Psikolojik Danışman Ülkü Ören

Psikolojik Danışman Ülkü Ören Büyük hayaller, çoğu kez erişebileceğinizden o kadar uzaktadır ki ümitsizliğe kapılabilirsiniz.

Ama gerçekleştireceğiniz her küçük hedef, size bir sonrakini deneme güvenini verir.

DİNLEN ARTIK!!!Bugüne kadar okuduğum en doğru söz belki de bu:Her şeyi senin halletmen gerekmiyor.Süper bir anne, mükemm...
25/07/2025

DİNLEN ARTIK!!!
Bugüne kadar okuduğum en doğru söz belki de bu:

Her şeyi senin halletmen gerekmiyor.
Süper bir anne, mükemmel bir eş, ev işlerinde bir peri, örnek bir çalışan, harika bir kadın olman şart değil…

Çünkü bir gün bedenin “tamir istiyorum” dediğinde,
senin her şeye yetişmeye çalıştığını hatırlayan çok az kişi olacak.

O yüzden temizliği ertele,
dışarı çık, biraz yürü, parka git, spora başla,
kendine güzel bir beslenme çantası al, kuaföre git,
uyuyabildiğin kadar uyu,
sevdiğin kıyafetleri giy,
kendin ol,
kendine iyi bak, kendini sev,
ve bunu sadece ve sadece KENDİN İÇİN YAP!

Çocuklar büyür,
eş bazen gider,
iş hemen bir başkasını bulur,
ev nasıl olsa yine kirlenir…

Ama senin belki de bir ikinci şansın olmayacak.

Alıntı

🤲🤲🤲
25/07/2025

🤲🤲🤲

25/07/2025
DİKKAT ÇOK ÖNEMLİ SICAKLIK BÜTÜN ÜLKEYİ SARACAK...BU GÜN İTİBARİYLE MUTLAKA ÖNLEM ALMALIYIZ. BU ANLATILANLAR GİBİ ÖNLEM ...
25/07/2025

DİKKAT ÇOK ÖNEMLİ SICAKLIK BÜTÜN ÜLKEYİ SARACAK...
BU GÜN İTİBARİYLE MUTLAKA ÖNLEM ALMALIYIZ.
BU ANLATILANLAR GİBİ ÖNLEM ALIN
BU MESAJ, HAVA SICAKLIĞI SEBEBİ İLE HAYATİ ÖNEM TAŞIMAKTADIR.
LUTFEN DİKKATLE OKUYUN...

Sevgili arkadaşlar, sıcaklara hazır olun...
Uzmanlar, bu yıl 60 yılda bir bunaltıcı sıcaklar yaşanacağını, bu yıl ise 40 gün kedi günü
(20 gün orta süreli kedi günü) yaşanacağını ve sıcaklıkların 45°C'nin üzerine çıkacağını hatırlatıyor.
Şu anda Malezya, Endonezya, Singapur ve diğer ülkeler bir "sıcak hava dalgası" yaşıyor.

40°C ile 50°C arasındaki yüksek sıcaklıklara hazırlıklı olun.
Her zaman oda sıcaklığında temiz su için ve yavaşça için.
Soğuk su veya buzdan kaçının.

Sıcak bir günde aşağıdakileri uygulayın:

NE YAPMALI VE NE YAPMAMALI?
1. Doktorlar, sıcaklık 40°C'ye ulaştığında çok soğuk su içilmemesini tavsiye ediyorlar; çünkü küçük kan damarlarımız yırtılabilir veya patlayabilir.

Doktor, bir arkadaşının sıcak bir günde sokaktan geldiğini söylüyor.
Çok terlemiş durumdaydı ve bir an önce serinlemek istedi.
Hemen ayaklarını soğuk suyla yıkadı. Birden gözümün önünde yere düştü.
Hemen ambulans çağrıldı ve hastaneye götürüldü.
Kılcal damarlarında çatlama oldu ve felç geçirdi.

2-Sıcaklık 38°C'nin üzerine çıktığında ve siz sokaktan geldiğinizde soğuk su içmeyin.
Sıcak veya ılık su içebilirsiniz, ancak yavaş içmek şartıyla...
3-Dışarıdan gelince ellerinizi veya ayaklarınızı hemen yıkamayın.
Cildinizi de yıkamayın ve güneşe maruz da bırakmayın.

4-Eve geldikten sonra banyo yapmadan veya duş almadan önce en az 30 dakika kadar ev de normal ortamda bekleyin.
5- Adam eve geldikten sonra sıcaktan bitkindi.
Serinlemek için hemen duş aldı.
Duş aldıktan sonra çenesi tutularak hastaneye kaldırıldı.
Felç geçirdi.

İHTİYATİ ÖNLEMLER:
Tekrar ediyorum, sicak yaz aylarında veya çok yorgun olduğunuzda, hemen çok soğuk su içmeyin, çünkü bu kan damarlarının daralmasına neden olarak felce yol açabilir, kalp krizi gecirebilirsiniz.
Bu mesajı herkese iletin ve birbirinizle paylaşın!
Bir insanımızı bile uyarmış olursak kıymetli bir hizmet etmiş oluruz...
Saygılarımla...

