Nejat Zorgprofessional & Welzijn

10/10/2024

Beyin Göçü ve Hollanda’da Bizler ?
Beyin emekçisi, zihin gücü ve kabiliyeti ile yaşamını kazanmaya çalışan kişidir. Tarihçesi, insanlıĝın var oluşundan başlayan, düşünmeye ve buluş ve buluşturma başlangıcı milyonlarca yıl öncesine kadar gitmektedir.
Beyin emekçileri tarihler boyunca her ülkede daha iyi mevkilerde tutuldukları kadar, belirli dönemlerde yönetimler tarafından istenmeyen, muhalif ve vatan sevmezler olarak ta muamele görmüşler, hapisler ve zindanlar da onlar içindir.
Ülkesini terkeden beyinler
Kapilalist sistemler dün ve bügün olduĝu gibi yarında ülkesinden ayrılmak zorunda kalan, değersizleştirilen, ayrıştırılan ve kendi özgür tercihiyle seçim yapan beyinlere kucak açacaktır. Post modern yaşam, gelişim ve kapitalizmin sütün kaymaĝını yemesi için bu yeni düşünen, bulan e üreten beyinlere kucak açacak ve onlara rahat bir çalışma ortamı ve güvenli bir gelecek sunacaktır(kennismigranten ).
Bugün Amerika Birleşik Devlerin’de, Avrupa Birliĝi Ülke’lerinde özel yaşalarla yeni AB dışında gelenlere bilgi göçmeni (kennismigrant ), Amerika’da ikamet izni (Verblijfsvergunning ) ( Green Card ) gibi statüler sunmaktadır.
Göç eden beyinler
Göç eden beyinler o fakir ülkelerin yetiştirdiĝi ender zeki, araştırmacı ve bilim adamı olabilecek kabiliyete sahip insanlardır. Zengin ve gelişmiş ülkelerin bilim ve teknolijisindeki üstünlükleri göç eden beyinleri güzel deĝerlendirdikleri için deĝilmidir ? .
Bir araştıralım, Amerikada, Avrupa Birliĝi Ülke’lerinde 10 binin üzerinde doktorumuz, akademisyenimiz ve bilim adamımız bulunmaktadır.
Gönül ne ister ?
Yaşadıĝımız ülke Hollanda’da, bilelim, araştıralım, katılalım ve kendi emsallerimizden bir adım ileri gitmekle olur beyin üretimi ve arti katkı değerimiz, Yeni yetişen zeki, dünya dillerini ve kültürlerini iyi bilen gençlerimiz için bugünkü fırsat gibi bir fırsat olamaz. Birde bu gneçlerimiz Hollanda tabiyeti ile 27 Avrupa Birliği ülkesinde ve diğer varsıl Amerika, Kanada, Avusturalya gibi ülkelerde serbest dolaşım, çalışma ve ticaret olanakları bulunmaktadır.
Sahip olunan Hollanda tabiyetini, AB vatandaşlığını pasportunu, egitim ve iş tercübesinin değerini iyi anlamak ve kullanmak gerek. Hollanda’da sahip olunanlara sahip olmak isteyen milyarlar bulunmakta. Var olan olanaklar nitelik ve nicelik değerini ancak siz gençler katma değere (Toegevoegde waarde ) üstün değer katabilirsiniz.
Konya bozkırı’ndan Amerika’ya Traktör parçaları pazarlamak
Hollanda’da yetişen gençlerin ufku ve geleceği açık ve umutlu. Geçen Karadeniz’li bir genç babasını teşvik ederek birlikte, 20 yaşında Konya’dan Traktör parçlarını Amerika’ya pazarladıklarını anlatıyordu. Son yıllardan Hollanda üzerinde € 5 milyon euro ciro’su olan büyümeye devam eden bir Hollanda – Türkiye ticaret köprüsü. En güzeli ise, kaybetmekten kormayan, umutlum, istekli, çalışma ve kazanma ile dopdolu bir genç nesil.
Hollanda'da ve Avrupa Birliĝi Ülkerin’de her makamda, mevkide ve bilim kurumlarında Ahmet’i ve Mehmet’i görmek birbirimizle kısır çekişmelerden uzak geleceğe yatırım, ilim ve bilim öĝrenmekten geçer. Gönlünüzce olsun.
Nejat SUCU
Almelo, 10 Ekim 2024

