
30/03/2025
Bir kişi veya durum hakkındaki beklentilerimiz, onun gelişimini ve davranışlarını etkileyebilir mi?
Evet! hatta bazen bu beklentiler tamamen yanlış bile olabilir! İşte buna ‘kendini gerçekleştiren kehanet’ diyoruz.
✔ İnsan beyni, dünyayı anlamlandırmak için insanları kategorilere ayırarak sınıflandırma yapar. Örneğin, takım elbise giyen birini gördüğümüzde birçoğumuz onu "ciddi ve başarılı" biri olarak değerlendiririz.
✔ Bu sınıflamalar, toplumsal normlar ve ön yargılarla pekişerek sosyal sınıflandırmaya dönüşür.
Zamanla takım elbise "başarı" ile özdeşleşir ve resmi giyinmeyen biri profesyonel bulunmayabilir.
Benzer şekilde, "Kadınlar duygusaldır" gibi genellemeler kadınların yönetici rollerinde daha az tercih edilmesine yol açabilir.
✔ Sosyal sınıflandırmalar zamanla kalıp yargılara (stereotipler) dönüşür.
Belirli gruplara dair bu sabit fikirler, insanlara farkında olmadan farklı davranmamıza neden olabilir.
✔ Kalıp yargılar, insanlara yönelik beklentilerimizi şekillendirir.
Örneğin, bir öğretmen "Bu öğrenci tembeldir" diye düşünürse ona daha az ilgi gösterebilir.
✔ Beklentiler, insanların davranışlarını etkileyerek gerçeğe dönüşebilir!
Bu öğrenci zamanla daha az çalışmaya başlar ve gerçekten başarısız olabilir.
Sonuç olarak, başlangıçta sadece hızlı karar vermek için yaptığımız sınıflandırmalar, zamanla insanların hayatını etkileyen kalıcı ön yargılara dönüşebilir.
Bu aşamada ön yargılarımızı sorgulamak ve insanları ‘birey’ olarak değerlendirmek, kendini gerçekleştiren kehanet döngüsünü kırmak için etkili bir yol olabilir. Her insan eşsizdir ve kendine özgü kişisel özellikleri ve becerileri vardır bundan dolayı karşılaştığımız durum ve olayları alışılagelmiş stereotipler çerçevesinde değerlendirip genelleme yapmaktansa kişi bazlı düşünmek sağlıklı ilişkiler kurmamız için oldukça önemlidir.