SERAP AKIN Restoratif Beden ve Zihin Terapileri

23/10/2025

Somatik: Bedensel demek.
Somatizasyon: Bedenselleştirmek demek. Yani yaşananların bedende bir takım tepkilere yol açması, bu tepkilerin verilip verilememesi durumlarında bedende oluşan yeni tepkiler ve belirtilerin başlaması.
Bu yeni tepki ve belirtiler uykusuzluktan anksiyeteye nefes darlığından deri döküntülerine kadar değişebilir . Bireysel seanslarla kendi maruz kaldığınız travmatik olay, şiddet, ihmal, istismar gibi durumların sonucunda bedeninizde hemen ya da sonradan belirtilerini gördüğünüz bu rahatsızlıklar için adlı somatik travma terapisi uygulanır. aile dizimi ise bu tür travmatik olayların sonucunda bir aile bireyinin öyle bir destek almaması ve bu sorunun hiç giderilmemiş hatta başkaları tarafından görmezden gelinmiş veya sırlanmış olması sonucu, çocuklardan ya da torunlardan birinin ya da birkaçının onunla sevgi ve kör sadakat uğruna özdeşleşmesi ile aynı belirtileri göstermeye başladığına şahit oluruz. Aile bu sır edilmiş konuları açığa cikarttigi gibi, Olayın ortaya çıkması, çekilen acının görülmesi ve empati kurulması ile özleşen kişi ayrışmaya başlar. Bu da iyileşmeye başlanan an’dır. Her insan farklı yaratıldığından ve farklı ortamlarda büyüdüğünde iyileşme süreçleri farklı şekillerde ve sürelerde gerçekleşir. Bir aile dizimi esnasında kişisel travma ile de çalışmak gerekliliği her zaman doğabilir; bu nedenle bu tür çalışmalara vakıf biriyle aile dizimine katılmanız önemlidir.
21 Aralık 2025’te yapacağımız aile dizimi oturumuna kayıt için WhatsApp üzerinden bağlantıya geçebilirsiniz.
0 532 280 60 63

15/10/2025

Bir insanın yaşadığı travma sonrası stres nedeniyle sinir sisteminin travmatik olay karşısında veremediği yanıtlar sinir sistemi ve beyin tarafından tamamlananamamış hareketler olarak saklı kalır. bu hareketler daha sonraları uygun zaman ve koşullar oluştuğu taktirde boşaltılabilir. fakat bir çok insan için yaşam süresi boyunca bu mümkün olmaz. Aile dizimi ile epi genetik olarak sonraki kuşaklara sinir sistemi ve beyin yapılanması sırasında aktarılan bu saklı ve her an ortaya çıkmayı bekleyen hareketler ve gözyaşları, zaman zaman anlamsız bir şekilde kısa ya da uzun süreler boyunca ortaya çıkabilir ya da kişinin yaşamda tam anlamıyla var olmasını engelleyen, bu atasının acısını kendi yaşamışcası duygusal zorluklara neden olarak gizli kalabilir.
Hayatında hiçbir travmatik olaya maruz kalmamış herhangi biri, kimsenin anlam veremediği bir şekilde hüzün, öfke, tutukluk, depresyon ya da mani gibi duygu durumunu inişli çıkışlı ifade eder halde olabilir.
Aile dizimi grup çalışmalarında , temsilciler aracılığıyla önce bu kişinin maruz kaldığı travmatik olay gözler önüne serilir ve bu yükü taşıyan kişinin duygusal olarak özdeşim kurduğu atasının saklı kalmış olan duyguları, tepkileri ve gözyaşları açığa çıkar. Açığa çıkan bu yük olarak taşınmış ve içe atılmış her şey boşaltıldığında, bu hatayla Özdeş kuran kişinin de taşıdığı yük, boşaltılmış olur.
Aile dizimi, Bert Hellinger tarafından grup dinamikleri gözlemleme metodu kullanılarak grup psikoterapisi olarak ortaya konulmuş, Sistemik bir çalışmadır. yani sadece ait olduğumuz ailenin değil, yaşadığımız coğrafyanın, benimsediğimiz kültürün, dini ve ahlaki inançların da ailemizin ait olduğu daha büyük sistemlerin epi genetik aktarımlarını da taşıyoruz. bu nedenle aile dizimi aynı zamanda sistemik dizimler olarak da anılmaktadır.
21 Aralık Grup Çalışmamız için

