13/05/2025
Gündelik ilişkilerde karşımıza çıkan bazı davranış biçimleri, farkında olmadan iletişimde çatlaklara neden olabilir. “Mansplaining”, yani bir erkeğin kadına, onun bilgisi veya deneyimini hiçe sayarak, üstten bir anlatım diliyle açıklama yapması bu örneklerden biridir. Kelime, İngilizce “man” (erkek) ve “explaining” (açıklamak) sözcüklerinin birleşiminden doğmuştur ve çoğunlukla küçümseyici bir tutumu içerir.
Buna karşılık, “silahlandırılmış beceriksizlik” adı verilen davranış modeli ise, aslında yapılabilir olan bir işi yapmaktan kaçmak için o işi yapmayı bilmeyen biri gibi davranmaktır. Böylece görev başkasına paslanır, kişi sorumluluktan ustaca sıyrılır.
Liza Banks ve Eddie Morrison’ın yer aldığı mizahi bir video, bu iki davranış biçimini zekice gözler önüne seriyor. Eddie, aynayı asmaktan kaytarmak için türlü bahaneler üretirken, bir anda bilgiçlik taslayabileceği bir alan bulunca hemen devreye giriyor. Liza ise bu eğilimin farkında olarak durumu avantaja çeviriyor: “Bana anlatır mısın?” diyerek hem Eddie’yi harekete geçiriyor hem de aynayı astırmayı başarıyor.
Hayatın içinde bazen yapmak istemediğimiz işler çıkar karşımıza; ancak ne zaman ki bilgi gösterisi yapabileceğimiz bir fırsat doğar, birden o iş cazip hale gelir. Aynı şekilde, bazen de karşımızdakinin zaaflarını gözlemleyip, ona alan açarak işleri ona yaptırabiliriz.
Ancak ilişkilerde roller ve görevler bu tür ince oyunlarla paylaşıldığında, zamanla iletişimin doğallığı zedelenebilir. Çünkü sorumluluk, taraflar arasında bir üstünlük yarışı değil, ortak yaşamın dengeli şekilde sürmesini sağlayan bir yapı taşıdır. Kimin neyi yaptığı değil, o işin karşılıklı anlayışla ve adilce nasıl bölüşüldüğü önemlidir. Sürekli haklı çıkmaya, öne geçmeye çalışmak, ilişkideki yakınlığı törpüleyebilir. Oysa paylaşmak, güç savaşlarından değil, birlikte olma isteğinden doğduğunda gerçek bağ kurulur.