Eyup Salahattin Karakaş

Eyup Salahattin Karakaş Ortopedi ve Travmatoloji alanında teşhis ve tedavi...

Yeni kitabım baskıdan çıktı. Kaynak Yayınları'ndan internet yolu ile alınabilir.Halkımız için faydalı olmasunu diliyorum...
27/08/2025

Yeni kitabım baskıdan çıktı. Kaynak Yayınları'ndan internet yolu ile alınabilir.

Halkımız için faydalı olmasunu diliyorum.

Kitabın arka kapağındaki açıklama:

"İnsanlar yüzyıllar boyunca gençlik iksirinin formülünü arayıp durmuşlar ve sonunda uzun ve genç yaşamanın formülünü bulmuşlar: Sağlıklı beslenme, düzenli fizik aktivite, kötü alışkanlıklardan uzak durma, hastalıklardan ve yaralanmalardan korunma.

Bu formüle uygun yaşamak;
Uzun ve sağlıklı bir hayat sağlar,
Kalp-damar hastalıklarından korur,
Şeker hastalığını ve bazı kanser türlerini önler,
Kan tansiyonunu düşürür,
Kemiklerin güçlü ve dayanıklı kalmasına yardım eder,
Kas ve eklem ağrılarını azaltır,
Hareketliliğin ve dengenin artmasını sağlar,
Yaşlılıkta sık görülen kanser, kalp-damar hastalıkları ve inmelerin oluşmasını önler..
Düşme ve kalça kırığı gibi ciddi risklerden korur,
Yaşlanma ile birlikte beklenen kas gücündeki azalmanın hızını azaltır.

Toplam yedi bölümden oluşan bu kitap, sağlıklı ve genç kalmanın sırlarını açıklıyor.

Yazılanlar, bilimsel araştırmalar sonucu ortaya çıkan bilgilerdir. Anlatılanlar, tedavi etmekten çok korumayı esas alan hekimlik anlayışı ile hazırlanmış, bilimsel değeri yüksek yazılardan derlenmiş ve halkımızın dikkatine sunulmuştur."

Prof. Dr. Eyüp S. Karakaş

SICAK ÇARPMASISpor yaparken ortaya çıkabilecek sağlık sorunlarından birisi de sıcak çarpmasıdır. Sıcak havalarda yoğun v...
15/07/2025

SICAK ÇARPMASI

Spor yaparken ortaya çıkabilecek sağlık sorunlarından birisi de sıcak çarpmasıdır. Sıcak havalarda yoğun ve uzun süreli aktiviteler esnasında olabilir. Yeteri kadar sıvı almadan, sıcak havalarda yapılacak egzersizler bu açıdan risklidir.

Su Kaybı

Sıvı azalması (dehidratasyon) sporcular için ciddi risk taşır. Az miktarda olan eksilmelerde (vücut ağırlığının %2’sinden daha az) performans azalır ve sıcak çarpması riski başlar. Vücut ısısının yükselmemesi için yeterli miktarda sıvı alınmalıdır. Bir yetişkinin günlük ortalama su ihtiyacı 2,5 litre kadardır. Eğer egzersiz yapılıyorsa, bu miktara saat başı 1.5-2,0 litre ilave etmek gerekir. Sporcunun egzersize başlamadan, egzersiz yaparken ve bittikten sonra sıvı alması uygun olur.

Sporcular aşırı miktarda protein, kafein ve alkol alımından kaçınmalıdır. Çünkü bu maddeler idrar miktarını artırarak su kaybına sebep olur.

Elektrolit Kaybı

Sodyum, klor, potasyum, magnezyum gibi elektrolitler ter ile vücuttan atılır. İyi kondisyon kazanmış ve çevre şartlarına uyum sağlamış sporcular daha az sodyum kaybederler. Bir litre terde ortalama 2,9 gram tuz bulunur. Elektrolitlerin kaybı kramplara ve daha ciddi sağlık sorunlarına sebep olabilir. Bu nedenle sıcak havalarda tuz ihtiyacının arttığı bilinerek diyet düzenlenmelidir.

Sıcak Çarpmasının Tipleri

Sıcak çarpmasının en hafif şekli, kramplardır. Daha sonra sıcak bitkinliği gelir. En ciddi olanı ise sıcak çarpmasına bağlı gelişen komadır. Sıcak havalarda yapılan aktiviteler esnasında aşırı teleme olur; sporcu su ve elektrolit kaybeder. Olay devam ederse, vücut kendi kendisini soğutamaz hale gelir ve vücut ısısı yükselmeye başlar. Isı 40-41 dereceye kadar çıkabilir. Bu safhadan sonra, hayatı tehdit eden koma hali gelişir.

Kramplar: Bir kasın istek dışı olarak ve kuvvetli bir şekilde kasılıp kalmasına kramp diyoruz. Kramp iskelet kaslarından herhangi birinde görülebilir. Kasın bir kısmında olabileceği gibi tamamında da kramp meydana gelebilir. Sıcak havalarda kramp daha sık görülür. Çünkü terleme ile insan su, tuz ve elektrolit (potasyum, magnezyum, kalsiyum v.b.) kaybeder. Bu maddelerin eksilmesi kramp nedeni olabilir.