12/10/2025

Ailelerimizde ve onların da bağlı olduğu daha büyük sistemlerde (din, kültür, coğrafya, ulus, ırk vs) sessizce işleyen yasalar vardır. Sessizce verilmiş sözler gibi, ailelerimizden bağımsız hareket edebildiğimizi düşünsek de çoğunlukla farkında olmadan onlara duygusal yüklerini ve travmalarını taşıyarak ve benzer olaylarla yeniden yaşantılayarak yardım etmeye çabalarız.
Aile Dizimi her ne kadar yaygın bir biçimde alan dışı kullanılıyor olsa da Gestalt, Aile Terapisi, Bağlanma, Sistemik Bakış, Psikodrama, Kuantum, Dinamik ve Jungyen bakış açıları ve psikolojik yaklaşımlardan faydalanarak uygulanması etkili terapötik bir yaklaşımdır.
Sistemik yaklaşımla;
- Yaşam akışınıza engel olan sağlıksız bağlarınızı ve ilişkilerinizi anlayıp farklı bakış açıları geliştirebilir,
- Bilinçdışı bir yerden tekrar ettiğiniz geçmişten çıkarak kendi yaşamınıza ve hayatınızda önem verdiğiniz insanlarla ilişkilerinizde var olabilir,
- Yaşam amacınıza yönelebilir, çocukluğunuzdaki yaratıcılığı yeniden kazanabilir,
- Bunun için sizden önceki aile büyüklerinizin kaderlerine dolandığınız, ilişkilerinizde, iş, para, kariyer gibi kilitlendiğiniz konuları gösterir ve böylece çözüme giden yolunuzu açabilir,
- Yaşamda şu anda nerede durduğunuzu ve bu yaşamla ne yaptığınızı, neler yapabileceğinizi görebilir,
- Bu iç görülerle aile sisteminin işe yaramaz köklü alışkanlıklarının dışına çıkarak derin ve rahat bir nefes alarak kendinizi daha farklı ifade etme ve yaşama imkanı bulabilirsiniz.

Serap Akın her ne kadar psikoterapist olsa da, Aile Dizimi’ni meditatif bir yaklaşımla uygulayan bir ekolden gelmektedir.

İlişkilerinizde yaşadığınız problemler, anne baba ile sorunlar, eş ya da sevgili ilişkilerindeki problemler, ilişki kuramama, bir yere ait hissedememe, hissizlik ya da bağ kuramama, aşırı ve tekrarlayıcı duygu patlamaları, nedensiz hüzün, öfke, yas, miras ve para gibi pek çok konuya Aile Dizimi ile bakabilirsiniz.
21 Aralık Aile Dizimi Deneyimi için WhatsApp 532 280 6063

Daha fazlası:
WWW.SEVGININKOKLERİ.COM

apisi pisi

07/10/2025

Hangisiyle Mutlusun?

Klinik Psikolog Serap Akın 21 Aralık Pazar Aile Dizimi etkinliğinde, temsilciler aracılığıyla iç görü kazanmak, ilişkilerine yeniden rahat nefes alabileceğin bir yön verebilmek için
WhatsApp: 532 280 6063 üzerinden kayıt olabilirsin

05/10/2025

Şu anki hayatın avuçlarına gökten üç elma gibi düşmedi. Başkalarıyla ve Tanrı’yla birlikte yarattın.
İnsan ilişkilerinin hangi prensiplerle hareket ettiğini; Dünyadaki kendi yerinizin ve konumunuzun nasıl etkileşim ve tepkilerle ya da veremediğiniz tepkilerin yarattıklarıyla belirlendiğini, yani KENDİ KADERİNİZİN bir şekilde siz ve başkalarıyla ilişkileriniz tarafından NASIL YARATILDIĞINI GÖZLEMLEMEK, ile mümkün.

21 Aralık 2025 Pazar
Aile Dizimi grup çalışmasına dahil olmak için:

WhatsApp 0532 280 6063

ACİZ HİSSETTİĞİN HER ACIYI GÜCE DÖNÜŞTÜREBİLİRSİN!
Galileo’ya göre madde, bilardo topları örneğinde olduğu gibi, doğrudan temasla birbirini etkileyen farklı
zerreciklerden veya atomlardan oluşmuştu.
1 Eğer evren hareket halindeki atomlardan oluşmuşsa o zaman her fiziksel etki (her
bir atomun hareketi) doğrudan bir sebebi (ona çarpan atomun hareketini) izlerdi ve bu
nedenle ölçme ve hesaplama yasalarına, dolayısıyla da tahmine tabi olurdu. Bu
bilardo oyunu, yani fiziksel evren, bir saate veya iyi bir makineye benzer şekilde
sistemli doğa yasalarına uygun ve önceden tahmin edilebilir niteliklerdir. Fiziksel
evren mutlak bir mükemmellik ile Tanrı tarafından tasarlanmıştı (17. yüzyılda bilim
adamlarının mükemmelliği ve sebebi Tanrıya atfedilmeleri hâlâ mümkündü) ve birisi
evrenin işleyişine dair kanunları bir kez öğrendiyse, onun gelecekte nasıl hareket
edeceğini bilmesi de mümkündü.
Bilimin bulguları ve metodan, teknoloji ile büyüyüp serpiliyordu ve bu dönemde iki
metot çok etkili bir şekilde birbirine geçmişti: Gözlem ve deney (Bunlar bilimin ayırt
edici özellikleri haline gelmişti.)
2Newton daha sonraları hareketin fiziksel temas yoluyla değil, güçlerin çekilmesi ve
püskürtülmesi yoluyla nakledildiğini kabul ederek Galileo’nun mekanik yorumunu
geliştirdi.