30/09/2024

Hollanda’da İş Pazarında Şaşırtan Olumlu Gelişmeler ?
Hamza’nın bir ömrü mücadele, Hollanda’da kök salmak ve var olan olanaklardan doğru, eşit ve adâletli faydalanarak bir ömür kaliteli bir yaşam için çalışmış, çalışmış ve var olan genel Hollanda yaşam kültürüne yeterli derecede adepte olmak için bir ömür mücadele içinde bir ömür.
63 yaşında olmasına rağmen Hollanda iş pazarında aranan ve gerekli eleman olmanın verdiği geçen 40 yılda var olan kesintilerle birlikte uzun çalışma yaşamı olmuştu.
Geçen hafta bir iş değişimi için yaptığı insan kaynakları personel dairesinden 24 saat içinde görüş daveti gelmiş ve 63 yaşında kendine güven ve liyakatına dayanan bir iş başvurus ve görüşmesi bile sonuç ne olursa olsun kendisinin Hollanda’da yaşamını güvenli ve mutlu kılmıştı.İşverenlerin insan kaynakları uzmanlarının Fatma ve Hasan isimlerini gördüğü zaman, o mektupları çöp kutusuna fırlatma lüksünün artık olmaması bilerek göçmenlerin her türlü dar karınların kıskançlığına rağmen yüzyıllık yaşananları Kalvanist Hollanda “ Hollanda kültür devrimi olarak “ görmekteydi.
Evet diye söylendi Hamza. Artık eşit Hollanda vatandaşı olmaya giden yolda “Op weg naar het volwaardige burgerschap “ en büyük etnik ayrışma engelli etki ve tepki oranı yok denecek kadar azalmıştı.
Ne zaman isiszlik Hollanda’da artar, o zaman arz ve talep ( Vraag en aanbod ) mekanizması göçmenlerin istihdamınıda olumsuz yönde etkilemektedir. Bu zaman önemli olup, eğitim ve dil bilgisi baktığımızda uzun bir başarı dolu yol aldığımızı da düşünemeden geçemedi Hamza.
Bu arada iş başvurusu ve görüşme yeteneklerinin gelismesi yönünde yardımcı olan belediyelerin Sosyal daireleri, Sosyal İşler bakanlığı ve İşkur gibi (www.werkbedrijf.nl www.werk.nl ) gibi kurumlarda bulunmaktadır.
Bu arada Hollanda iş kaynaları ve istihdam konusunda gerekli bilgiler ?
Hollanda’da Kamu Personel Seçme Sınavı , KPSS – sınavı bulunmamakta
Hollanda’da bir eğitimi tamamlayan birey, tamamladığı eğitime göre kendini yetkili ve yetişmiş insan kaynağı kabül eder. Devlet kurumları dahil olmak üzere kendilerine uygun ve uygunluk (liyakat temelimde) iş kaynakları dairesi alınacak eleman seçimi yaparlar.
Hemen hemen her kurum kendi görevlisini işe almada özerk ve özgür olup, diğer bir kurum ve kurumların kimin işe alınacağı konusunda etki ve yetkisi bulunmamaktadır. Bazı yüksek düzeyde belirli bilgi ve beceleri ölçmek için kurumlar işe alınmada bireylerden “ Assesment “ testi isteğini işe alınmada şart koyabilirler.
Assessment neden yapılır?
Assessment test, işverenlerin iş başvurusu yapan adayların becerilerini, yeteneklerini, kişilik özelliklerini ve diğer niteliklerini değerlendirmek için kullandığı bir değerlendirme aracıdır.
Liyakat (bevoegd en bekwaam )
Yeterlilik ilkesi olarak da adlandırabileceğimiz liyakat, verilen görevi başarı ile yapabilme yetisi olarak tanımlanabilir. Göreve kabul edilme ve yükselmelerde “bilgi, görgü ve diplomayı” esas alan bir anlayıştır.
Kruiwagen en netwerk ( Bir kişiyi işe yerleştiren aracı kişi ( İeman die een persoon aan een baan helpt )
Tabiki bunların yanında Hollanda’da, komşu, tanıdık aynı spor külübünden, kiliseden bir vakıf ve dernekten etkili ve yetkili kişilerin tavsiyesi (refearans )ile işe yerleştirme olayı son yıllarda azalma göstermekle birlikte insan kaynakları ve istihdam konusunda önemlidir.
Tabiki koruma altında olan meslekler de vardır Hollanda’da
Her eğitim tamalayan kendisini sağlık hizmetlerinde; doktor, hemşire ve uzman eleman olarak nitelemesi mümkün değildir. Sağlık sektöründe yine mesleki yetki kayıt sistemi bulunmaktadır. www.big-register.nl.
Bunun yanında belirli kurumlarda çalışan tercüman ve mütercimlerinde kayıtlı olduları https://www.bureauwbtv.nl buro bulunmaktadır. Yine Hukkuk fakültelerini biterenlerin Avukatlık stajı ve yeminininden sonra, Hollanda Avukatlar Barosu’na kayıtlı olmaları gerekmektedir.( Nederlandse orde van advocaten, www.advocatenorde.nl) Hollanda Barosu’na kayıtlı 18 bin 513 avukat bulunmatadır (1.1.2024 ).
Bu konuda liste veterneler (dierenartsen ) gibi ,özel meslekler ile daha da genişletebiliriz. Saygılarımla.
Nejat Sucu
Almelo, 30.9.2024

Bureau Wbtv is onderdeel van de Raad voor Rechtsbijstand en voert werkzaamheden uit in het kader van de Wet beëdigde tolken en vertalers (Wbtv) in opdracht van de minister van Justitie en Veiligheid.