Kramp genellikle kendiliğinden geçer. Doktora müracaat gerekmez. Şunlar yapılabilir:
• Krampı tetikleyen hareketlere son veriniz
• Kası kibar bir şekilde geriniz ve masaj yapınız
• Kas kasılı ve sert durumda iken sıcak, sonraki dönemde ise soğuk uygulayınız.

Kramplarda kaçınmak için idmanlarla fizik kondisyonunuzu yükseltiniz. Isınma hareketleri sonrasında germe egzersizleri yapınız.
Krampları önlemek için vücudu susuz bırakmamak gerekir. Özellikle çocuklar yoğun egzersizlerden sonra su içmeyebilirler; bu konuda dikkatli olunmalıdır. Şunları yapınız:
• Susuzluk hissi oluşmadan, belirli aralıklarla su içiniz
• Susuzluk hissederseniz çok daha fazla su içiniz
• Çok sıcak havalarda spor yapıyorsanız tuz ve elektrolit kayıplarınızı telafi etmeye çalışınız.

Doktora Ne Zaman Gidilir

Krampların çoğu kendiliğinden geçer ve doktor muayenesi gerekmez ama bazen de ciddi sağlık problemlerinin belirtisi olabilir. Yoğun ve uzun süreli egzersizler yapılmamasına rağmen sık sık kramplar oluyorsa doktora gitmek gerekir. Dolaşım ve beslenme bozuklukları ve sinir sistemi, metabolizma ve hormon hastalıkları kramp nedeni olabilir.

Sıcak Bitkinliği: Sıcağa karşı kalp-damar sisteminin verdiği cevap yetersiz kalınca ortaya çıkar. Sıvı kaybı nedeniyle cilde, kaslara ve organlara olan kan akımı azalır. Kan basıncı düşer, hatta bayılmalar olabilir. Cilt soluktur, terleme vardır. Halsizlik fazladır. Bu durumda sporcu serin bir ortama alınmalı ve sıvı ve elektrolit verilmelidir. Ağızdan içecek olarak verilmesi yeterli olabilir; kusmaları varsa, damardan sıvı vermek gerekir.

Koma: Sık görülmez. Hayatı tehdit eden ciddi bir sağlık sorunudur. Vücudun ısı düzenleme mekanizması bozulmuştur. Hararet 41 dereceye kadar çıkar. Cilt kurudur, terleme durmuştur, kan basıncı düşüktür. Zamanla koma hali gelişir. Tedavisi acildir. Hemen soğutma işlemine başlanılmalıdır. Buzlu su ile doldurulmuş küvete konulabilir; fan da faydalı olur. Bu sırada damarda sıvı verilmelidir.
Sıcağa Karşı Önlemler
Bol sıvı alınması en iyi önlemdir. Sporcunun iyi kondisyon kazanması ve çevre şartlarına uyum sağlaması (aklimitizasyon) riski azaltır. Sıcak çarpmasının erken belirtileri çıkınca hemen tedaviye başlanılmalıdır. Aksi takdirde daha ciddi durumlar ortaya çıkar.

Alınabilecek bazı önlemler:

• Bir spor aktivitesine başlayacaksanız, susuzluk hissetmeseniz bile bol sıvı alın.
• Sezon başlamada kondisyonunuzu yükseltin.
• Sıcak havalarda aktivitenize sıkça ara verin. Kendinizi yıpratmamaya çalışın.
• Sıcak havalarda, sabah veya akşam serinliğinde spor yapın.
• İnce, açık renkli, gevşek örgülü giyecekler giyin. Sıkı giyinmeyin.
• Sıcak çarptığına inandığınız bir kimseyi hemen serin bir yere alın, kıyafetlerini çıkarın, soğutmaya çalışın ve bol sıvı verin. Kana en hızlı biçimde ulaşacak olan sıvının soğuk su olduğunu unutmayın.

Hidratasyon

Sporcu beslenmesinde en önemli faktör sudur. İnsan vücudunun % 60’ı sudur. Vücut su depolayamaz, ter ve idrarla kaybedilen suyun yerine konulması gerekir. Herkesin günde en az 8 bardak su içmesi lazım, sporcuların daha da fazla… Spora başlamadan, spor yaparken ve sonrasında su içiniz ki vücudunuz hidrate kalsın ve vücut ısınız yükselmesin. Özellikle, sıcak havalarda susamayı beklemeden suyunuzu için.

Spor esnasında ve hemen sonrasında en iyi içecek soğuk sudur. Sporcu içeceklerinde % 6-10 oranında karbonhidrat vardır. Bunların yarı yarıya su ile seyreltilip içilmesi daha iyi olur. Su içerisindeki şeker miktarı artınca mideden emilim gecikir. Su içmek için susamayı beklemeyin. Susama vücudun su ihtiyacı olduğunu anlatan bir işarettir. Vücut su miktarının % 2’sini kaybetmeden susuzluk ortaya çıkmaz. Bu orandaki bir su kaybı da performansınızı düşürür. Susadıktan sonra su içerseniz ihtiyacınızı tam karşılayamamış olursunuz.

Konu ile ilgili bazı öneriler:
• Suyu azar azar ama sık olarak için.
• Vücut ısınızı düşürmek ve terlemeyi azaltmak için soğuk içecekleri tercih edin.
• Çalışmanız bittikten sonra tartılın ve kaybettiğiniz her kilo için 4-5 bardak su içiniz.
• İdrar rengine dikkat edin. İdrar rengini açık olması ve miktarının fazla olması gerekir. İdrar miktarınız azaldıysa ve rengi koyulaşmışsa dehidrate durumdasınız demektir.

