ALGI PSİKODRAMA & PSİKOLOJİK DANIŞMA MERKEZİ

04/11/2021

26/02/2019

15/02/2019

Bilgi almak ve kayıt yaptırmak için bizi arayabilirsiniz 😊

15/01/2019

"BİLİNÇALTI İLİŞKİ KALIPLARIN" adlı grup çalışmamıza hepinizi bekliyoruz.
Tel: 0312 439 90 10 - 11 / 0530 237 79 78

03/01/2019

Kendini keşfetmek ve özgürleştirmek isteyen gençler için düzenlediğimiz bir psikodrama grubudur.

Yaşantı yoluyla ilişkilerinize, kendinize ve yaşamak istediğiniz geleceğe dokunabileceğiniz, büyüyebileceğiniz bir grup yaşantısı...

Grup Yöneticisi: Yeliz Şen Özyapan
Co-Terapist: Banu Engiz

Çalışma, haftada bir gün olmak üzere 10 hafta sürmesi planlanmaktadır.

Grup üyeleri öngörüşme yapılarak alınacaktır.

Ayrıntılı bilgi için merkezimizi arayınız.

Tel: 0312 439 90 10 - 11 / 0530 237 79 78

13/12/2018

KODLAR

Konuşurken, yazarken ya da düşünürken kurduğumuz cümlelere farklı bir göz ile baktığımızda bizim için anlamlı pek çok kod olduğunu hissedebiliriz. Bu kodlar bizi değişik biçimlerde yönetebilir, davranışlarımızı ve duygularımızı belirleyebilir.

Gelin birlikte bir imajinasyon çalışması yapalım ve kurduğunuz ilişkilerdeki bazı kodları ve onların sizi nasıl etkilediğini anlamaya çalışalım. Gözlerinizi kapatın ve rahat bir nefes alın. Hayatınızdaki ilişkileri düşünün. İş ilişkileriniz, akraba, sosyal çevre ve partnerinizle olan ilişkilerinizi hissetmeye çalışın. Gözünüzün önünden bir film şeridi gibi geçsin bu ilişkiler, bu geçiş esnasında sorun kendinize, “ Bir nesne olsam, ilişkilerimde nasıl bir nesne olurum?” diye. İlk aklınıza gelen doğru nesnedir.

Bulduğunuz nesne nedir , ne işe yarıyor. Tam olarak sizinle nasıl bir bağlantısı var? İlişki içinde bu nesne gibi olmak nasıl bir şey? Bu nesne gibi olmak size ilişkilerde ne yapıyor, nasıl etkiliyor?

Tüm bunları düşünmenizi istiyorum çünkü zihninizden geçen nesnenin size yaşattığı bir kod mevcut. Ve bu kodun yarattığı inanç kalıpları.

Danışanlarımla yaptığım seanslarda onların sahip oldukları kodları bulmak, ilişkilerinde kendilerini tekrar değerlendirmelerine ve farklı adımlar atabilmelerine yardımcı oluyor.

Onların da izni ile burada sizlerle paylaşmak istiyorum.

Bir danışanım yaptığımız çalışmada kendisini para kasası gibi gördüğünü buldu. Bu çağrışımdan yola çıkarak insanlara ne kadar zor açıldığını, açılmak için şifreye gerek duyduğunu ama açıldıktan sonra da içindeki her şeyi verebildiğini gördü. Kendisini korumak adına ilişkilerinde oldukça kapalı davranıyor ve istediklerini yeterince belirtemiyordu. Şifresi ise sevgi ve şefkat idi. Şifreyi bilen kasadaki her şeyi alabiliyordu.

Başka bir danışanım çalışmasını yaparken kendisini tahtıravalli gibi gördüğünü belirtti. İlişkilerinde dengeye çok önem veriyor, dengede tutmak için sürekli çaba harcıyor ve ilişkinin keyfini çıkaramıyordu. Sürekli dengede olmanın sorumluluğunu yüklemişti kendisine ve bu yükleme onu ilişkiye girmekten uzak tutuyordu. Hayatına da sürekli sorumluluğunu alması gereken kişileri alıyordu.

Bir başka danışanım kendisini elma şekeri gibi gördü bu imajinasyonunda. Onun için anlamına baktığımızda ilişkilerinde genellikle çocuk rolünde olduğunu, diğer rollerinin çok farkında olmadığını bunun da kendisine haksızlık olduğunu buldu. Bu haksızlığı yapmayı bırakmaya başladığında daha yetişkin ilişkilere girebildi.

Hepimizin kör noktalarında ilişki hikayelerimizi belirleyen kodlar mevcut. Çocukluktan, toplumdan ve deneyimlerimizden oluşturduğumuz.