18/09/2024

Türk Dünyasi Ortak Türk Alfabesi’nde Karar Kıldı
Osmanlıca ve Dil konusunda uzman olmama ,bilimsel bir araştırma ve öğrenmeyede karşı olmama rağmen Osmanlıca’yı bir Devlet iletişim dili (Staatstaal ) olarak görmekteyim.Osmanlı İmparatorluğu devlet yönetimde Bağdat’ta görev yapan bir vali Osmanlıca ve Üsküp ‘deki Osmanlıca okur yazar idi. O anlamda devlet yönetimi için anlamlı ve gerekli olmuştu.
Osmanlı Imparatorluğu topraklarında konuşulmayan bir yazı dili. Onun içindirki her toplumun kendi ülke dilini konuşması anlamlı ve gerekli.Osmanlıca okuyan ve yazan 1923 yılında yüzde % 3,5 ve 1928’de ise yüzde % 6 idi.
Harf Devrimi veya Harf İnkılâbı, Türkiye'de 1 Kasım 1928 tarihinde 1353 sayılı "Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun"un kabul edilmesi ve yeni alfabenin yerleştirilmesi sürecine genel olarak verilen isimdir. Yasa, 3 Kasım 1928 günü Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu yasanın onaylanmasıyla o güne değin kullanılan Arap harfleri esaslı Osmanlı alfabesinin geçerliliği son buldu ve Latin harflerini esas alan Türk alfabesi yürürlüğe kondu.
Tüm tartışmaları bitiren ve çok önemli bir karar ?
Merkezi, Kazakistan'ın başkenti Astana'da bulunan Türk Akademisinden yapılan açıklamada, Türk Akademisi ve Türk Dil Kurumu işbirliğinde 9-11 Eylül tarihlerinde Azerbaycan’ın başkenti Bakü'de Türk Dünyası Ortak Alfabe Komisyonu'nun 3. toplantısının yapıldığı bildirildi.
Türk dünyası üye ülkeler Türkiye, Azerbeycan, Kazakistan, Kırgizistan ve özbekistan. Gözlemci ülkeler Macaristan, Türkmenistan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinden oluşmakta. Genel olarak baktığımıda Türk dünyası toplam 225 milyon Türk akraba topluluklarından oluşmaktadır.
Türk dünyası, 'Ortak Türk Alfabesi'nde uzlaştı: 34 harften oluşuyor,
Türk Dünyası, Ortak Alfabe Komisyonu, 34 harften oluşan Ortak Türk Alfabesi önerisi üzerinde uzlaştığını duyurdu.
Türk Akademisi ve Türk Dil Kurumu ortaklığında Bakü'de gerçekleştirilen toplantıda Türk Dünyası Ortak Alfabe Komisyonu, 34 harften oluşan Ortak Türk Alfabesi önerisi üzerinde görüş birliğine vardı.
Ortak Türk Alfabesi harfleri hangileri olacak?
90'lı yıllarda başlatılan ortak alfabe çalışmaları hangi harflerin kabulünü kapsıyor? Karara göre, alfabeye Q, X, W, Ň, Ä harflerinin eklenecek.
Bu aynı zamanda
Harf Devrimi veya Harf İnkılâbı, Türkiye'de 1 Kasım 1928 tarihinde 1353 sayılı "Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun"un kabul edilmesi Türkiye Cumhuriyeti ve akraba toluluklarırinden Harf inkılâbı ‘nın kabülü anlamına gelir. Bugün Türkiye’de yurtdışında yaşayan Türklerin okuma ve yazma bilenlerinin oranı yüzde % 97, 6 ise bizler buna Harf devrimine borçluyuz.
Bu alınan Dil birliği ve kullanımı kararı ile, 225 milyon Türkçe konuşan Türk akaraba toplulukların iktisadi, kültürel ve birlik bağlarını güçlendireceği kesindir. Ayrıca Türk toplumları evrensel değerinde daha çok ciddiye alınmasını saglayacaktır.
Nejat Sucu
Almelo, 18 Eylül 2024

