Klinik Psikolog Müge Sargın / Janus Psikoloji

Klinik Psikolog Müge Sargın / Janus Psikoloji Klinik Psikolog Müge Sargın'ın kurumsal sayfasıdır. Janus Psikoloji, Klinik Psikolog Müge Sargın'ın kurmuş olduğu bir psikoloji merkezidir.

Bilişsel Davranışçı Psikoterapiler Derneğinin İstanbul irtibat merkezi olan Janus'ta bireysel ve kurumsal psikolojik danışmanlık hizmeti alabilir, profesyonellere veya halka yönelik eğitim ve seminerlere katılabilirsiniz.
Çalışma saatlerimiz 10.00-18.00 arasıdır.

Muhtelif konularda uygulanabilir…
19/01/2025

Muhtelif konularda uygulanabilir…

Dalmaçyalıların uzun yıllar itaatsiz bir ırk olduğu, söz laf dinlemez haylazlar olduğu düşünülmüş. Ta ki aslında genetik...
12/01/2025

Dalmaçyalıların uzun yıllar itaatsiz bir ırk olduğu, söz laf dinlemez haylazlar olduğu düşünülmüş.
Ta ki aslında genetik olarak işitme güçlüğüne çok yatkın oldukları, genetik olarak azımsanmayacak oranda sağırlık görülebildiği anlaşılana kadar.
Ancak bu bilgiyle bu ırka bakış değişmiş.
Önceden itaatsiz görüldüğü için sorunlu olarak addedilirken, bu bilgi değişimiyle artık sevimli ve uyumlu olarak kodlanmışlar.
Şimdi bu örneği neden verdim?
Olaylara ve insanlara bakışımız gerçeklerden çok, gerçeklere dair yorumlarımıza dayanıyor.
Çocuklarla ilişkimiz de böyle.
Çocuk Diyalektik davranış terapisi eğitiminde en sevdiğim şeylerden biri bazı önkabulleri çalışarak terapiye başlamak ailelerle.
Onlardan biri şu: Çocuğa, onun her zaman iyi niyetle ve elinden gelenin en iyisini yaptığını varsayarak yaklaşın.
Sizin inadınıza, sizi saymadığı için, yaramaz olduğu için, mizacı zor olduğu için …uygunsuz davrandığını düşünmek yerine, objektif olarak neden öyle davrandığını anlamaya gayret edin. Çocuğunuzla ilgili önkabulleriniz her zaman doğru olmayabilir.
Mesela dikkatini sürdürmekte güçlük çeken bir çocuğun asıl sorununu nörolojik bir güçlük değil tembellik ya da isteksizlik sanarsanız, hem çocuğunuzu hem kendinizi üzersiniz.
İyisi mi sürekli tekrar eden sorunlarınıza çocuğunuzla ilgili etiketlerinizi-önyargılarınızı bir tarafa bırakıp bakmaya gayret edin: bu davranışının sandığımdan farklı bir sebebi olabilir mi? Tembel, söz dinlemez, yaramaz, huysuz gibi etiketler, sorunu görmenizi engeller ve ilişkiye zarar verirler. Eğer kendiniz anlamakta zorlanıyorsanız, bir uzman desteği ile beraber durum değerlendirmesi yapabilirsiniz.

Dün yaptığım paylaşım ilgiliyle takip edildi. Teşekkür ederim. Paylaşırken yarım kaldığını iletmiştim. Video çok güzel b...
04/12/2024