Enerjinin kullanımı için sporcunun elektrolit ve sıvı yönünden iyi durumda olması gerekir. Enerji metabolizması yeterli hidratasyon gerektirir. İyi hidratasyon dolaşım sisteminin iyi çalışmasını sağlar, böylece kasların ihtiyaç duyduğu oksijen ve diğer maddeler hücrelere daha iyi taşınır. Ayrıca, toksik maddeler vücuttan daha iyi bir şekilde atılır.

SPORCULARDA BEYİN SARSINTISISpor yaparken her düzeydeki sporcuda yaralanma sonucu beyin sarsıntısı oluşabilir. Beyin sar...
09/03/2025

SPORCULARDA BEYİN SARSINTISI

Spor yaparken her düzeydeki sporcuda yaralanma sonucu beyin sarsıntısı oluşabilir.

Beyin sarsıntısı önemli bir sorundur. Son zamanlarda spora erken dönenlerde ve yaralanmanın uzun süre sonra ortaya çıkan sonuçları hakkında çok araştırma yapılmış. Beyin sarsıntısının teşhisi ve uygun şekilde tedavi edilmesi özellikle genç sporcular için çok önemlidir. Gençler daha olgun sporculara göre daha uzun bir sürede tam olarak iyileşirler.

Teknik adamlar, aileler ve yöneticiler beyin sarsıntısının çok fazla ve değişik belirtilerinin olduğunu bilmesi gerekir. Bu belirtiler bilinirse olay kolay ve erken anlaşılır ve tedavi tam olarak gerçekleşir.

Tarif

Uzmanların çok fazla araştırmalar yapmış olmasına rağmen beyin sarsıntısı tam olarak tarifi yapılamamıştır. Bilgisayarlı tomografi (BT) manyetik rezonans görüntüleme (MRG) beyinde kanama ve farklı patolojiler göstermeyebilir ama buna rağmen beyin fonksiyonlarında bozulma olur. Beyin sarsıntısı geçirmiş bir kimsede denge kaybı, koordinasyon ve hafıza kaybı olur, konuşma bozulur.
Belirtiler kısa sürelidir. Çoğu hasta 7-10 gün içerisinde iyileşir. Daha önce beyin sarsıntısı geçiren sporcuların tekrar beyin sarsıntısı geçirme riski yüksektir. Olay tekrarlandığında iyileşme daha uzun zaman alır; bu bakımdan sporcunun korunması önemlidir.

Sebepler

Beyin kafa tası içerisinde sert biçimde ileri geri hareket edince sarsıntı oluşur. Bu durum başa gelen ani bir darbe ile ya gövdenin zorlanması ile başın hızlıca dönmesi ile oluşur. Futbol, Amerikan Futbolu, buz hokeyi gibi mücadele sporlarında daha sık görülür ama diğer spor dallarında ve eğlence amaçlı oyunlarda da olabilir.

Belirtiler

Uzun süreli problemler yaşanmaması için sporcuların, teknik adamların ve ailelerin beyin sarsıntısını erkenden anlamaları çok önemlidir. Belirtiler her zaman belirgin olmayabilir. Beyin sarsıntısı sıklıkla bilinç kaybı olarak değerlendirilir. Beyin sarsıntısı geçiren çoğu kimse bayılıp düşmeyebilir.

Sarsıntı sonucu çok değişik belirtiler ortaya çıkar. Bunlar hemen görülebildiği gibi birkaç gün sonra gelişebilir. Bazı belirtiler fizikseldir. Bazılarında ise sersemlik, uyku hali görülür. Birçoğunda ise hafıza kaybı, duygusal değişiklikler olabilir.

Sık görülen belirtiler: Uyku hali, baş ağrısı, bilinç kaybı, hafıza kaybı, sinirlilik, sersemlik, denge bozukluğu, baş dönmesi, ışığa duyarlılık, konuşma zorluğu, depresyon, bulantı, kusma, uyku düzeninde bozulma.

Doktor Muayenesi:

Doktor öncelikle iyi bir nörolojik muayene yapar. Daha sonra bazı testlere başvurur.

Görüntüleme yöntemleri: Beynin ve kafa tasının durumunun anlaşılmasında MR ve BT doktora çok yardımcı olur. Daha önce bahsedildiği gibi MR ve BT normal olabilir dolayısıyla bu testler beyindeki yaralanmalarla ilgili bir yardımı olmayabilir. Zaman içerisinde belirtiler ileri giderse, doktor tedaviyi planlamak için tekrar MRG ve BT isteyebilir.

Nörofizyolojik değerlendirme: Zihinsel yeteneklerin ölçülmesi ve değerlendirilmesi için nörofizyolojik testler yapılır. Bu tip değerlendirmeler bir nöropsikoloji uzmanı tarafından sezon boyunca tekrar edilebilir. Bu testler sporcunun yakın, uzak hafızası, dikkat, konsantrasyon ve problem çözme yeteneği gibi zihinsel fonksiyonları ile ilgili önemli bilgiler verir.