05/09/2024

Beni Sevindiren Olumlu Gelişme “İş Pazarında, Arz ve Talep Bağlı Kapanmayan İş Gücü Açığı ( tekort in de zorg en Vraag en aanbod op de arbeidsmark ) “
Ekonomide, iş pazarında, göçmenlerde ve Türk’lerde issizliĝin azalması veya artmasını “Arz ve talep mekanizması “ belirliyor. Son yıllarda Hollanda ekonomisinin yeniden büyümesiyle birlik birden fazla iş sökterinde kalifiyeli çalışana gereksinim devam deiyor. Ȋşveren zayıf sişman, siyah beyaz, sarı, kırmızı, kısa ve uzun olduĝunada bakmıyor artık.Bakamıyor da diyebiliriz. Ne mutlu ve kutlu bir gelişme. İş kaynakları başvurularında işverenin artık etnik köken, renk, ırk, bölge ve ikamet edilen mahelle ayırma lükşüne sahip değil artık
Hollanda yaşlanıyor Yaşlanan Hollanda bir gerçek. Yaşlanan Hollanda’da son yıllarda büyümeyle birlikte beklenenin üzerinde iş açıĝı da büyüyor. Ruhsal yardım, sağlık, bakım, engelliler için gerekli rehberlik, bakım, ve 24 saat hizmet veren çeşitli bakım kurunlarında ve hastanelerde kalifiyeli eleman açıĝı her geçen gün büyümekte. İşverenler Sigorta Ödenek Kurumuı UWV ‘nin raporuuna göre 2030 ‘da yılında sağlık ve rehberlik sektöründe eleman açığı 160.000 ‘ne ulaşacak. Her ne kadar göçmenler ve Türkler bu iş sektöründe çalışmaya başlamış olsalarda, birden fazla nedenden ötürü iyi ve bolca derece bu istihdamdan faydalanamıyoruz.
2023 Hollanda iş kaynakları ve istihdam raporu (CBS.4.9.2024 ) Hollanda’da 2023 yılında toplam 11 milyon 500 bin iş, istihdam ve insan kaynakları tespit edilmiş bulunmakta. Bunlardan en büyüğü 1 milyon 800 bin çalışanı ile sağlık sektörü gelmekte. 1995 yılında 980 bin kişinin çalıştığı sağlık sektörü büyümeye devam ederek çalışan sayısı 2033 yılında 1 milyon 800 bine ulaşmış bulunmaktadır.Çalışanların ve istihdam edilenlerin yüzde € 84,4 ‘ü bayanlardan ve yüzde € 19,6’sı ise erkek çalışanlardan oluşmakta.İkinci olarak ise, 707 bin ile eğitim sektörü gelmekte. Üçüncü olarak 783 bin kişi çalışanı ile inşaat seltörü gelmekte.
Göçmenlerin ekonomi büyümeden pay almaları gerekli Göçmenlerin ekonomik büyümeden sikayet ederek deĝilde, orta ve yüksek dereceli saĝlık meslekleri eĝitimlerine katılarak ve iş bularak ekonomiden alacaĝımız payımızı artırmamız gereklidir.Bu geçen 10 yılda arz ve talep mekanızmasına bağlı istenin üzerinde bir artış gözledik.Her ne kadar kısıtlama ve kıskançlık (Ongunst /jaloezie ) olsada, var olan hizmetin devamı için aranan eleman olmaya devam ediyoruz.
Nasıl katılımı saĝlayabiliriz ? Saĝlık hizmetlerine işçi temin eden aracı saĝlık büroları kayıt yaptırarak belirli bir kurumda çalışarak is tercübesi saĝlayarak, kalıcı ve sürekli bir bulmamız olanaklı olabilir. Tabiki gerekli olan kalifiyel eleman yetiştiren eğitimleri takip etmek ve çok önmeli olan BIG - kayıt numarasına sahip olmakte gerekli.
Meslek eĝitiminde seçim
Meslek eĝitimlerimizde daha çok saĝlık ve saĝlık için gerekli olan mesleki eĝitimleri seçerek diplomamızı almamız son derece önemli.Tabiki en azından Orta Dereceli üçüncü ve dördüncü derece (Niveau 3 / 4 ) diplomaya sahip olmamız gerekli.
Mesliki kurum iç eĝitimleri (İnterne opleiding ) Her kurum Bölgesel Orta Dereceli Eĝitim Merkezleri olan (ROC ‘s ) ile ortak, haftada 4 gün çalışarak ve 1 gün eĝitime devam ederek mesleki eĝitimlerini tamamlamalarını saĝlamakta mümkün. Bizlerin, diğer göçmenlerin kurumların ve kendi mesleki eğitimlerine katılmaları çok düşük düzeydedir.Bunun için daha çok iş ve meslek eĝitimi başvurusu yapmamız gerekir.
Eĝitim olanakları nelerdir ? BBL ( Beroeps Begeleidende Leerweg ) Eĝitim kurumları (ROC ‘s ) genelde işverenlerle birlikte kurum içi eĝitimleri düzenlemekteler. Genelde haftada 4 çalışarak ve bir gün eĝitime devam edilerek kalifiyeli kendi elamanını yetiştirmekteler. Eğitim sürecinde iş sözleşme sahip olanların eğitim masrafları karşılanmakta ve çalıştıkları saatler için kazan edebilmekteler.
BOL ( De Beroepsopleidende Leerweg ) ROC Eĝitim merkezlerinde teorinin ağırlıklı olduğu eğitim müfredatına uygun Orta dereceli meslek eğitimleridir Eğitim sürecince staj yaparak mesleki bilgi, beceri ve yetki kazanılmaktadır.Türk gençleri genelde BOL eĝitimine katılmaktalar
Saĝlık Yüksekokulları Eĝitimleri ( HBO – Gezondheidszorg ) Lise ( Havo, MBO 4 ve VWO (Het voorbereidend wetenschappelijk onderwijs ) eĝitimlerinden sonra, Saĝlık Yüksekokulları eĝitimlerini takip etmemiz olanaklıdır. Kesinlikle bu konuda katılım payımız daha çok eğitime katılakla olur. Saĝlık Sektöründe Ȋstihdam.. Benim gözlediĝim kadarıyla, BBL eĝitimlerine katılım göçmenlerde gerçekten düşük. Hak ettiĝimiz katılım gerçekleşmiyor. Bunun birden fazla nedeni var. Göçmen hanımlar aslında bu pazarda çalışmaya hazırlıklı. Yalnız, onlara yardım, rehberlik ve destek veren kurum ve elemanların olması gerekiyor. Bu konuda her kurum kendi çalışma planınında göçmenlerinde daha çok temsil edilmeleri için yeni insan kaynakları politikaları (diversiteitsbeleid en medewerker ) ve görevlisini belirlemekle sorunun çözümünde oldukça katkı saĝlayacaktır. Şimdilik buraya kadar. Bundan sonra hep birlikte düşünelim. Hoşçakalın.
Nejat SUCU
Socio worker, Almelo, 5 Şubat 2024