Dün yaptığım paylaşım ilgiliyle takip edildi. Teşekkür ederim. Paylaşırken yarım kaldığını iletmiştim. Video çok güzel bir örnek durumdu, o yüzden “kitabın sonundan” başlamış oldum.
Bu grafiği birkaç yıl önce paylaşmışım. Gönderimin yarım olmasının sebebi şu: teknik olarak hiçbir kronikleşmiş davranışsal sorunu, bir tek o davranışı nasıl ortadan kaldıracağınıza kafa yorarak kalıcı şekilde çözemezsiniz. Önce davranışın tarihçesine bakmak, neden başladığı kadar, nasıl sürdüğünü de analiz etmek gerekir.
Ceza, maalesef bizim gibi otoriter toplumlarda çocuk eğitiminde problem davranışı çözmek için ilk akla gelen şey olur. Çünkü genelde kısa sürede etkili şekilde istenmeyen davranışı bastırır. Anne babanın emek verdiği, kafa yorduğu bir çözüm değildir. Sizden küçük birine bağırmak, korkutarak durdurmak çok kolaydır. Ama bedeli çok ağırdır. Peki ceza davranışın tümden ortadan kalkmasına neden olur mu? Çoğunlukla hayır.
Az sayıda - ve ironik şekilde zaten uyumlu ve anne baba otoritesinden korkan çocuk için istenmeyen davranışı tümden durdururken (ki bu çocuklarda cezaya başvurmadan da çok daha etkin yollarla sorunu çözebilirsiniz) birçok çocuk için sadece ceza verildiği an, ya da cezayı takip eden kısa bir zaman dilimi için bu davranış sergilenmez. Genelde başka ortamlarda ve ceza almaktan korkmadığı kişilerle problem davranış devam eder.
Dün videoyaya çokça “annemiz bize bir tokat atardı, bir daha cesaret etmezdik”, “bir temiz dayak istiyor” gibi yorumlar geldi. Vicdani açıdan şiddet uygulamanın yükünü, bir çocuğun ruhunu yaralamanın ahlaki sorunsallığını bir yana koyalım şimdilik, böyle bir ceza işlevsel değildir. Yani sorunu çözmez. Kardeşine vuruyor diye siz bir çocuğa vurduğunuzda öğrendiği şey “gücü yeten, diğerine bunu yapabilir” olacaktır. Bizzat sizin uyguladığınız şeyi, çocuk gücü yettiğinde yapmaz sanıyorsanız, şiddet gören çocukların ergenlik döneminde güçleri yettiğinde benzer şiddeti anne babalarına yöneltmesinin hiç de az görülmediği gerçeğini hatırlatmak isterim. Size gücü yetene kadar geçen sürede de gücünün yettiği diğer çocuklara, çevresine, hayvanlara sizden öğrendiği şiddeti uygulama olasılığı yüksektir. Buna şiddet sarmalı diyoruz.

Merhaba.Beklenen süpervizyon grubumuz Ocak ayında başlıyor💫  ile düzenlediğimiz BDT modüllerinden Süpervizyon modülü, di...
19/11/2024

Merhaba.
Beklenen süpervizyon grubumuz Ocak ayında başlıyor💫
ile düzenlediğimiz BDT modüllerinden Süpervizyon modülü, diğer eğitimlerimiz gibi EABCT ve ACT akreditedir.
Detaylı bilgi için 05304033403’ten bize ulaşabilirsiniz. Ön kayıtları web sayfamız üzerinden alıyoruz.
Kesin kayıt için ödeme yapmadan önce mutlaka bizi arayıp kontenjan teyidi almanızı rica ederiz. Kontenjan kısıtlı olduğundan kayıtlar erken kapanabilir.
Başvuru linkine hikayeden erişebilir, ödeme seçenekleri ve diğer detaylar için bize ulaşabilirsiniz.

BDPD ve Janus Psikoloji işbirliğiyle düzenlediğimiz BDT’de Değerlendirme ve Yapılandırılmış Görüşme Eğitimi ve Maraton ş...
30/05/2022

BDPD ve Janus Psikoloji işbirliğiyle düzenlediğimiz BDT’de Değerlendirme ve Yapılandırılmış Görüşme Eğitimi ve Maraton şekilde yapılacak Temel Eğitim (Modül 1) başlıyor. 🎉
Çalışanlar için özellikle saatlerini düzenlemeye gayret ederek programımızı hazırladık.
BDT’de Değerlendirme ve Yapılandırılmış Görüşme Eğitimi saat 18 ve sonrasında yapılacak. Maraton eğitimin saatlerine aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.
Kompakt bir zaman diliminde eğitimini tamamlamak isteyenler için Janus’ta yılda bir kere açtığımız maraton grubu ilginizi çekiyorsa hızlıca kayıt işlemlerinizi tamamlamanızı öneririm, zira hızlıca kontenjan dolabiliyor.
Ayrıca yine Janus Psikolojide planladığımız sezon başındaki süpervizyona katılabilmek için de bu eğitimler Janus’ta düzenleyeceğimiz sezonun son eğitimleri olacak.
Şimdiden yeni katılımcılarımızla tanışmak için heyecanlıyız. 😊

https://www.januspsikoloji.com/bdtde-degerlendirme-ve-yapilandirilmis-gorusme-egitimi/

https://www.januspsikoloji.com/bdt-kuramsal-egitim/

Bir baba küçük kızının çizdiği resimlerden yola çıkarak çizdiği hayvanlar gerçek hayatta olsaydı nasıl görünürlerdidiye ...
20/10/2021

