11/10/2024
Gebze’deki barınakta yaşanan olay, toplumun vicdanını derinden etkileyen bir trajedi olarak öne çıkıyor. Sokaklarda savunmasız yaşayan birçok köpek ve kedi, yasa kapsamında toplanarak acımasızca barınaklarda uyutulmuş, bazıları hâlâ hayattayken vahşice çöp poşetlerine konulmuştur. Bu durum, hayvanların yaşam hakkının ihlali ve toplumsal değerleri sorgulatan bir uygulamadır. Şiddetin bu şekilde normalleşmesi, ileride insanlara yönelik zararlı davranışların da artabileceğini göstermektedir.
Psikoloji bilimi, hayvanlara zarar veren bireylerin, ilerleyen dönemde insanlara, özellikle de savunmasız kişilere zarar verme eğiliminde olduğunu ortaya koymuştur. Bu “şiddet döngüsü” her bir hayvana yapılan kötü muameleyle daha da güçlenmektedir. Hayvanlara yönelik bu eylemler, sadece anlık bir sorun değil, gelecekte toplumsal huzuru tehdit eden daha büyük bir sorunun işaretidir.
Hayvanların yaşam hakkına saygı, toplumun sağlığı ve dengesi için gereklidir. Onları koruyacak ve rehabilite edecek daha insani düzenlemelere ihtiyaç duyulmaktadır. Gebze’deki olay, toplumsal duyarlılığı sarsmış, sorumluların adalet önüne çıkarılması gerekliliğini doğurmuştur. Sokak hayvanlarına karşı yapılan bu uygulamalar, yalnızca onların değil, toplumun genel sağlığını da etkiler. Bu nedenle, hayvanları koruyan düzenlemeler bir an önce devreye girmelidir. Hayvanlara yapılan kötü muameleye sessiz kalmak, toplumun geleceği açısından büyük bir kayıptır.