utanç gibi duygular ekleniyor. Bu da birçok kişinin fiziksel hastalıklarda yardım ararken, psikolojik sorun yaşadığında destek almaktan kaçınmasına sebep oluyor.

🍭Daha önceki yazımızda “fear of missing out”dan (kaçırma korkusu) bahsetmiştik. Karantina süreci bize bu başkalarının ya...
03/06/2020

🍭Daha önceki yazımızda “fear of missing out”dan (kaçırma korkusu) bahsetmiştik. Karantina süreci bize bu başkalarının yaptığı şeylerden eksik kalma duygumuz olmadan evde kalmamızı sağladı. Biliyorduk ki kaçırdığımız bir şey yok, her şeye yetişmeye çalışmayı bırakıp rahatça evlerimizde kendimize zaman ayırabildik.
🍭Birçoğumuz bu sakinliğe oldukça alıştı. Hatta bazılarımız şimdi tekrar eski hayatımızın hızına ve telaşına dönmekle ilgili endişe duyuyoruz. Bir tarafımız artık bu sürecin bitmesini isterken bir tarafımız kendini “normal” hayatına dönmeye hiç hazır hissetmiyor.
🍭JOMO (joy of missing out) ise FOMO’nun tersi olarak bir şeyleri kaçırmanın keyfini anlatmak için kullanılıyor. FOMO'dan bahsederken başkalarının daha eğlenceli, daha iyi yaşamlar ya da sizden daha iyi şeyler deneyimlediği duygusunu tetiklediğine değinmiştir. Bu duygunun ise sırf kaçırmamak için bazen çok da istemediğimiz aktivitelere katılmamıza sebep olabileceğinden… Fakat JOMO ise kendimiz için kararlar verirken kaçırmanın endişesi yerine gerçekten keyif aldığımız aktiviteleri yoğunlaşmamızı sağlıyor.
🍭Belki bu dönem bittiğinde kaybettiğimiz şeylere özlemle kavuşurken bir tarafımızda bu süreçte öğrendiklerini uygulamaya devam edebilir.
🍭JOMO pratiği yapmak için hala fırsatınız var! En önemlisi sosyal medyadan bir süre uzak durmak veya kullanımı azaltmak. Derin bir nefes alın ve o etkinliğe gitmek isterken ne için gitmek istediğiniz konusunda kendinize dürüst olun. Bir etkinliğe katılıp katılmamaya karar verirken diğer insanların gitmesi sizin için ne kadar ön planda?

02/06/2020

31/05/2020

🌴Tematik Algı Testi, projektif bir kişilik testi. Test, 30 resim ve 1 boş karttan oluşur. Test uygulanan kişiden, gördük...
27/05/2020

🌴Tematik Algı Testi, projektif bir kişilik testi. Test, 30 resim ve 1 boş karttan oluşur. Test uygulanan kişiden, gördükleri resimler ile ilgili başı, ortası ve sonu olan bir hikaye yazması istenir.
🌴Verilen yanıtlar analiz edilerek kişiliğe dair çatışmalar, baskın dürtüler, ilgi alanları ve güdüler gibi altta yatan dinamiklere dair fikir edinilir. TAT, çocuklar, gençler ve yetişkinlere uygulanabilir. Kişilerarası dinamikleri anlamakta kullanılan en etkin araçlardan bir tanesidir.

Address

Istanbul

Opening Hours

Monday 08:00 - 21:00
Tuesday 08:00 - 21:00
Wednesday 08:00 - 21:00
Thursday 08:00 - 17:00
Friday 08:00 - 21:00
Saturday 08:00 - 21:00
Sunday 08:00 - 17:00

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Karuna Psikoloji posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Practice

Send a message to Karuna Psikoloji:

Videos

Share

Share on Facebook Share on Twitter Share on LinkedIn
Share on Pinterest Share on Reddit Share via Email
Share on WhatsApp Share on Instagram Share on Telegram

Category