Bir baba küçük kızının çizdiği resimlerden yola çıkarak çizdiği hayvanlar gerçek hayatta olsaydı nasıl görünürlerdidiye düşünerek photoshopla bu sanat eserlerini yaratmış.
Muhteşem değil mi?
🤍
Böylece çocuğuyla arasında harika bir dil yaratmış. Müthiş bir yaratıcılık olmuş bence, bayıldım.
Sizin de bu soğuk sonbahar sabahında içinizi ısıtmadı mı?

Çocuklar doğaları gereği duyguların geçici olduğunu bilmezler. Yoğun bir kaygı, üzüntü ya da öfke gibi olumsuz bir duygu...
17/10/2021

Çocuklar doğaları gereği duyguların geçici olduğunu bilmezler. Yoğun bir kaygı, üzüntü ya da öfke gibi olumsuz bir duygu yaşadıklarında bu hislerinin sonsuza dek süreceğine inanabilirler. Bu yüzden çocukların bu zor duygularla başedebilmeleri için ilk öğrenmeleri gereken şeylerden biri her duygunun geçici olduğudur.
Aslına bakarsanız yetişkinlerin çoğu da bu gerçeği bilmez.
Olumsuz duygulardan bir an önce kurtulmak isterler.
Çocukları sözkonusu olduğunda bu istek daha da belirgin hale gelebilir. Çocuğun kaygı, öfke ya da üzüntüsü hemen tamir edilmesi gereken bir sorun gibi düşünülür.
Peki duyguların geçici olduğunu harika bir oyunla çocuğunuza öğretmeye ne dersiniz?
Bu oyun için tüm çocukların bayıldığı balon yapma oyuncağı yeterli.
Çocuğunuza deyin ki: Biliyor musun duygularını oynadığımız baloncuklara benzetiyorum.
Size ne demek istediğinizi sorduğunda ise bir yandan baloncuk üflerken bir yandan anlatın:
Bak bazı duyguların küçük, bazıları ise büyük. Bazıları sana keyif veren duygular, bazıları ise üzüntü. Ama görüyorsun ya, en sonunda hepsi bu baloncuklar gibi uçup gidiyor.
Duygular gelir ve giderler; sonsuza dek sürmezler.
Sonra bir denemeyle devam edin:
Bak şimdi biraz mutlu duygular üflüyorum. Bunun sonsuza dek sürmesini sağlayabilir misin?
Seni mutlu eden bir şey söyle hadi (Yine üfleyin).
Şimdi bu mutlu baloncuğun patlamaması için elinden geleni yap lütfen. (Bunu yaparken eğlenceye dönüştürün baloncuk yakalamayı; sıçrasın, baloncukları elinde tutmaya çalışsın).
Sonra bazı baloncukların diğerlerinden daha uzun sürdüğünü vurgulayın. Ama yine de patladıklarını…
Aynı adımları bu sefer üzüntü, kaygı, öfke gibi duygular için tekrarlayın.
Çocuğunuz bu sefer bu duygulardan hoşlanmadığı için baloncukları hemen patlamak isteyebilir. Böyle olursa çok müdahale etmeyin ve oyunun akışını ona bırakın.
Eğer uygun görürseniz, bu duygular onu yorduğu için bir an evvel onlardan kurtulmak istediği şeklinde bir yorum yapabilirsiniz.
Gerisi yaratıcılığınıza kalmış.
İyi eğlenceler.