Gelin bu kodlara birlikte bakalım ve istediğiniz şeye dönüşmesini sağlayalım.

Yeliz Şen
Psikolojik Danışman

03/12/2018

İLİŞKİDEKİ KRİZLERİMİZ, DÖNGÜLERİMİZ VE BİZ

İkili ilişkilere sevmek, sevilmek, mutlu olmak, yalnızlığımızı paylaşmak ve doyumlu bir özel hayat için gireriz.

Doyduğumuz ve karşı tarafı doyurduğumuz süreçlerin dengesi ilişki kalitemizi belirler.

Her ilişkinin güzel ve doyuran yönleri olduğu gibi kendimizi korumamız gereken, güvende hissetmediğimiz ve aç kaldığımız yönleri de vardır. Bu yönler ilişkinin kriz zamanlarında daha belirgin yaşanır.

İlişkinizin kriz zamanlarında nasıl hisseder ve neler yaparsınız?

Kriz zamanlarımıza biraz daha yakından baktığımızda genel olarak yaşadığımız duyguların ve verdiğimiz tepkilerin birbiri ile benzediğini, kendini tekrarladığını ve bir süre sonra bunların bir döngüye girdiğini farkederiz.

Bu döngüler geçmişten getirdiğimiz ve daha çok küçükken öğrendiğimiz döngülerdir.

KRİZ ZAMANLARINDA;

Büyüyerek çıkabilenler:

Yeterlilik duygusu gelişenlerin döngüsüdür. Hakkım var, duygusuna sahiptirler, çocukken talep etmiş ve sağlıklı sınırlar içinde elde etmişlerdir. Aile içinde sen değerlisin mesajını almışlardır. Yetişkin bir ilişkinin içinde alma verme dengesini mutlu bir şekilde sağlayabilirler.

Küsen, içine kapanan ve ilgi bekleyenler:

Çocukken istediği şeyler gereksiz görülmüş, önemsemeden ya da zorla karşılanmıştır. Bir şey istediklerinde zorlukla karşılaşacağı, yük olacağı inancı ile büyümüştürler. Yetişkin bir ilişkinin içindeyken bir şey istemekte zorlanırlar, isteklerinin partnerleri tarafından anlaşılması ve karşılanmasını beklerler ve bu olmadığı zaman kendilerini kapamaya meyilli olurlar.

Öfkelenerek zarar verenler :

Sınırlarına saygı duyulmamıştır. İstemedikleri şeyleri zorla kabul etmek zorunda kalmışlardır. İstekleri genel olarak karşılanmamış, yoğun olarak eleştirilmişlerdir. Herhangi bir şeyi vermek istemediklerinde zorla ellerinden alınmıştır. Bazen her isteği karşılanan çocuklarda da görülebilir bu döngü. Çocuk her istediğini almaya hakkı olduğunu öğrendiği için kriz anlarında zorla almayı deneyebilir. İlişki içinde sorun yaşadıklarında şiddeti yüksek tepkiler verirler ve genel olarak ön planda öfkeleri görüldüğünden anlaşılmaları kolay olmaz.

Zarar gördüğünü fark edemeyenler:

Bu tür çocuklar ihtiyaç ya da isteme noktasına hiç gelemeden sürekli ailesi tarafından doyurulmuşlardır. Aileleri tarafından yoğun olarak korundukları için kendi ihtiyaçlarını karşılama ya da kendilerini koruma becerisi geliştirmekte zorlanırlar. Öncelik sürekli diğerlerindedir ve ilişki içinde kendini korumayı çok zor öğrenirler.

Bu ve buna benzeyen döngüler ilişkilerin mayınlı alanlarıdır; bu alanlara girildikçe ilişki yıpranır. Zaman ilerledikçe çiftler bu alanlara girmemek adına birbirinden uzaklaşabilir, yakınlık hissi azalabilir. Bunun için döngüleri anlamak ve onlardan özgürleşmek önemlidir. Aksi halde yakınlaşmaya çalışmak gözümüz bağlı bir şekilde mayınlı bir alanda partnerimizle yürümeye benzer.

İlişkiler içindeki döngüleri keşfetmek ve onlardan özgürleşmek kişisel olarak büyümeyi de getirir hayatımıza. Çocukluğumuzda farkına varamadığımız, büyütemediğimiz, özgürleştiremediğimiz duygularımızı bugünkü ilişkilerimizde görebilir ve dönüştürebiliriz.

Döngülerinizi keşfedeceğiniz ve özgürleşeceğiniz bir ilişki dileği ile...

