16/10/2025
Kadınca: Peki.”
“Türkçesi: Kalbim az önce bin parçaya bölündü.”
Bir kadın “peki” dediğinde, o kelime sadece bir cevaptan ibaret değildir.
O kelimenin içinde, anlatamadığı bin düşünce, tutulmuş bir gözyaşı, susturulmuş bir kalp vardır.
“Peki” bazen kırılmanın adıdır, bazen de incinmemek için seçilmiş bir savunmadır.
Anlatmak ister ama anlatınca da anlaşılmayacağını hisseder.
Bir yerden sonra susar…
Çünkü içindeki sarsıntıyı tarif etmekten yorulmuştur.
Belki defalarca affetmiştir, belki de bir daha aynı acıyı yaşamamak için kendi içine çekilmiştir.
Ve o “peki”yle birlikte, bir dönüm noktası gelir sessizce:
Artık kimseyi ikna etmeye çalışmaz.
Sadece kalbini toparlamaya başlar.
Kadınca bir dayanıklılıktır bu…
Dışarıdan sakin görünür ama içinde bin fırtına vardır.
Gülümser, işe gider, konuşur, hayatına devam eder —
ama gecenin bir yerinde o “peki” yeniden yankılanır kulaklarında.
Bir kadının sessizliği, bazen en gürültülü çığlığıdır.
Ve her “peki”, aslında içten içe “artık yeter” demenin en zarif hâlidir.