Anne babaların, çocuklarının kaygı, öfke, üzüntü gibi olumsuz duyguları yoğun şekilde yaşamalarına dair en büyük zorlukl...
16/10/2021

Anne babaların, çocuklarının kaygı, öfke, üzüntü gibi olumsuz duyguları yoğun şekilde yaşamalarına dair en büyük zorlukları, bu durumla ilgili yaptıkları yorumlardan ve inançlarından kaynaklanır.
Bu yorumlar ve inançlar genellikle bu türden duyguların yaşanmasının ayıp- uygunsuz ya da sağlıksız olduğu yönünde olduğundan, çocukları böyle yoğun duygular yaşadığında evlerinde yangın çıkmış gibi acilen çocuğun duygularını söndürme gayreti içerisine girerler.
Gelin anne baba olarak çocuğumuzun bu tür duygularına eşlik etmemizi zorlaştıran düşünce ve inançlara bakalım:
🧶Ah! Rezil oluyorum” (İç ses. Mekan: Market kasası).
Gerçek: Bir tam gün olsun bir çocuğun tüm bakımını üstlenmiş biri bilir ki çocuklar büyük duygular yaşayabilir ve bunu nerede yaşayacaklarıyla ilgili önden izin almazlar; rezil olmak böyle bir şey değil. Bir çocuğun herhangi bir davranışının rezil olmakla sonuçlanması mümkün değil.
🧶Annesi niye sakinleştirmiyorsun, yazık ama! (Annelerin çocuklarının ağlamalarından zevk aldığını zanneden dış kapının dış sesleri: Yoldan geçen teyzeler korosu)
Gerçek: Çocuklar düğmeyle çalışan varlıklar değildir, bir anda sakinleşemeyebilirler.
🧶Bir susturamadın çocuğu!
(Yuvadan sesler korosu elemanları : Birtakım babalar ve bağzı 🙃 akrabalar).
Gerçek: Bu cümleyi kurabilen bir baba annenin elinde sihirli değnek olduğunu sanacak kadar çocuk yetiştirme olayına seyirci kalmış olabilir. Hemen kendisini sahaya alın. Akrabağlara değinmeyeceğim bile.
🧶Yeterli ve becerikli bir anne / baba olsaydım çocuğumun öfkesini dindirebilirdim.
(İç ses: Nitelikli ebeveynlik değerlendirme merkezi)
Gerçek: Hayır, bir çocuk psikoloğu bile zaman zaman çocuğunu sakinleştiremeyebilir ve dahi makul bazı nedenlerden hemen sakinleştirmeyi tercih etmeyebilir.
🧶Çok ağlamak çocuğumun sağlığına zarar verir.
(Dış ses: Kaynağı bilimsel olmayan korkunçlu bilgiler merkezi).
Gerçek: 7/24 günlerce sürmediği ve kronik olmadığı sürece ağlamak sağlıklıdır.
🧶Öfke nöbeti geçirmesi çocuğumu yeterli terbiye edemediğim anlamına gelir.
(İç ses + dış ses feat).
Gerçek: Gelmeyebilir, her çocuk öfke nöbeti geçirebilir.
Devamı yorumlarda 👇🏻

Günaydın! Güne bayılacağınızı düşündüğüm bir fikirle başlayalım dedim. Çok sayıda anne baba çocuklarının birdenbire öfke...
15/10/2021