14/08/2024

Almelo – Enter – Bornerbroek – Almelo Bisikletle Bir Gezintimiz, Hollanda’nın Geçmişiyle Yüzleşmek ?
Bizde, bir söz vardır; “ yediğin ve içtiğin senin olsunda, ne gördün onu anlat bize diye “.Bende size bugün, 40 kilometrelik Bisiklet gezintisinden ilginç gördüğümü, bulduğumu, dilimin döndüğü ve yazan parmaklarımın yazdığı kadar sizlere anlatmaya çalışacağım.
İlk Durak İlk durağımız, yol kenarında çiflik evin bahçesinde yumurta kulubesi ( eierenschuur ) yumurtalarımız 6, 10 ve 12 tane paketlenmiş, ederi liste halinde ve ederini para kumbarasına atarak yumurtaları alıyoruz.
Birbirine güvenen insan Güzel olan ise , var olan güven, insanların ihtiyacından fazlasını sahip olmama ve bu yazdığım gerçek olan, 2024 yılında Hollanda’nın köylerinde izlediğim ve çok hoşuma giden güzel bir ahlak ve insanın birbirine güven örneği.
İnşası devam eden modern betin arme 8 kilometrelik Almelo – Enter bisiklet yoluna düşüyoruz. Yolda Terneuzen şehrinde Almelo’ya gelmiş bir emekli aile ile sohbet etme imkanı oldu. Almelo’da Hotel Valk’ta kaldıklarını ve E- Bike bisiklet kiraladıklarını anlatıyor.
Takunya, Klompen müzesi (Klompenmuseum ) nerde mi ? Evet Wierden şehrine bağlı Enter köyünde
Enter Köyünde Müze Holanda’lının Kavak ağacından yonttuğu ve oyduğu geleneksel bir agaç Takunyaları var “Klompen “ Köyde, Klompen Müzesi “ var. Aynı zamanda köy meydanınında büyükçe bir ağaç ayakkabı sergilenmekte ve üretilmekte. Köyler bile, Hollanda’da tarihlerine sahip çıkıyorlar, çeşmelerini ve yeldeğirmenlerini koruyabiliyorlar. Ya biz ?. Eskiye sahip çıktığımızı söyleyen bir toplumuz. Peki, Göre Kasabası’nda 1970 yıllarına kadar var olan Su Un Değirmenlerinden ve Vezirhanelerden bir tanesini geleçek nesil için koruyabildik mi ? Hayır.
Bir Zamanlar Osmanlı Hükümdarlığının devlet adaleti ve başarının en yüksek düzeyde olduğu zaman; Balkanlarda, üzümünü yediği asmaların dibine parasını bırakacak kadar devlet güven ve ahlâkına bağlı Yeniçeriler vardı.
Bizde ‘de olur canım der bziim Almelo imamı ? Göre Kasabası – Niğde yolu üzerinde yol kenarına bir kumbara koyarak ve beşer kiloluk Patetesleri paketliyerek gelen giden yolculara satışa sunuyoruz.Tabiki başında kimse bulunmayacak.
Deneyelim mi ?
Suçluluk ve suçluluğun verdiği kayıtsız şartış destek
Bir özür anıtı Enter köyü’nden Almelo ‘ya giden yol kenarında bir anıt sizleri karşılıyor. Anıt üzerinde, Hollanda ‘da yüzyıllarca yaşamış 20 İspanyol Sefarad Yahudisi’nin komşuları tarafından Alman’lara muhbirlenen ve teslim edilen bu köylü vatandaşların 1942 v 1943 ‘de Sobibor ve Auschwitz N**i toplama ve ölüm kamplarından geri dönemediklerini görüyoruz. Tabiki bu anıtlarla, kabül etme, özür dileme olduğu kadar , toplu suçluluk (collectieve schuldgevoelens ) duygusundan kayıtsız şartsız Israil Devletine destekte var.