Denge durumunun değerlendirmesi: Beyin sarsıntısı geçiren sporcuların bir kısmı birkaç gün süreyle ayakta dururken denge problemi yaşayabilir. Doktor denge testleri yaparak beynin hareketleri ne oranda kontrol edebildiğini anlar. Denge testi yapmak için geliştirilmiş değişik aletler vardır. Sporcu bu aletler kullanılarak adım atmaya, koşmaya, atlamaya ve diğer bazı aktiviteleri yapmaya zorlanır ve bu sırada denge durumu değerlendirilir.

Tedavi

Tedavinin esası istirahattir. Sporcu hem zihinsel olarak hem de bedensel olarak dinlenmelidir. Okuma, bilgisayar kullanma, hatta televizyon izleme belirtiler ortadan kalkıncaya kadar kısıtlanmalıdır. Daha önceleri istirahat çok tavizsiz ve mutlak şekilde uygulanırdı. Tedavi için bu tarz bir istirahatin en iyi yöntem olmadığı anlaşıldı.
Sporcuların çoğu 2-3 gün içerisinde her zamankinden daha alt düzeyde aerobik egzersizlere başlayabilir. Sporcu gözlem altında tutulur, belirtiler tekrar ortaya çıkmazsa ya da daha kötüye gitmezse, egzersizlerin yoğunluğu yavaş yavaş artırılır. Yürüme hafif tempolu koşu ve bisiklet sürme başlangıçta yapılacak aerobik egzersizlerdir. Klinik araştırmalar aktif rehabilitasyonun hem bedensel hem zihinsel iyileşmenin daha hızlı olacağını göstermektedir. Belirtilerin azalması tedavinin anahtarıdır.
İlk sarsıntı iyileştikten sonra tekrar beyin sarsıntısı geçirilirse iyileşme daha uzun süre almaktadır. Öğrenme güçlüğü, kronik baş ağrısı gibi şikayetlerin geçmesi zaman alır.

Beyin sarsıntısı geçiren bir kimsenin tam olarak iyileştiğini anlamak zor olduğu için tekrar spora dönüşünden önce kişinin çok iyi bir nörolojik ve zihinsel kontrolünün yapılması gerekir. Yarışmalardan önce sporcuların hepsi hafıza ve reaksiyon zamanı ölçümlerinin yapılması uygun olur. Sezon öncesi değerlendirmeler sporcunun farkına varmadan geçirdiği beyin sarsıntılarının da anlaşılmasını sağlar.

Prof. Dr. Eyup S. Karakaş

SARKOPENİSarkopeni, yaşlanmayla ilgili olarak, kasların kuvvetinin ve kütlesinin azalmasıdır. Esas belirtisi kaslardaki ...
01/03/2025

SARKOPENİ

Sarkopeni, yaşlanmayla ilgili olarak, kasların kuvvetinin ve kütlesinin azalmasıdır. Esas belirtisi kaslardaki güç kaybıdır. Ana sebebi, kasların doğal yaşlanmayla kaslardaki atrofidir. Durgun bir hayat ve sağlıksız yeme alışkanlığı bu hastalığın gelişmesinde etkilidir.

Sarkopeni nedir?

Sarkopeninin tıbbi tarifi, kasların yavaş yavaş küçülmesi, güç ve fonksiyonlarını yitirmesidir. Bu hastalık daha çok ihtiyarlarda görüldüğü için esas sebebin yaşlanma olduğuna inanılır. Sarkopeni, kişinin hayat kalitesini düşürür ve günlük işlerini yapmasını zorlaştırır. Kişi başkalarına bağımlı hale gelebilir ve uzun süreli bakıma ihtiyaç duyar. Kas-iskelet sistemini etkilediği için düşmeler ve buna bağlı kırıklar artar. Bu kırıklar hastanın ameliyat olmasını gerektirebilir ve ölümünde aralarında bulunduğu çeşitli komplikasyonlara yol açar.

Vücut kitlesi indeksini de (BMI) etkiler, kaslar erir, yağ oranı artar ve şişmanlık gelişir. Hastada hem şişmanlık hem de sarkopeni olduğunda her ikisi ayrı ayrı komplikasyona neden olabilir.

Sarkopeni kimleri etkiler?

Sarkopeni çoğunlukla 60 yaşın üstündeki kimseleri etkiler. Yaşla birlikte görülme oranı artar. Kadınlarda ve erkeklerde aynı oranda görülür. Etnik köken konusu tartışmalıdır. Kronik hastalığı olanlarda sarkopeni gelişme ihtimali daha fazladır.

Sarkopeninin görülme sıklığı ne kadardır?

Araştırmaların sonuçları tartışmalıdır. Çok sayıda kimse doktora gitmediği için sarkopeni teşhisini alamamış olabilir. Bu da görülme oranını belirsiz kılar. Gene de bir rakam vermek gerekirse, 60 yaşın üzerindeki insanların %5-13’ünde sarkopeni gelişir. Seksen yaşın üzerindeki insanlarda bu oranın %11-50 olduğu tahmin edilmektedir.

Sarkopeni vücudu nasıl etkiler?

Kas liflerinin hacminde ve sayısında azalma kasların incelmesine yol açar. Yaş ilerledikçe vücutta sarkopeniyi hazırlayan belirli değişiklikler olur. Mesela, vücut kasların gerek duyduğu proteini eskisi kadar üretemez. Böyle olunca kaslar giderek küçülür. Ayrıca, yaş ilerledikçe, testosteron, büyüme faktörü gibi kas liflerini etkileyen belirli hormonlarda değişiklikler olur.