Günaydın! Güne bayılacağınızı düşündüğüm bir fikirle başlayalım dedim. Çok sayıda anne baba çocuklarının birdenbire öfke patlaması yaşadığını söylerler. Özellikle küçük çocuklar durduk yere beklenmedik seviyede bir duyguya kapılmış görünebilirler. Aslında olan biten hiçbir şey birden bire olmaz. Kademeli bir artış söz konusudur. Sadece ya biz gelmekte olanı fark edememişizdir; ya da çocuğun daha hafif seviyede kaygı ya da öfkesini anlatabilmesi için yeterli farkındalığı- sözcükleri yoktur. Küçük çocukların turkuaza da laciverte de mavi demesi gibi, genelde duygular da ancak daha net formlarda olduklarında çocuklar tarafından farkedilir ve ifade edilirler. Durum böyleyken çözüm, duyguları derecelendirmeyi onlara öğretmektir. Öfkeden gözü dönmek ile sinir olmak aynı şiddette bir öfke değildir elbette ve çocuk bu tür ayrımların varlığını ve eşlik eden fiziksel duyumları farketmeyi öğrenirse iş öfke patlaması ya da kaygı ataklarına varmadan önce sakinleşme tekniklerine başvurması için bir fırsatı olur. Derecelendirme ise farklı şekillerde yapılabilir. En sevdiklerimden birisi balon kullanmak. Her yaştan çocuk için uygun. Farklı senaryolardan bahsederek çocuğunuzun her durumda ne kadar öfkeleneceğini balonu şişirerek göstermesini isteyin. Önce siz örnek gösterebilirsiniz. Mesela, ödevini evde unutsaydın - arkadaşın sana vursaydı…hissedeceğin öfkeyi gösterebilmesi / anlatabilmesi için balonun ne kadar büyük olması gerekirdi balonu şişirerek gösterir misin? gibi. Bu ve benzeri teknikler duyguları derecelendirme teknikleridir. Aynı tekniği çocuğunuza öğrettiğiniz sakinleşme yöntemlerinin ne kadar işe yaradığını anlamak için de kullanabilirsiniz. Mesela böyle bir durumda nefes egzersizi yapmak balonun ne kadar sönmesini sağlardı gösterir misin? gibi. Tabii duyguları derecelendirme oyunlarından önce çocuğun duygularını yeterince adlandırabildiğinden emin olun. Emin değilseniz önce duygu tanımlama oyunlarından başlayın işe. Gününüz güzel geçsin. 🤍

Merhaba!Muhtemelen uzun zamandır, belki yıllardır, belki çocukluğundan beri farklı hissediyorsun. Farklı hissediyorsun v...
10/10/2021

Merhaba!
Muhtemelen uzun zamandır, belki yıllardır, belki çocukluğundan beri farklı hissediyorsun.
Farklı hissediyorsun ve kendini suçluyorsun, çünkü sanıyorsun ki bu yaşadığın sensin, senin karakterin.
O yüzden çaresiz, ne kadar yalnız ve talihsiz olduğunu düşünüyorsun. Belki depresyondasın, belki kaygı atakları geçirip herkes için yapması çok kolay şeylerden bile korkuyorsun ya da duygusal iniş çıkışların öyle derin ki her seferinde bir dünya savaşından çıkmış gibi yorgun hissediyorsun. Eğer bu güçlüklerim olmasaydı neler yapardım acaba diye düşünüp hüzünleniyorsun.
Oysa yalnız değilsin. Dünyanın dört bir yanında yaşadığın acıyı, güçlüğü, zorluğu yaşayan milyonlar var.
Yaşadığın şey bir hastalık; belirtilerin ise karakterin değil.
Ayağın kırıkken kimse senden koşmanı istemez, ama kolun kanadın kırıkken yaraların görünmezdir ve çoğunluk senden koşmaya devam etmeni ister.
Zor biliyorum.
Ama kolaylaştırmanın yolları var.
Önce yardım iste.
Ruhsal hastalıklar vardır ve bunlar insanın kendi seçtiği şeyler olmadığı gibi yeterince dirayetli olursa kendi başına kurtulabileceği şeyler de değildir.
Ruhsal hastalıkların da nedeni, sonucu ya da bir en azından bir parçası biyolojiktir ve nasıl ki kemiklerimizin kırılmasında bizi utandıracak bir şey yoktur, ruhsal hastalıklardan da utanmamızı gerektirecek tek bir makul sebep yoktur.
Bu farkındalığı ne kadar yaygınlaştırırsak insanlar o kadar kolay yardım ister, yaşadıkları sorunları normalleştirebilirler.
Unutmayın, yalnız değilsiniz 🤍

En son videomda bahsetmiştim. Normal koşullarda insan yavrusunda duygu düzenleme sisteminin olgunlaşması yetişkinliğe de...
09/10/2021