O zaman Musevi vatandaşları ticaret meşgül olmaları ve yüksek düzeyde o dönemin bürokratik kadrolarda görev almaları onlara Hollanda ve Batı Avrupa’da üst sınıf bir Burjuva kesimin doğmasını saglamıştı. Kampalara gönderilen Musevi komşu demek, var olan mal, mülk ve servetine el koymak anlamınada geliyordu. Nasıl olurds, yskın bir tarihte sadece Hollanda’da 103 bin Musevi vatandaşı ölüm ve zülüm kamplarından dönmemişti.Bugünün İsrail devletini yönetinlerin Filisti’nde uyguladıkları zülüm ve ölümleri anlamak zor olduğu kadar gerçek çözümün “Barış ve Barış “olduğunu topyekün barıştan yana olabilmek ne güzel. Yine geldik bizim Mustafa Kaml Atatür’ün o değeri hiç azalmayacak söylevine “Yurtta sulh, cihanda sulh (Vrede in eigen land, vrede in de wereld ).
Alman işverenlerin babaları ve dedelerine bakın ?
Bir Alman yazar diyor ki ? Gelin bir bakalım Alman işverenlerinin geçmişlerine. Babaları ve dedeleri mutlaka II. Dünya Savaşı’nda N**i subayıdırlar.Çaldıkları mal, mülk ve serveti İsviçre banlarına yatıran ve savaş sonrası Almanya’da yatırım sermayesi olmuştur kalkınan Almanya’nın. Tabiki bilgi ve altyapının tamamen de bitiğini söylemek zor olur.
Bunun yanında binlerce Hollanda’lı, Belçikalı ve komşu ülkelerden karın tokluğuna Almanya Mercedes’te,Siemens’da, AEG’de, BMW ‘de VolksWagen’da Krupp ve Man’da zorunlu istihdama tutulanlar. (Dwangarbeid ) Nederlanders tewerkgesteld in Duitsland. Deze dwangarbeid heet de Arbeitseinsatz (arbeidsinzet).
Ödenen tazminat Daha sonraki yıllarda, 2000 ile 2007 yılları arasında Almaya hükümeti , uzun süreli görüşmelerden sonra zorunlu iş ve istihdama tutulan 1, 7 milyon kişiye toplam € 4,4 milyar eur’o tazminat (Scahdevergoedeing ) ödemiş bulunmaktadır.
Bir kaç yıl önce, belkide 7 yıl önce aynı gezintimizi yapmış ve aradaki farkı ve benzerlikleri kıyaslam olanağım oldu. Evet ne dersek diyelim Hollanda o besili ve bol süt veren Hoştayın inekleri ile Hollanda “Süt ve Bal ülkesi/ het land van mel en honing “. Evet istihdam, üretim, dağıtım (distributie /logistiek ) ve logistik yapan ve yapacak olan büyük yatırımlarda gözle görülür bir artış gözledim.O günün verdiği yorgunluk, var olan yatırımlar, is ve istihdamın devam edeceğini çıplak gözle izleme, gelecekte eğitimli ve çalışmayı seven gençlerimize, yeni Hollandalı göçmenlerde gereksinimin olacağı bilerek güvenli ve mutlu eve dönebilmek o günün en güzel mutluk kaynağımzdı.
Ne güzel bir duygudur, gençlerin bir politik parti ve politik gruba üye olmadan kendi özgür iradesi ile işine ve istihdama sahip olması/ Ne güzel bir duygudur Hollanda’lı İş kaynakları müdürünün Hans ile Hasan arasında ötekileştirme yapaması. Artık etnik köken, inanç ve hangi gruba (Sütünlar /verzuiling ) ait olduğunuz değilde, ne eğitim ve ne yapabileceğiniz öne çıktığı ve “Liyakatın “insan kaynaklarını belirlediği bir zaman dilinin içinde bulunmaktayız. Tabiki var olan arz ve talep mekanizmasıda var olan Liberal – Sosyal ve Kapitalist Hollanda’nın yaşam gerçeğimizdir. İster kabül edelim, istersek kabül etmeyelim. Siz bilirisniz ?
Yorucu bir günün ardından bu yazımızıda ve ilgili resimleri sizlerle paylaşmak ne güzeli ve mutluluk vereni. Sağlıcakla.
Nejat MUSTAFA
Almelo, 5 Ağustos 2024