Sebepler ve Belirtiler

Yaşlanma gibi çok sayıda faktör sarkopeninin gelişmesine hizmet eder fakat bazı adımlar atarak sarkopeninin gelişmesini yavaşlatabiliriz.

Belirtiler Nelerdir?

Sarkopeninin en sık görülen belirtisi kaslardaki zayıflamadır. Diğerlerini şöyle sıralayabiliriz:
• Takatsizlik.
• Günlük aktiviteleri yapmada zorluk.
• Yavaş yürüme
• Merdiven çıkmada problem.
• Dengesizlik ve düşmeler.
• Kas kütlesinde küçülme.

Sebepler nelerdir?

Sarkopeninin en sık sebebi doğal yaşlanmadır. Otuzlu, kırklı yıllardan sonra kas kütlesinde küçülme başlar ve devam eder. 65-80 yaş arası, bu azalmanın en hızlı olduğu dönemdir. Değişebilir ama her 10 yılda bir %8 oranında kayıp olur. Herkesin kas kütlesi giderek küçülür ama sarkopenililerde bu küçülme daha hızlıdır. En önemli faktör doğal yaşlılık olmasına rağmen sarkopeninin gelişmesinde etkili bazı riskler vardır. Bunları sıralayalım:

• Fiziksel olarak hareketsizlik
• Şişmanlık
• Kronik akciğer hastalığı, böbrek yetmezliği, şeker hastalığı, kanser gibi kronik hastalıklar
• Romatoid artirit
• İnsülin direnci
• Hormon seviyelerinde düşme
• Yetersiz beslenme, az protein alımı
• Proteini enerjiye çevirmede yetersizlik
• Beynin hareket etmesi için kaslara emir veren hücrelerinde azalma

Teşhis ve Testler

Sarkopeni nasıl teşhis edilir?

Doktor, teşhise gidebilmek için önce şikayetlerinle ilgili bilgiler alır ve daha sonra muayene eder. Hastadan şu bilgiler almak istenir:
• Kuvvet durumu
• Yürürken yardım alıp almadığı
• Sandalyeden kalkma
• Merdivenlerden çıkma
• Düşmeler
Hasta bunlardan en az ikisinde sorun yaşıyorsa ileri testler yapmak gerekir.
Kas gücünü ölçen testler:
• El sıkma testi: Elin sıkma gücü vücuttaki diğer kasların gücü ile paralel gider. Bu test yapılarak diğer kaslarında gücü belirlenmiş olur.
• Sandalyeden kalkma testi: Bu testle bacaktaki kasların özellikle de kuadriseps kasının gücü ölçülmüş olur. 30 saniye süre ile, kollardan yardım almadan kaç kere sandalyeden kalkıp oturduğuna bakılır.
• Yürüme hızı testi: Her zamanki temposuyla hastanın 4 metreyi na kadar zamanda yürüdüğüne bakılır.
• Kısa süreli fizik performans testi: Üç zamanlı olarak yapılır: Sandalyeden kalkma testi, ayakta denge testi ve yürüme testi.
• Kalk ve yürü testi: Hasta sandalyeden kalkar, 3 metre ileri yürür ve dönüp tekrar sandalyeye oturur. Bu hareketleri yapma süresine bakılır.
Görüntüleme ve kas kütlesini ölçme testleri:
• DEXA testi: Bu test ile vücudun kas kütlesi, yağ miktarı ve kemik dansitesi ölçülür.
• BIA testi: Bu test DEXA’dan daha basittir, sadece yağ oranı ölçülür.

Tedavi ve Yapılacak İşlemler

Sarkopeninin temel tedavisi hayat tarzının değiştirilmesidir. Yaşantı şeklinin değiştirilmesi sarkopeninin ilerlemesini yavaşlatır hatta geri dönüş sağlar.

• Fizik aktivite: Doktor giderek artan dirençlere karşı egzersiz yapmanızı önerir. Bu tüp egzersizlerle kaslardaki erime durdurulur hatta geri dönüş sağlanır.
• Sağlıklı beslenme: Fizik aktiviteyi artırıp sağlıklı olarak beslenmeye başlayınca kas kütlesi ve kuvveti geri gelebilir. Protein alımını gıda yolu ile ya da çeşitli takviyeler alarak artırmak gerekir.
• İlaç kullanımı: Hormon preparatlarının kullanımı araştırma düşünebilir ama henüz araştırma safhasındadır.
Sarkopeni önlenebilir mi?
Doğal yaşlanmanın bir sonucu olan sarkopeniyi önlemek mümkün değildir ama ilerleyişini yavaşlatmak mümkündür. Şunlar yapılabilir:
• Sağlıklı beslenme: Sağlıklı beslenmenin sürdürülmesi önemlidir. Özellikle kaliteli protein içeren gıdalar yenilmelidir. Günde 20-35 gram protein almak gerekir.
Egzersiz: Fizik aktivitenin sürekli hale getirilmesi gerekir. Özellikle güç artırıcı egzersizler yapılmalıdır.
• Düzenli sağlık kontrolü: Düzenli olarak doktor kontrolünden geçmek gerekir. Sağlık durumunda bir değişiklik olduğunda hemen tedavi edilmelidir.

Düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme ve kötü alışkanlıklardan uzak durma birçok hastalığı önlediği gibi sarkopeninin gelişmesini de etkiler. Doğal yaşlanmayla birlikte başlayan sarkopeniin gelişimini yaşantı şeklinizi değiştirerek yavaşlatabilirsiniz. Önerilen değişiklikleri yapmazsanız gidişat hızlanır, yavaşlamaz.

Kas atrofisi ile sarkopeniyi karıştırmamak gerekir. Her ikisinde de kas kütlesi azalır ama sarkopenide hem kas lifleri küçülür ve sayıları azalır; kas atrofisinde ise liflerin sayıları azalmaz, sadece hacimleri küçülür.

Prof. Dr. Eyup S. Karakaş

26/01/2025

SPORCU FITIĞI

Sporcu fıtığı, kasık bölgesinde yumuşak dokulardaki yaralanma sonucu oluşan ağrılı durumdur. Genellikle spor yaparken aniden yön değiştirildiğinde ye da gövdenin hızlı bir şekilde döndürüldüğünde olur.

Spor hernisi denilince akla kasık fıtığı gelir ama bu farklı bir durumdur. Kasık fıtığında durum farklıdır; karın içindeki bağırsaklar kasık bölgesindeki karın duvarının açılması ile dışarı doğru çıkar ve şişlik ve ağrı oluşur.

Sporcu fıtığı, karnın alt kısmında ve kasıklarda kaslar, tendonlar ve bağlar yırtıldığında oluşur. ‘Fıtık’ sözcüğü yanlış değerlendirmelere neden olduğu için son zamanlarda bu duruma ‘Pubis ağrısı (athletic pubalgia)’ da denmektedir. Sporcu fıtığı ismi yaygın olarak kullanılmaya devam ettiği için biz de bu ismi kullanmayı tercih ettik.

Sporcu fıtığında en fazla etkilenen yumuşak doku karnın alt kısmında bulunan oblik karın kaslarıdır. Bu kasların p***s kemiğine yapışan tendonları etkilenir. Bazı durumlarda da uyluğun p***s kemiğine yapışan kasların (addüktörler) tendonlarında gerilmeler ve yırtılmalar olur.

Ayak yerde sabit kalırken gövdenin aniden dönmesi sonucu karnın alt kısmındaki ve kasıktaki kas ve tendonlarda gerilmelere ve yırtılmalara neden olur. Sporcu fıtığı daha çok futbol, basketbol ve güreş gibi mücadele gerektiren sporlarda görülür.

Belirtiler

Sporcu fıtığı olurken kasık bölgesinde ani ve şiddetli ağrı duyulur. Ağrı tipik olarak istirahatle azalır, spor yapınca artar. Özellikle gövdenin dönme hareketleri ağrıyı artırır.

Sporcu fıtığında kasıkta herhangi bir kabarıklık ve şişlik olmaz. Zamanla sporcu fıtığı kasık fıtığına dönüşebilir. Kasık fıtığı gelişince, karın içi organların fıtıklaşması sonucu şişlik oluşur.

Tedavi olmazsa hadise kronikleşir. Kronikleşen fıtık, sporcuyu eski aktivitesine dönmesini engelleyebilir.

Doktor Muayenesi

Doktor, ilk olarak şikayetleriniz hakkında bilgi alır. Yaralanmanın nasıl olduğunu sorar. Muayenede kasıkta ve p***s kemiği üzerinde hassasiyet olup olmadığına bakar. Sporcu fıtığıyla birlikte kasık fıtığı da olabilir ama bu küçük bir ihtimaldir. Muayenede buna da dikkat edilir.

Sporcu fıtığının olup olmadığını anlamak için basit birkaç test tapılır. Doktor mekik hareketi yapmanızı ve gövdenizi dirence karşı sağa sola döndürmenizi ister. Bunları yaparken ağrı oluşursa ya da artarsa sporcu fıtığı olma ihtimali çok yüksektir.

Doktor, muayeneyi bitirdikten sonra röntgen ve manyetik rezonans görüntü (MRG) isteyebilir. Bazen de ağrının sebebini tam olarak anlamak i.in sintigrafi ve diğer testler istenebilir.

Tedavi

Sakatlık olunca sporcu7-10 gün kadar dinlendirilir. Buz ve istirahat ağrıların giderilmesinde yardımcı olur. Kasıkta şişlik varsa kompresyon uygulanır. Buz ve kompresyon şişliği azaltır.

İki hafta sonra fizik tedaviye başlanır. Karnın aşağı kısmında ve uyluğun iç tarafında b kaslara güç ve esneklik kazandırıcı egzersizler yaptırılır.

Tedavide naprosyn, ibobrufen gibi inflamasyon giderici ilaçlar da kullanılır. Bunlar da ağrının, ödemin azalmasına katkı verir.

Uygulanan fizik tedavi ile sporcu 4-6 hafta sonra ağrılardan kurtulur ve tekrar spor yapacak hale gelir. Eğer bu tedavilere rağmen ağrılar geçmezse ve sporcu tekrar spora dönemezse, cerrahi tedavi uygulamak gerekebilir.

Ameliyat ile yırtılmış dokular tamir edilir. Bunun için iki farklı yöntem kullanılır: Açık ve kapalı. Açık ameliyatta için ciltte bir kesi yapılır ve bu kesi derinleştirilerek yırtık dokulara ulaşılıp tamiri yapılır. Kapalı ameliyat ciltte düşme iliği gibi açılan bir deliklerden endoskop denilen kamere ve ameliyat aletleri sokulur ve cerrahi işlem bu şeklide tamamlanır.