Alıntı

Aynı anda sayısız kişiyle konuşarak ne ciddi ilişki kurabilirsiniz ne de sağlam bir aile inşa edebilirsiniz. Gerçek mutl...
06/07/2025

Aynı anda sayısız kişiyle konuşarak ne ciddi
ilişki kurabilirsiniz ne de sağlam bir aile inşa edebilirsiniz. Gerçek mutluluk, tek bir kişiye yönelmekle başlar. Kimsenin de yedek planı olmayın. Size verdiği ilgiye dikkat edin.

💜💜💜💜💜💜💜💜

İlgisizlik susarak da gösterilir, umursamazlık tebessümle de saklanır. Kalbi sizinle olmayan biri, yanınızdayken bile uzaktadır... Bir insanı gerçekten istiyorsanız, hiç yarım kalmazsınız.
Çünkü seven, kararsız kalmaz; hissettirmekten korkmaz.

Kötülük, karanlık gibidir; aydınlık için bir şey yapmazsan her yeri kaplar.Bazı varı anlarsın yok ile.Yalan söyleyenler ...
06/07/2025

Kötülük, karanlık gibidir; aydınlık için bir şey yapmazsan her yeri kaplar.Bazı varı anlarsın yok ile.Yalan söyleyenler bir gün mutlaka tüm gerçekleri kaybederler. Diplomasıyla kendini zeki zannedenleri
ve parasıyla kendini adam zannedenleri
de gördüm. Birinin çok bilmişliğinden, diğerinin ise kibrinden nefret ettim.
Neye sahip olursan ol, sahip olduğun şey seni insan yapmıyorsa, sonuçta kocaman bir hiçsin...

Korku filmi seriye bağladı. Sanki bir döngünün içindeyiz her sene aynı olayları yasıyoruz.. İklim kanunu gereği ormanlar...
03/07/2025

Korku filmi seriye bağladı. Sanki bir döngünün içindeyiz her sene aynı olayları yasıyoruz.. İklim kanunu gereği ormanlar yakılıyor, Kim yakıyorsa bu cennet ormanları, dilerim en kıymetlileri ile sınansınlar🥺 Allah sabır versin halkımıza daha kötü günler kapıda.. Canlar gidiyor yarabbim 🥺olan ormanlarımıza doğamızı hayvanlara oldu milyonlarca hayvanı cayır cayır yaktılar 🥺
Resmen kadere terkedildik 😓 Her yerden korkunç görüntüler 😓 Bu yangını çıkaranlar kim varsa o ateşin içine atacaksın ki yandıkça bağırsınlar acı çekerek ölsünler😡

01/07/2025

PSİKOPATLAR NİÇİN ÇOĞALIYOR?..
Kısaca şöyle derler; domuzuna ve çocuğuna her istediğini verirsen, ilerde, besili bir domuzun ve domuz gibi bir çocuğun olur.
Şimdi makaleyi okuyabilirsiniz.
Genç çocuğu olanların dikkate alması gereken çok önemli bilgi.
Psikopatlar niçin çoğalıyor?
32 yaşındaki oğlu için gelen anne şikâyet ediyor: “Doğru dürüst okumadı ama okul bitti. Şimdi de iş beğenmiyor. Bulduğumuz işlere ‘yorucu, bana yakışmaz, bu paraya çalışılır mı’ gibi gerekçelerle gitmiyor. Bütün gün evde. ‘Onu getir, bunu al’ şeklinde emirler veriyor. Yapmak istemediğimizde ‘Beni doğurdunuz, yapmak zorundasınız, çocuğunuz değil miyim?’ diyor. Direnirsek üstümüze yürümeye başlıyor. Artık korkuyoruz. Ne yapabiliriz?”
Bir başka anne benzer şeyleri henüz 16 yaşındaki oğlu için anlatıyor. Her sabah özel şoförün okula götürdüğü, haftalık harcaması asgari ücretten fazla olan, kredi kartı ile istediğini alabilen ve bunların az olduğunu, okulu nasılsa bitireceğini, babasının işinin onu beklediğini ve bu nedenle gençliğini çalışarak geçirmesinin anlamsız olduğunu söyleyen, sabahlara kadar barlarda gezen, kızdığı zaman kendisine küfür eden, el kaldıran bir çocuk.
Bir baba, 14 yaşındaki çocuğunun kendisini yaraladığını ağlayarak anlatıyor ve benzer bir öyküyü aktarıyor.
Hepsinin son cümlesi benzer: “Doğduğundan beri bir dediğini iki etmedik, koruduk, sevdik. Hiçbir şeyini eksik bırakmadık. Niçin böyle oldu?”
Öğrencinin Jaguar marka arabası olur mu?’ tartışmaları bu konuyu ele almamı zorunlu hale getirdi. Yazmadan önce tartışmaları bir kez daha gözden geçirdim. Tartışılan konu: O öğrencinin Cumhurbaşkanı’na gitmesiymiş. Oysa tartışılması gereken konu: Çocukların kaç yaşında, nelere sahip olmalarının daha doğru olduğu olmalıydı. Çünkü özel üniversitelerin park yerlerine girdiğiniz zaman göreceğiniz araba markaları, tartışılan Jaguar’dan ucuz olmayacaktır.
Aslında üniversitelere gitmeye ve arabalara bakmaya bile gerek yok. Sokaklardaki, kaffelerdeki gençlere, hatta genç bile sayılamayacak küçük çocuklara bakın. Sadece kıyafetlerine değil, ellerindeki cep telefonlarına, taşıdıkları çantalara ve en önemlisi konuşmalarına bir bakın. Ailesi varlıklı olan çocuk ve gencin bunlara hakkı var mı? Herhalde vardır. Zaten tartışılması gereken de bu değil. Tartışılması gereken; çocuklara ve gençlere zamanı gelmeden alınanların ve izin verilen davranışların, onların gelişimine ve topluma nasıl zarar vereceği olmalıdır.
Çevreye ve kendine zarar verici davranışların olması, herkesin kendisine borçlu olduğunu düşünen ve bu nedenle isteklerinin hemen ve eksiksiz yerine getirilmesini isteyen, yapılmadığı zaman saldırganlaşan, emek sarf etmeyen, sorumluluklarını yerine getirmeyen kişileri 18 yaşın altındalarsa ‘davranım bozukluğuyla, üstünde ise ‘antisosyal kişilik bozukluğuyla tanımlıyoruz. Yaygın olarak bilinen adı ile bu kişilere ‘psikopat’ diyoruz. Son yıllarda bu sorunla ilgili başvurular giderek artıyor. Bu artışın en büyük nedeni; çocuk yetiştirme biçimimizdir.