13/07/2024

Hollanda’da Para kazanmak Bazen Kolay Olsa gerek ?
Nevşehirde, ailemde ticaret erbabı ve bol para kazanan çok para kazananda olmadı. Ailemizde 150 öncesinde 2 Kadı, biri Karaman kadısı olan memuriyet ve devlet erkanı olan bir gelenek yüzyıllardır devam etmekte. Kofalak oğulları’ndan Şükrü Güney dedem gezici başöğretmenli (Müfettişlik ) yapmıştı ve eğitimi ve eğitimden sonra devlet katında görevleri, Liyakatı, devlet malının korunması ve kollanması gerektiğini bizlere güzel bir Ahlakı değer olarak aktardı.
Sükrü dedemin Kars’tan ve Erzurum’dan kamyonlarla damızlık hayvan getirirerek öğretmenliğinin yanında hayvan ticareti (Çelepçilik ) yaptığını bilirim.Yaptığı ticaretten parada kazamadığı ve satın alınan ineklerin parasını alamadığını anlatır annem Feyhan.
Ben bile Hollanda’da görev ve hizmetlerimde hakkın olmayandan ve sözleşmelerimde kaynaklanmayan hakkım almayanda uzak durmaya çalışmışımdır.
Rahmetli Babam Ahmet Sucu’da “ Ahirette Hristiyan hakkı ile Rabbimizin karşısına cıkmamız gerektiğini “anlatırdı. Müslüman olmayanın hakkını affetmeyeceğini belirtirdi.
Baba tarafından Muçooğluları’ndan Sarı dayı Mustafa Sucu dedem 300 dönümlük toprağı ile çok emekçi ve doğru dürüst bir Anadolu çiftçisiydi.Anadolu çiftçiliğinde, Traktörde olsa ve ortak Biçerdöverde olsa ancak doğal gıdalarla karnımız doymaktaydı.
“Kıraç Anadolu toprakları ne ondurur nede öldürürdü “
Hiç bir zaman zengin ve refah bir yaşantımız olmadı. Deden uzun yıllar Eşeklerle Niğde’nin Melendiz – Hasan Dağı köylerinde gezici ticaret yapmış ( Çerçilik ) yapmıştı.
Okuması ve yazması olmadığı için ticareti kendi başına ileri götürememişti.Kendinin hocasına okuma ve yazmayı öğretmediği için kahır devamlı ederdi.
Hollanda Gelderland – Twello şehrinde Cumhuriyet Halk Kütüphanesi ( Openbare Bibliotheek )
Çalıştığım yerden, boş zamanlarında Twello kasabanı ziyearet ederim. En çok uğrak verdiğim yer ise benim adını 1923 yılı yapımı Cumhuriyet Halk Kütüphanesi’dir.
Kütüphane sicil kayıtlarından silinmiş satılık kitaplar
Hemen her kütüphane, yılda en az 2 sefer kayıtlardan düşmüş okunmayan ( Afgeschreven boeken ) kitapları sergiye koyarak genelde bir tanesini 1 euro satısa sunarlar.
Bende bir göz atar, ilginç bulduğum kitapları yıllardır satın alırım. Bir aydır sergide gözüme çarpan Hollanda Kıraliyet’in ansına ve kraliceleri anlatan özel ve güzelce hazırlanmış 1000 sayfalık her yerde bulunmayacak sanet eserleri gözüme çarptı. Almak ve almamakta kararsız kaldım ama € 3 anı ve anlatım kitabı bir türlü satılmıyor ve sanki beni bekliyor.
Sonunda, Gedenk boek denen Hollanda kraliyetini ve Monarşiyi ve Karaliyeti anlatan sadece 150 ile 250 adet arasında basılmıs eserlere € 3 euro vererek sahip oldum.
Aldığım eserler ;
1- Officiceel Gedenboek 1936
2- De Koning –Moeder = 1928
3- Gedenk Boek 1937 , Oranje Nassau – Meckklenburg Lippe besterfeld 1937/
Tabiki eve döndükten sonra bir araştırma yaptım. Evet aldığım kitapların satış değeri € 25 euro ile € 150 euro arasında değişiyor. Kendi kendime dedimki, işte para kazanmak € 1 euroýa alıp € 100 euro’ya satmak böyle bir şey olsa gerek.
Hollanda Türk – Kraliyet Dostluk Vakfı
Bu arada Hollanda Kraliyet ailesi hakkında küçük bir araştırma yaparken neden bizlerin Hollanda – Türk Kraliyet Vakfımız yok diye sormadan geçemedim ?.
Zaman olmayanı ortaya koyabilmek ve zaman toplumsal değerlere değer katacak artısı olacak çalışmalar ve girişler zamanıdır. Ne güzeldir yine yaşantımızdan güzel kesintiler ve bilinmeyenleri sizlere aktarabilmek. Her yeni bir gün güzellikler gebe olması dileğimle. Saygılarımla.
Nejat Sucu (Socio worker )
Almelo, 13 Temmuz 2024