Açık ve kapalı ameliyatın sonuçları aynıdır. Bazı hastalarda, ağrıyı azaltmak için, kasık bölgesindeki sinir (inguinal sinir) kesilir. Bu ameliyata nörektomi denir.

Ameliyattan sonra rehabilitasyon programı uygulanır. Bu programla kaslara esneklik ve güç kazandırılır. Sporcuların çoğu 8-12 hafta sonunda spora dönebilir.

Ameliyatsız tedavi sonuç vermediği cerrahi işlem uygulanan hastaların %90’dan fazlası spora tekrar dönebilmektedir. Bazı sporcularda yırtık tekrarlayabilir; bunlar yeniden ameliyat edilir.

Sporcu fıtığı olanların bazılarında, ağrıyı gidermek için uyluğun iç kısmındaki addüktör kasın kemiğe yapışan tendonu kesilir. Bu ameliyatla kasın boyu uzadığı için gerginlik azalır ve uyluğun hareketi artar.
Prof. Dr. Eyup S. Karakaş
0 532 461 6020
ekarakasy@yahoo.com

Ortopedi ve Travmatoloji alanında teşhis ve tedavi...

SPORCULARDA BAĞ YARALANMALARIBağlar (ligament) eklemlerin içinde veya etrafında bulunur. Eklemi yapan kemikleri birbirin...
03/01/2025

SPORCULARDA BAĞ YARALANMALARI

Bağlar (ligament) eklemlerin içinde veya etrafında bulunur. Eklemi yapan kemikleri birbirine sıkıca bağlar. Dayanıklı bağ dokusundan oluşmuştur. Eklem stabilitesini sağlar; kopunca spor yapmak güçleşir.

Sebepler

Direkt veya indirekt mekanizmalarla (düşme, çarpışma vb.) olur. Eklem zorlanınca bağlar gerilir; zorlanma devam ederse kopmalar olur. Diz ve ayak bileği eklemlerinde sık görülür. Düşme veya çarpışma sonucu eklemlerde gerilmeler, burkulmalar, dönmeler olunca bağlarda da problemler ortaya çıkar.

Profesyonel veya amatör sporcularda olabileceği gibi herhangi bir kimsede de görülebilir. Kilosu fazla olanlar ve fizik kondisyonu yetersiz olanlarda risk daha fazladır.

Belirtiler

Olayın şiddetine göre derecesi değişmekle beraber hemen her sporcuda ağrı, yanma hissi, şişlik olur. Sporcu, şiddetli yaralanmalarda, bağın kopmasına ait bir “tak” sesi duyabilir. Bağ kopunca eklem fonksiyonları bozulur şiddetli ağrı olur. Bağda orta şiddette bir yaralanma olmuş ise, gerilmeye bağlı kısmi yırtıklar olmuştur. Hafif derecedeki gerilmelerde ise yırtık oluşmaz, ağrı vardır fakat fonksiyon kaybı olmaz.

Tedavi

İstirahat, buz uygulaması, yüksekte tutma ve kompresyon hasarı en az boyutta tutar. Hafif yaralanmalar hariç, diğerlerinde doktor muayenesi gerekir. Ağır yaralanmalarda cerrahi müdahale ve uzun süreli istirahat gerekebilir. Hafif ve orta şiddetteki yaralanmalarda aktivite değişiklikleri ve rehabilitasyon egzersizleri tavsiye edilir.

Koruyucu Önlemler

Bu tip yaralanmalarda hiç kimse muaf değildir. Ama önlemek için bazı tedbirler alınabilir:
• Kas güçlerini artırıcı idmanlar yapılmalı
• Her gün germe egzersizleri yapılmalı
• Ayakkabı seçimine dikkat edilmeli
• Dengeli beslenilmeli
• Her türlü spor aktivitesinden önce ısınılmalı
• Yapılan sporun gerektirdiği koruyucu malzemeler kullanılmalı

Prof. Dr. Eyup S. Karakaş
0 532 461 60 20

DONMALARDonma, vücut dokularının aşırı soğuğa maruz kalması sonucu yaralanmasıdır. Burun, yanaklar, el ve ayak parmakala...
11/12/2024

DONMALAR

Donma, vücut dokularının aşırı soğuğa maruz kalması sonucu yaralanmasıdır. Burun, yanaklar, el ve ayak parmakaları donmanın en sık görüldüğü yerlerdir. Donmuş uzuvda his ve renk kaybolur ve dokuda kalıcı hasarlar oluşur. Çok ciddi donmalar amputasyona yol açabilir.

Kış aylarında, dışarıdaa çalışırken, yürürken, kış sporu yaparken çok iyi giyinmek ve örtünmek gerekir. Donma çok soğuklarda kısa sürede bile gerçekleşebilir. Şiddetli rüzgar varsa, ortam sıfırın altında olmasa bile donma riski vardır.

Tanım

Soğuk havada dışardaysanız, vücudununz önceliği hayati organlara verir. El, ayak gibi uçlara kanı az gönderir, kalp, akciğer, böbrek, karaciğrer gibi organlara daha fazla kan göndererek bunları sıcak tutmaya çalışır. Bu işlemi, vücudun sigortası gibidir. Kan dolaşımının bu değişikliği, soğuğa bağlı olarak el ve ayak parmaklarının donma riskini artırır.

