13/04/2012
SAÇ EKİMİNDE FUE YÖNTEMİ
Günümüzde, saç ekim operasyonlarının çoğu FUE yöntemi ile yapmaktadırlar. Cerrahi bir girişim olmadığı için ve saç ekimi sonrası süreç FUT yöntemine göre daha sorunsuz olduğu için hastalar bu tekniği tercih etmektedirler.
FUE yönteminde saçlar tek tek alınıp saçsız bölgelere nakledilir. Folikül çıkartma işleminden önce donör alandaki saçlar kesilerek 1 mm olacak kadar kısaltılır. Lokal anestezik ilaç ile saç kökü alınacak ve ekim yapılacak olan bölge uyuşturulur. Mikro Motor ucu , saç kılını ortalayacak şekilde yaklaştırılır kılın çıkış açısına uygun olacak şekilde deriye batırılıp çekilir. Kıl, folikül ve onu çevreleyen mikroskobik doku ile birlikte, silindirik bir tarzda kesilmiş olur. Bir mikro penset ile nazikçe çekilir ve foliküler ünite gevşek tabandan ayrılarak gelir. Operasyondaki greft firesini en aza indiren bu otomatik sistem sayesinde operasyon süreleri kısalmış, zaman biriminde alınan greft sayısı da artmıştır.
Foliküler üniteler bu şekilde toplandıktan sonra saçsız alanda açılan çok daha küçük deliklere yerleştirilirler. Her bir foliküler ünite ortalama 2 ile 3 folikül barındırır.
Fue yönteminin özellikleri şunlardır:
• Greftlerin alındığı bölgede doku alınmadan yalnızca ilgili kök hücresi üzerinde birebir çalışılmaktadır.
• Saç alınan bölgede kesi ve dikiş işlemi olmaz. Köklerin alındığı bölgede 1.00 mm den küçük çaplı sıyrıklar oluşur bu sıyrıklar birkaç günde kapanır ve iz bırakmadan iyileşir.
• Bu teknikle ense bölgesinden alınan greftler saç transferinde kullanıldığı gibi kaş, bıyık, sakal transferinde de kullanılmaktadır.Bir seansta ortalama donör alanın durumuna ve ekilecek kök sayısına bağlı olarak üç bin ve daha fazla alınabilir.
• Her greftte 1 ile 5 arasında saç teli bulunmaktadır. 1 greft saç, ortalama 2,5-3 saç teli kabul edilir. Elde edilen kök sayısına ve açıklığa bağlı olarak santimetrekare başına 30–60 saç kökü ekmek mümkündür.
• Ayrıca operasyon sonrası günlerde az ağrı olması ve iyileşme süresinin kısa olması da bu yöntemin tercih nedenlerindendir.
Eskiden saç ekimi operasyonları 7-8 saat arası sürerken, şimdi bu süre 5-6 saate inmiştir. Bu sayede kökler çok daha kısa süre içinde yerleştirileceği için uzun süre oksijensiz kalmaları, canlılığını kaybetme riskleri önlenmiş olur. Ve uyum süreçleri hızlandırılmış olur.
Ekilen saçlar birinci ayın sonunda genelde dökülürler, saç ekiminden 3 ay sonra çıkmaya ve uzamaya başlar. 6. ayda saçlar göz dolduracak kadar gelişir. Fakat en güzel halini ekilen saçların adaptasyon sürecini tamamladıktan sonra 1 yıl içerisinde alır. Ekilen saçlar dökülmemeye kodlanmış olan bölgeden alındığı için dökülmezler. Saçlar kişinin kendisine ait olduğundan aynı renk ve karakterde çıkar. Saç ekiminde var olan saç miktarı ve alınma şekli önemli olduğu kadar ekilen saçların yönü, ön saç çizgisinin doğallığı en az ekilen saç miktarı kadar önemlidir.
Profesyonel bir ekip tarafından yapıldığında saç ekimi doğal ve memnun edici sonuçlar verir. Ömür boyu uzayan saçlar insanın görünümünü değiştirdiği gibi psikolojisine de çok olumlu etkilemektedir. Saç Ekimi yetenek görsellik ve teknoloji gerektirdiğinden özellikli bir bilimsel sanattır. Sağlıklı bir şekilde uzayan, doğal saçlara kavuşan insanların kendine olan güveni de artmaktadır.
Günümüzde saç dökülmesi başlangıcı ergenlik yaşlarına kadar gerilemiştir. Saç ekimi operasyonunda dünya genelinde kabul edilen yaş sınırı 22'dir. Saç dökülmesi sorunu yaşayan daha genç yaştaki kişilere uzmanlar saç tedavisi önermektedirler. Saç dökülme sorunu yaşayan, saçlarında incelme ve seyrelmeler başlamış olan kişilerde (erkek veya kadın) uzmanlar saç tedavisini önermektedirler. Bu tedavi yöntemleriyle ölmeye yüz tutan zayıflamış saç kökleri canlandırılmakta, saç telinde canlılık, kalınlaşma ve yoğunluk kazanılmaktadır.
Fue saç ekiminin özellikleri;
*Dikiş gerektirmez.
*Bistüri kullanılmaz.
*Dışarıdan görülen bir yara izi bırakmaz.
*Hem kadınlarda hem de erkeklerde uygulanabilir.
*Lokal anestezi altında yapıldığı için ağrı hissi minimum düzeydedir.
*İyileşme süreci oldukça kısadır, kişi operasyon sonrası günlük aktivitelerine dönebilir.
*Sonuçlar doğaldır.
*Eğer donör alan yeterli gelmezse, vücut kılları da kullanılabilir.
*Bu yöntem ile donör bölgeden alınan saç kökleri; bıyık, sakal ve kaş transferlerinde de kullanılabilir.
*Operasyon sonrası günlerde, donör bölgede his kaybı olmaz.
Saç ekiminde kanal açma doğallığı etkileyen önemli faktörlerdendir;
* Açılan mikrokanalların genişliğinin, ekilecek greftlerin çapına uygun boyutta olması gerekir. Uygun boyuttan büyük açılan mikrokanallarda greftler etrafındaki dokuyla uyum sağlayamaz, beslenemezler ve beslenemeyen greftler zamanla canlılığını yitirebilirler. Uygun boyuttan küçük açılan mikrokanallara ise greftler yerleştirme esnasında zarar görebilir.
* Açılan mikrokanalların açıları, saçların dökülmeden önceki saç çıkış açısına göre ayarlanır ve doğal sonuçlar elde edilebilir.
ARENA MED SAÇ EKİM MERKEZİ