02/10/2025

Galileo’ya göre madde
bilardo topları örneğinde olduğu gibi, doğrudan temasla birbirini etkileyen farklı
zerreciklerden veya atomlardan oluşmuştu.
1 Eğer evren hareket halindeki atomlardan oluşmuşsa o zaman her fiziksel etki (her
bir atomun hareketi) doğrudan bir sebebi (ona çarpan atomun hareketini) izlerdi ve bu
nedenle ölçme ve hesaplama yasalarına, dolayısıyla da tahmine tabi olurdu. Bu
bilardo oyunu, yani fiziksel evren, bir saate veya iyi bir makineye benzer şekilde
sistemli doğa yasalarına uygun ve önceden tahmin edilebilir niteliklerdir. Fiziksel
evren mutlak bir mükemmellik ile Tanrı tarafından tasarlanmıştı (17. yüzyılda bilim
adamlarının mükemmelliği ve sebebi Tanrıya atfedilmeleri hâlâ mümkündü) ve birisi
evrenin işleyişine dair kanunları bir kez öğrendiyse, onun gelecekte nasıl hareket
edeceğini bilmesi de mümkündü.
Bilimin bulguları ve metodan, teknoloji ile büyüyüp serpiliyordu ve bu dönemde iki
metot çok etkili bir şekilde birbirine geçmişti: Gözlem ve deney (Bunlar bilimin ayırt
edici özellikleri haline gelmişti.)
2Newton daha sonraları hareketin fiziksel temas yoluyla değil, güçlerin çekilmesi ve
püskürtülmesi yoluyla nakledildiğini kabul ederek Galileo’nun mekanik yorumunu
geliştirdi.

İnsan ilişkilerinin de nasıl bu prensiplerle hareket ettiğini ve kişinin Dünyadaki yerinin ve konumunun nasıl kendisinin etki ve tepkilerle belirlendiğini, yani KENDİ KADERİNİZİN bir şekilde NASIL YARATILDIĞINI GÖZLEMLEMEK, ile mümkün. 21 Aralık 2025 Pazar Günü yapacağımız yüz yüze grup çalışmasına dahil olmak için:
WhatsApp 0532 280 6063

26/09/2025

Aile Dizimi, yaşamda nerede durduğumuzu, nasıl hareket ettiğimizi, bizlere temsilciler aracılığıyla dışarıdan başkalarını rahatça izleyip anlayabildiğimiz gibi, gözlemleme fırsatı sunar. Katılımcılar, yani sizler sayesinde oluşan grup sinerjisi ile kişisel olandan daha geniş bir iç görü ve anlayış imkanı ile kolektif bir gözle başka imkanını kullanmak, bütünden size ve sizden yeniden bütüne yansıyan dönüşüm yolculuğunu deneyimleyerek yeni bir yıla merhaba demek istiyorsanız kayıt için WhatsApp üzerinden iletişime geçin:
532 280 6063

11/09/2025

; içinden geçmekte zorlandığınız duyguların bedeninizdeki izdüşümleri üzerinden bireysel olarak sizinle, yaşamınızdaki izdüşümlerini grup dinamikleri içinde temsilcilerle gözlemlemenizi ve yaşamın içinde diğerleri ile ilişkilerinizi örselemeden sorunlarınızın süresinden gelmenize olanak sağlar.
Bireysel Randevu ve Grup Kayıtları için:
532 280 6063