Yeliz ŞEN
Psikolojik Danışman

27/11/2018

"HANGİ KADIN HANGİ ERKEK? adlı grup çalışmamıza katılmak ve bilgi almak için bizi arayabilirsiniz :)
Tel: 0312 439 90 10 -11

16/11/2018

EVLİLİK VE İNANÇLAR
Evlilik bazen bir mutluluk hayali bazen de tedirginlik nedeni. Evlenmiş, boşanmış, evlenmek isteyen ya da istemeyen, evliliğin içinde sorunlar yaşayan kadın bu sorunların kaynağını farketmeli.
Kaynak fark edilmediği zaman geçmişteki döngüler yaratılmaya ve yaşanmaya devam eder çünkü. Evlilikle ilgili inançlarda neler kayıtlı ise bu kayıtlar mevcut ilişkide ya da ilişkisizlikte çalar.
Biriyle tanıştığınızda ya da tanışmadığınızda, ilişki ilerlerken ya da durduğunda, evliliğe koştuğunuzda ya da ondan kaçtığınızda özel hayatınızla ilgili yaşadığınız ya da yaşayamadığınız herhangi bir durumda eğer bir değişim ya da dönüşüm ihtiyacınız varsa dönüp bu kayıtları bir dinlemek gerekiyor.
Acaba bu kayıtlar size neler söylüyor? Söyledikleri ne kadar gerçekçi ve bu kayıtları dinlerken kadın olarak neler yaşıyorsunuz?
Tüm bu soruların cevapları öyle önemli ki.
Bu kayıtları farketmek ve mevcut ilişki durumunuzda bir değişiklik gerçekleştirmek isterseniz gelin birlikte sizin kaydınızda neler var dinleyelim.

Yeliz ŞEN
Pskolojik Danışman

13/11/2018

GRUP ÇALIŞMAMIZA KAYIT YAPTIRMAK VE BİLGİ ALMAK İÇİN BİZİ ARAYABİLİRSİNİZ :)
Tel: 0312 439 90 10 -11

02/11/2018

SEVGİLİM

Elini tuttuğumda hissettiğim duyguları nerelere yazsam ?
Kimlere anlatsam ?
Acaba bir tek kendime mi saklasam ?
Yoksa sana tek tek hediye mi etsem ?
Yanımda mısın, karşımda mı ?
İki çember düşün sevgilim..
Kesiştikleri yerde bir üçüncü çember daha.
İçinde neler var acaba ?
İşte orası bizim ortak alanımız.
Sen, oraya neler yazsan mutlu olurdun ?
Benim yazdıklarımı ne kadar o çemberin içine uygun bulurdun?
Ya kendi alanına neler yazardın kim bilir ?
Sen, bilir miydin acaba benim neler neler döktürdüğümü ?
Şimdi de bir yol düşün sevgilim.
Hatta çiz o yolu elindeki boya kalemleriyle.
Acaba nasıl bir yol resmettin ?
O yolu hangi renkle çizdin ?
Peki benim hayal ettiğim yolun rengini bilebildin mi ?
Kapat şimdi gözlerini sevgilim.
Nereye gittin ?
Hangi merdivenin kaçıncı basamağında dikildin ?
Adımını atmadan aç bakalım o güzel gözlerini…
Ve
Gör karşında beni.
Sence şimdi ben neredeyim ?
Nereye giden merdivenin üzerinde
Ve tabii her zaman senin baktığın yerdeyim
Elini uzat bana sevgilim
Tut elimi, yanıtlarımızı bulmaya gidelim.

Berna Turna Kara

05/10/2018

RÜYALARINIZI HEMEN YAZIN!

Rüyalar, bilinçaltımızın bizimle konuşma şeklidir. Sıkışık olduğumuz, bir cevap aradığımız, çözüm istediğimiz dönemlerde gördüğümüz rüyalar bize özel mesajlar taşır. Bu mesajlara açık olduğumuzda rüyalar bize yol gösterir. Ama iç seslerimizi duymuyor, hareket etmek, değişmek, karar almak, yenilik yapmak istemiyor isek gördüğümüz rüyaları hatırlamayız ve mesajlar da bize ulaşamadan kaybolup gider.

Danışanlarımla rüyalarını çalışırken onların duymaları gereken pek çok mesaj yakaladık. Bu mesajlar bazen çocuk yapma isteğini duyurdu bazen iş yerinde daha aktif olma gereğini. Bazen yanlış giden bir ilişkiden kurtardı bazen de olası kayıplardan.

Her rüya ayrı mesaj verebilir ya da farklı rüyalar aynı mesajı taşır. Bazen de kabus olarak görünürler. Nasıl gelirlerse gelsinler aslında onlar bizim fark edemediğimiz bilgeliğimizdir.

Gelin içinizdeki bilgenin size neler söylediğini birlikte çözelim.
Rüyalarınızı yazın ve bizi arayın.

Yeliz ŞEN
Psikolojik Danışman