28/10/2024
İletişim engellerinden biri olan küsme; genel olarak iki durumdan kaynaklanır.
İlk olarak tartışma sonrası ortaya çıkan ve sebebi belli olan küsme davranışıdır.
Diğeri ise kişinin neden böyle bir davranışa maruz kaldığını bilemediği ve pasif agresif tavır olarak tanımladığımız bir davranıştır.
Tartışmalara ve ortaya çıkan çatışma sonrası çözüm üretilmemesi sonucu ortaya çıkan küsme, karşılıklı öfkenin durulmasına fırsat tanıyan, kısa bir süre sonra problemin çözümüyle düzelen küskünlük dönemi olabilir.
Pasif agresif küsme davranışı ise yıkıcı ve kişilik yapısı ile yakından ilgili bir tavırdır. Burada küsme davranışının ortaya çıkmasına sebep olan şey öfkedir. Kişinin engellendğini hissettiği ve istediği şeyleri alamaması karşısında, yapılan bu davranışı kişiliğine yapılan bir saldırı olarak, bir tehdit olarak görmesi sonucunda ortaya çıkar. Kişinin bu durumla yetersiz baş etme stratejileri ve yüzleşme becerilerinin düşük olması sebebiyle iletişim kurmak yerine çocukluk davranışı olan küsme davranışını sergiler.
Küsme davranışında birey sözel ve sözel olmayan
saldırgan davranışlar sergiler. Küsmek her zaman “iletişimi tamamen kesmek” şeklinde olmayabiliyor. İstikrarlı bir şekilde somurtmak, iletişimi tamamen kesmek veya minimuma indirmek, iğneleyici imalar, tavır almalar gibi davranışlar, ters bakma, alaycı bakma, karşıdakinin duygularına duyarsız davranma gibi davranışlar, küsmenin farklı formlarıdır.
İletişim kurarak, çift taraflı diyalog kuramayan veya tartışma yaşamak istemeyen kişiler, küserek, somurtarak, laf sokarak, imalarda bulunarak veya alaycı tavırlarla duygularını pasif agresif bir şekilde belli etmeye çalışırlar.
Evlilik ve çift ilişkilerinde, arkadaşlık ilişkilerinde, daha doğrusu tüm insani ilişkilerde yıkıcı ve çocukluk döneminden kalma regresif bir tavırdır küsme.
Ortaya çıkabilecek her türlü sorunun çözüme kavuşabilmesi ancak ve ancak iletişim kurularak olur. Zihnimizden geçenleri karşımızdaki kişinin anlaması söz konusu değildir, aynı şekilde her istediğimizi almak ve istediğimiz herşeyin gerçekleşmesi mümkün değildir. Hayal kırıklığı, üzülme ve öfke hissetme doğaldır.
Ancak önemli olan kucağımıza düşen bu duygularla nasıl başedeceğimizdir. Çocukluk döneminden gelen örüntüler, yetişkinlik hayatında uygun stratejiler olarak karşımıza çıkmaz. Yaşamda önümüze çıkan tüm engel ve çatışmalara uygun olan yetişkin davranışını ortaya koyabilmek içln ne yaşadığımızı anlamaya ve ne yaşadığımızı merak etmeye ihtiyacımız var. Böylelikle içine girdiğimiz davranış örüntülerini değiştirme ve dönüştürmemiz mümkün olacaktır.
Hepinize iletişim ve paylaşımlarnızın sağlıklı ve olgun olduğu güzel bir hafta diliyorum. 🪷☘️