Donma esnasında dokulardaki hücrelerin içinde buz kristalleri oluşur. Bu durum, fiziki olarak dokulara zarar verir ve hücrenin kimyasal yapısında kalıcı değişikliklere yol açar. Buz çözülürken ek değişiklikler olur ve hücreler ölür.

Donmanın iki şiddet derecesi vardır:

• Yüzeysel donma sadece etkilenen ciltte olur.
• Derin donmada cilt altındaki dokularda da donma olur.

Sebepler

Donmaların sebebi dokuların aşırı soğuğun etkisinde kalmaktır. Yaşlılarda donmalar daha kolay oluşur. Diğer risk faktörloeri şunlardır:

• Soğuk havaların gerektirdiği şekilde örtmemek, soğukta uzun süre kalmak, soğuğun etkisinde olan yerlerin ıslak olması.
• Şeker hastalığı, damar sertliği gibi dolaşım bozukluğunun olması.,
• Yaralanma sonucu soğukta kalmaya mecbur kalmak.
• Alkol, nikotin ve kan dolaşımını azaltan beta-bloker ilaçlar.

Belirtiler

Donmanın erken anlaşılması önemlidir. Bu durumda tıbbi yardım istenmelidir. Belirtiler şunlardır:

• Etkilenen bölge hissizleşir.
• Cilt serleşir, derin dokular ise yumuşaktır (yüzeyel donma) ya da etkilenen alan tümüyle sert ve çok soğuktur (derin donma).
• Cilt beyaz veya gri renkte ve mumyalaşmış gibi görünür.

Tedavi

Kendinizde ya da başkla birinde donma şüphesi varsa hemen tıbbi yardım isteyin. Donmalar çok ciddi sonuçlara yol açabilir. Yeterli kan ve oksijen gitmezse cilt beslenemez ve ölür; dokularda kalıcı hasarlar oluşur. Bu durumda amputasyon gerekli olabilir. Çok soğuklarda vücut ısısı düşebilir. Bu durumda hayati tehlike olduğu için acil tıbbi müdahale gerekir.

Tıbbi yardımı hemen alma imkanı yoksa şunları yapın ama şunları yapmayın:

Bunları yapın:

• Kişiyi hemen ılık bire odaya alın.
• 112’yi arayıp yardım isteyin. Yardım gelinceye kadar sıcak çorba, çay veya benzer ılık şeyler içirin.
• Soğuktan etkilenmiş bölgeyi dinlendirin.
• Islanmış ve sıkı kıyafetleri çıkarın.
• Donmuş alanları nazikçe ısıtın. Bunun için etkilenmiş kısımları ısınıncaya ve duyusu geri gelincye kadar ılık (sıcak değil) suda 30-45 dakika kadar bekletin. Isıtırken şiddetli ağrı, şişlik ve renk değişikliği olup olamdığına dikkat edin.
• İltihap oluşmaması için kabarcıkları patlatmayın. Üzerlerini steril ya da temiz bir örtü ile gevşekçe kapatın.

Bunları yapmayın:

• Dokulara daha fazla zarar verecek şeyler yapmayın.
• Donmuş alanlara masaj yapmayın, elle, karla ya da herhangi bir şeyle ovalamayın.
• Donmuş ayaklarla yürütmeyin. Ayak hafif yukarda olacak şekilde oturtun.
• Eğer donmuş alan tekrar soğukta kalacaksa o bölgeyi ısıtmayın. Isındıktan sonra tekrar soğukta kalırsa doku hasarı daha da artar.
• Çok sıcak pedler, ateş, radiator gibi yöntemleri kullanmayın; cilt hissetmediği için yanıklara neden olabilirsiniz.

Korunma

Soğuğun size zarar vermemesi için aşağıdaki beş hususu dikkate alın ve kendiniz koruyun.

• İyi giyinin: Sıkı olmayan, hafif, en az üç kat kıyafet giyin.Bu kıyafet havalanmayı ve yalıtımı sağlayacak özellikte olsun. En üsteki giysiniz su geçirmez değil, su çekmez kumaşlardan yapılmış olsun.

• Başınızı, elinizi ve ayağınızı iyi koruyun: Isı kaybı en fazla baş ve boyundan olur. Başınızda sıcak tutma özelliği olan bir şapka olsun. Eller için tek parmaklı eldivenlari tercih edin; bunlar beş parmaklı olandan daha fazla sıcak tutar. Ayaklarda iki kat çorap olsun; alltaki pamuklu, üstteki yün olsun.

• Soğuğa çıkmadan önce alkol almayınız, sigara içmeyiniz: Alkol, kafein ve nikotin cildin soğuktan daha fazla etkilenmesine yol açar.

• Islak ve nemliyseniz soğuğa çıkmayın: Islak kıyefetleri hemen çıkarın.

• Yarım saat ara ile kendinizi kontrol edin: El ve ayak parmaklarınız uyuşmuşsa, duyusunu kaybetmişse, hemen içeriye girin.

Prof Dr. Eyup S. Karakaş

Address

Central Hospital
Istanbul

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Eyup Salahattin Karakaş posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Practice

Send a message to Eyup Salahattin Karakaş:

Share

Share on Facebook Share on Twitter Share on LinkedIn
Share on Pinterest Share on Reddit Share via Email
Share on WhatsApp Share on Instagram Share on Telegram