SORUMSUZ VE DOYUMSUZ ÇOCUK ;

Doğduğundan beri bir dediği iki edilmeyen, her istediğine kavuşan, isteğinin yaşı ile uyumlu olup olmadığına bakılmayan, emek sarf etmeden, değerini bilmeden alınanları, yapılanları hak görerek yetişen bir çocuğun; sorumluluk sahibi, doyumlu, çalışarak kazanmanın erdemine inanan, bir şeyleri elde etmek için emek sarf etmesi gerektiğini bilerek çalışan bir birey olmasını beklemek mümkün mü?
Avrupalı ve Amerikalı aileleri ‘çocuklarına bakmıyorlar, yazları çalışmalarını istiyorlar’ diye kötüleyenlerin düşüncelerini gözden geçirmelerinde yarar var. Çocuklarımızı sevmekle onları doğru yetiştirmek arasındaki farkı anlamamıza yardımcı olur, diye daha önce de yayımladığım, ‘Geleceğin Psikopatlarını Yetiştirme Yolları’nı tekrar yayımlıyorum:
– Daha küçükken çocuğa istediği her şeyi vermeye başlayın! Bu şekilde o, herkesin onun geçimini sağlamak zorunda olduğuna inanacaktır.
– Kötü sözler söylediği zaman gülün! Böylece o kendisinin akıllı olduğuna inanacaktır.
– Ona düşünmeyi ve beynini kullanmayı hiç öğretmeyin! 21 yaşına gelince kendi kararlarını, kendisi versin diye bekleyin!
– Yerde bıraktığı her şeyi kaldırın; kitaplarını, ayakkabılarını, kıyafetlerini… Onun için her şeyi siz yapın ki o, bütün sorumluluklarını başkalarına yüklemeye alışsın!
– Onun gözünün önünde sık sık kavga edin ki aile bir gün parçalanırsa çok fazla üzülmesin.
– Ona istediği kadar harçlık verin ki hiçbir zaman kendi parasını kazanmanın ne olduğunu öğrenmesin.
– Yiyecek, giyecek ve konforla ilgili bütün arzularını yerine getirin ki, istediklerine ulaşmak için çalışmak gerektiğini öğrenmesin.
– Komşulara, öğretmenlere, polislere karşı daima onun tarafını tutun ki, onların hepsine karşı peşin hükümleri oluşsun.
– Bütün bunları ve benzerlerini yaparak yetiştirdiğiniz çocuğunuz bir gün suç islerse, kendisinden özür dileyin! Ama onu felaket dolu bir hayata hazırladığınız için kendinize teşekkür etmeyi ihmal etmeyin!!
(Bu belge, ABD Houston Polis Müdürlüğü tarafından hazırlandı ve kentteki tüm evlere ve okullara dağıtıldı.)

Prof. Dr. Bengi Semerci.

"Yol, planladığın yere değil,yazıldığı yere çıkar."
28/06/2025

"Yol, planladığın yere değil,
yazıldığı yere çıkar."

👍🏼👍🏼👍🏼
28/06/2025

👍🏼👍🏼👍🏼

Address

Kyrenia

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Psikolojik Danışman Ülkü Ören posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Share