31/10/2025
İyi bir insan rolünü öyle ustalıkla oynarlar ki, onları ilk gördüğünde saf bir iyilik zannedersin. Gülüşleri güven verir, sözleri şefkat doludur, ama içlerinde sakladıkları karanlık, en sessiz anında bile seni izler. Onlar, vicdanı yalnızca işlerine geldiğinde hatırlayan, kalbi menfaatine göre atan insanlardır.
Kendilerini “iyilik” diye pazarlarken, başkalarının kalbini paramparça ederler. Çünkü onlar için her şey bir oyundur; duygular, sadakat, hatta insanlık bile.
En büyük zevkleri, karşındakini suçlu hissettirmektir. Seni yavaş yavaş kendinden şüphe ettirir, sonunda senin yıkılışını izlerken bile yüzlerinde sahte bir pişmanlık olur.
Bu tür insanlar, kötülüğü bile masumiyetin içine gizleyerek işler. Seni incitir, sonra “ben sadece iyi niyetliydim” der. Ve sen, onların gerçek yüzünü anladığında artık geç olmuştur. Çünkü en derin yaralar, bir yabancıdan değil; “iyiymiş gibi yapan” birinden gelir.
Ben bu yüzden kötülüğü açıkça yapanlardan değil, iyilik maskesiyle dolaşanlardan korkarım. Zira onlar, şeytanı bile dürüstlüğüyle utandıracak kadar ikiyüzlüdür.