En son videomda bahsetmiştim. Normal koşullarda insan yavrusunda duygu düzenleme sisteminin olgunlaşması yetişkinliğe dek sürer.
Erken yıllarda insan yavrusu dünyayı tanımadığından, içine doğduğu ortamda ne tehlikeli, ne değil anlaması hayatta kalması için yaşamsaldır.
Bu görevde amigdala tehlike karşısında kaç ya da savaş yanıtından önemli ölçüde sorumlu bölge olarak oldukça reaktiftir.
Yaş ilerledikçe prefrontal korteks ile amigdala arasındaki duygu düzenlemenin temel mekanizması olan nöral şebeke olgunlaşır.
Ergenlik ve yetişkinlik itibariyle prefrontal korteks artık amigdalayı “sakinleştirme” işlevini yerine getirebilecek, yetişkin tarzı bir yapıya evrilir.
İlk yılını kurum bakımında geçirmiş, sonra ilgili ve refah seviyesi yüksek aileler tarafından evlat edinilmiş çocuklar ile yapılmış bir yabancı araştırmada ise işler çocuklar için normal gitmediğinde neler oluyor sorusunu araştırmışlar.
Çalışmada görülmüş ki, bu çocuklar ilk yıllarını yaşları itibariyle doğal olarak hatırlamasalar da, beyinleri yaşadıkları bu travmayı hatırlıyor.
Beyinleri amigdala ile prefrontal korteks ilişkisi açısından henüz olgunlaşmamış olan yaşıtlarınınkine değil, ergenlerde görülen ilişkiye benziyor.
Yani bu çocuklar “erken büyüyor”.
Gündelik yaşamda da benzer durumlara şahit olur, duyarız: Ben erken büyümek zorunda kaldım, kardeşlerime ben baktım, çalıştım, hiç çocuk gibi hissedemedim diyen çok sayıda ihmale uğramış çocuk hikayesi vardır.
İşte bu ve benzeri araştırmalar gösteriyor ki, o çocuklar sahiden kendi başlarının çaresine bakmak gerekliliğini farketmişcesine erken büyümek zorunda kalıyor.
Çünkü amigdala aynı zamanda “Bu anıya dikkat et ve bunu ileride hatırla, çünkü yine başına gelmesini istemeyiz” türünde bir hafızadan da sorumlu. Dolayısıyla bu çocukların beyni “Şu anda bunu yaşadığına göre ileride de hayatının benzer şartlarda devam etme olasılığı yüksek, bu ortama hazır olalım” dercesine hızlıca olgunlaşmaya yöneliyor. Elbette bir bedelle: Yetişkinlikte depresyon ve anksiyete açısından yüksek risk.
Devamı yorumlarda: 👇🏻

08/10/2021

“Film veya video oyunu olunca saatlerce durabiliyor Hocam, bizimki hiperaktif filan değil. Çalışmak işine gelmiyor bizimkinin” diyen çok sayıda anne baba olur bize.
O iş pek öyle değil.
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan çocuklardan birinin video görüntüleri bu gördüğünüz. Sol tarafta matematik çalışırken, sağda ise Star Wars izlerken.
Aynı çocuk, on dakika süre içinde solda kıpır kıpırken, sağdaki videoda neredeyse heykel gibi duruyor.
Yıllardır anlatageldiğimiz bir durumun görselini böyle çarpıcı bir şekilde görünce çok etkilendim.
Journal of Abnormal Child Psychology’de yayınlanmış makalede çalışmanın danışmanı Profesör Rapport, çocukların matematik çalışırken beyinlerinin yürütücü fonksiyonlarını kullanmalarının gerektiğini ve bu sırada çocukların odaklanmak için harekete ihtiyaç duyduklarını; ancak film izlerken beyinlerinin pasif şekilde katılımda bulunduğu için hareketsiz kalabildiklerini ifade etmiş.
Kalem savurmak, silgi çevirmek, karalayıp durmak…Hepsi için öğretmenlerden, anne babalarından ne azar işitti oysa çocuklar yıllardır.
Hiperaktif olsun olmasın, çalışırken hareket ihtiyacı olana engel olmamak en güzeli ne dersin .mom

Address

Besiktas

Opening Hours

Monday 10:00 - 18:00
Tuesday 10:00 - 18:00
Wednesday 10:00 - 18:00
Thursday 10:00 - 18:00
Friday 10:00 - 18:00
Saturday 10:00 - 18:00

Telephone

+902122270567

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Klinik Psikolog Müge Sargın / Janus Psikoloji posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Practice

Send a message to Klinik Psikolog Müge Sargın / Janus Psikoloji:

Share