29/06/2025

Hayatımın en önemli eskiyle vedalaşma ve iyileşme dönemlerini tatil yaparak ve kitap okuyarak geçirdiğimi fark ediyorum. Bir kitap, hem onun içinde kahramanlarıyla dolaşma imkanı veriyor, hem de onun izdüşümlerini içinizde gözlemleme imkanı sunuyor değil mi?
Daha önceki dönemlerde “Kırmızı Pazartesi”, “Simyacı”, “Veronika Ölmek İstiyor”, “Yüz Yıllık Yalnızlık” ve şu an hatırlayamadığım birkaç kitabın içine girerek kendi iç dünyamı gözlemleyip yeniden düzenleme imkanı bulmuştum.
Bir psikologla ya da danışmanla çalışırken, bu iç gözlemi yapmayı öğrenirsiniz. Tabi bunu Lisedeki Aytekin Bozkurt hocamız gibi çok iyi bir edebiyat öğretmeniniz varsa lise yıllarında keşfedebilirsiniz. Ve size kitap okumayı aşılamış bir anne ya da babanız.
Annanem ve Annem alıştırmıştı kitap okumaya. Okul öncesi yaşlarındayken okumayı bilmeden satırları ezberlemiş, İlkokul ve Ortaokul boyunca klasiklerin kısaltılmış versiyonlarını okumuştum.
İlk uzun versiyon kitabım Altın Yayınları’ndan ve Fransızca’dan tam tercüme “Sefiller” olmuştu. Çok zorlandığımı, tekrar tekrar aynı sayfayı okumak zorunda kaldığımı hatırlıyorum ama büyük bir merakla sonuna kadar gitmiştim.
O zamanlar da çok iyileştiriciydi. Ortaokulda “Denizler Altında Yirmi Bin Fersah”, ilkokulda ise “Siyah Lale” favorilerimdi.
Şimdi de Lisans döneminde Atatürk’ün okuduğu kitaplar listesinden seçerek aldığım Emile Zola’nın “Gerçek” adlı kitabına başlıyorum.
Tatilimi yaptım, iyileşme sürecim fıstık gibi başladı. Kitabımla taçlanacağından eminim.
Serap

15/06/2025

Babalar günü mesajım sadece kızımın babasınaydı bugün.
Anne Baba olarak kızımızı hakettiği gibi yetiştirelim dileğimi paylaştım.
Çok örselendim çocukken belki ondandır. Hem annemden, hem babamdan. Doğrudur.
Yine de hep sevdim onları. Bazen saygısızca, bazen küstahça, bazen anlayışla.
Biliyor musunuz; anladım ki anlayışla sevmek te şikayet etmek kadar bir çocuğun küstahlığıymış.
Çocuklara çocuk olma şansı vermemekmiş sonucu. Beklentiye girmekmiş.
Bir insan ana babasına ne kadar anlayış geliştirmeye çalışırsa evladından beklentisi o kadar yükselirmiş. Geç de olsa anladım.
Çocuklarımız çocuk olmayı hakediyorlar ya; biz ana baba olmayı hakediyor muyuz, sorguladım.
Eleştiriyoruz, her şeyi bildiğimizi zannediyoruz. Boyları uzadı, iki akıllı laf etti diye büyüdüler zannediyoruz.
Oysa onlar Snapchat kullansa da TikTok izlese de çocukluklarını ekran başında beyazlaşan, birbirleriyle sokakta çamurlara bulanıp donuna kadar dolanmanın ne olduğunu öğrenememiş tenleriyle; arkadaşlarıyla telefon bağlantılarında sosyalleşmeyi öğrenmeye çalışarak zaman geçiren bir nesil oluyorlar giderek.
Sonra heyecanlarını yenemezlerse yüzlerine taktıkları “acımıyo ki” maskeleriyle sınavlara girip göze girme çabasına giriyorlar.
Elimizdeki bütün imkanları kendimizce sunmaya çalışırken, Unuttuk filinta gibi gelişen bedenlerin aslında birer çocuk olduklarını.
Hepimizde bir hayatını yaşama, kendini görünür kılma çabası. Tıpkı anne babalarımızın kendi devirlerinin imkanıyla yaptıkları gibi bir b.k olduğuna inanma uğraşı.
Çocukluğumuzdaki yaraları böylece unuttuk sanması.
Oysa unuttuğumuz çocuk olmanın “kırılganlık” olduğu ve çocukların başa çıkamadıkları yaraları onaramadığı gibi çok ta iyi sakladıkları ve
Anneler gününün anneler için değil;
Babalar gününün de babalar için değil;
Çocukların çocuk olduklarını hatırlamak için olduğu.
Biz bunu ya anlayamadık, ya öğrenemedik, ya da unuttuk. Onlara yaşattıklarımızla, Geleceğin anne babalarının yetiştiğini bir türkü bilemedik.
Türlü heveslerle kendi yeteneklerimizi keşfedip dünyaya bizi hatırlatacak nesneler bırakmanın peşine düştük.
Nesillerden başka ne kaldı ki bizden geriye ne kalacak, düşünemedik.

06/06/2025