23/06/2024

Tarih Tekerrürden mi İbaret , Yine Vurdular Abalı’nın Sırtına ?
Abalı’nın anlamı; Kaba, kalın Kumaş. Aba giymiş, dar gelirli, yumaşak huylu ve sessiz kimse. Burada Aba’lı fakir ve ekonomik krizin yükünü çeken fakir ve yoksul çalışan, amale ve ploterya.
Yavaştan yavaşça geçip gitti Korona mikrobu. Benim beklediğimden de uzun sürdü sevimsiz misafir Korona salgını. Bu mikrop hayırlı gelmedi insanlığa ve gelecek günlerde artçı korona depreminin sonuçlarını hep birlikte göreceğiz. Çok üzüldüğümüz ise; çok zaman erken dostlarımızı, akrabalarımızı ve hemserilerimizi kaybettik.
Borç ekonomisi
Para ve üretim hakimiyetine sahip olan, sosyal buhranı ve zengin ülkelerin ekonomik yıkıntısını sınırlı tutabilmek için milyarca ve bilyonlarca Dolar ve Avro pompaladılar zengin ve Amerka ve dünya ekonomisine.
Borçlanılan bir ekonomik sistem gelecekte bizlerin önune konacak reçeteler biraz tuzla ve acı olacak. Son günlerde artan gıda ve petrol fiyatları gelecekte Korona’nın yükünü fakir ve dar gelirlilerin sırtına yükleyecekleri şimdiden belirginleşti.
Politik tercihler ve gelecek yıllar
Geleck yıllar yeniden yerküremizin yaraltı ve yerüstü kaynaklarını paylaşım savaşları karşımıza bazen etnik, bazen de mezhep, bölge ve ülke savaşları olaralk bizle birlikte olacak.
İnsan değerinin daha da azaldığı bir gelecek
Para, ekonomi, sanayi, ticaret ve belirli ülkelerin ve parabalarının yaşam kalitesinin ve gelecek kazançlarının ulus devletleri ile eşdeğerde tutulduğu bir gelecek beklemekte bizleri.
Milyonlarca çocuk aç ve yokluk içinde
Dünya para düzeni geçen yıllarda var olan sorunlara; yoksulluk, açlık, hastalık ve erken ölümlere kalıcı bir çözüm getirmedi ve getiremedi. Belliki gelecek günlerde kalıcı bir çözümüde beklemek hayalcilik olur.
Lüks yaşama alışmış bir işçi sınıfı
Bir yüzyıl öncesine göre lüks yaşam diyebileceğimiz, bir ekmeğin bir bölünmüş parçasından pay alabilen üreten ve tüketen bir yarı burjuva yaşayan ama kendinin hangi sınıfa ait olduğunu bilmeyen bir sınıf oluştu. Bu kesim yılda 2 sefer Antalya’da, 5 yıldızlı bir otelde tatil yapabilen, € 40 bin avro arabaya binen ve € 300 bin avroluk bir konuta sahip olandan işçi sınıfı tabiki olmaz.
O olmazların 50 yıl sonrası
Eskiden, Sol fraksiyonlardan varsıl olan Lewi’s kot giyen ve Marlboro sigarası içenlere “Küçük Burjuva “derdik. Gel gelelim, geçen yılllarda küçük Pan – Tükler, Pan – İslamcılar gibi bütün Sol fraksiyonlar da küçük Burjuva yaşami kabül ederek yaşamaya başladılar. Dediklerinin tam tersini yaparak belliki “ Salon Sosyalistleri “oldular.
O yılların genç delikanlıları, yaşları 60 ‘nı geçen o hak edilmeyen, eziyetler, sürgünlere, hapislere ve ölümlere maruz kalan o dünkü gençlik artık küçük Burjuva yasamı, gönülsüz de olsa yaşamın dayatığı Kapitalist solcu oldular. Artık o dönemin gençleri, bugünün dedeleri Coca - Cola, Marlboro içiyorlar ve Lewi’s kot pantolan giyorlar.
Avrupa örneği
Yaşam standartlarının korunduğu sürece, haftada bir dışarıda lokantada yemek yiyebildiği sürece, iş istihdam devam ettiği aman bizim bu küçük burjuvazi küçük sistemin yanlısı Abalı’nın sırtana vurmak o kadar da zor olmayacak
Bu arada zengin daha zengin, ve fakir de daha fakir olanla kardeşçe bir arada yaşamamızda mümkün. Tabiki en alta kalanın canı çıkmak şartıyla. Nice nice mutlu ve kutlu günler dileğimle.
Nejat Sucu
Almelo, 23 Haziran 2024

19/06/2024

Hollanda’da sosyal, ekonomik, kültürel ve finansal kriz üç yıldır devam etmekte. Yapılan tahminler ve olumsuz gelecek senaryoları ile sosyo-kültürel ve iktisadi raporlara göre uzmanlar, Hollanda’daki kriz senaryolarını ve tahminlerini bir türlü tutturamıyorlar.