29/11/2025
. . . “PANCAR ŞEKERİ”
Nişasta Bazlı Şekerler ve Ağır Metal Gerçeği.
Vücudumuza giren her madde biyokimyasal bir iz bırakır. Özellikle endüstriyel gıdalarda kullanılan nişasta bazlı şekerler (NBŞ), yalnızca “boş kalori” değil, aynı zamanda ağır metal kalıntıları açısından da risk taşır.
Bu şekerlerin üretiminde bazı tesislerde çöktürme ve saflaştırma aşamalarında cıva (Hg) temelli katalizörlerin kullanıldığı bilinmektedir. Cıva, nörotoksik bir ağır metaldir; yani doğrudan sinir hücrelerinin (nöronların) zar yapısını ve sinaptik iletişimi bozar. Özellikle gelişmekte olan çocuk beyninde bu toksinlerin etkisi çok daha derindir.
Cıva ve Otizm İlişkisi:
Bilimsel araştırmalar, cıva maruziyetinin nöral bağlantı ağlarını zayıflattığını, mikroglia aktivasyonunu artırarak nöroinflamasyona (beyin iltihabına) yol açtığını göstermektedir. Bu süreç, otizm spektrum bozukluğu (OSB) ile ilişkili biyokimyasal mekanizmalarla örtüşmektedir.
Şeker Pancarı vs. Nişasta Bazlı Şeker:
Şeker pancarı üretiminde çöktürme ajanı olarak kalsiyum hidroksit (kireç) kullanılır. Bu madde gıda güvenliği açısından kontrollü ve inerttir.
Nişasta bazlı şekerler (özellikle mısırdan elde edilen yüksek fruktozlu şuruplar) ise endüstriyel süreçlerde ağır metal kontaminasyonuna daha açıktır.
Çocukları Neden Korumalıyız?
Çocukların kan-beyin bariyeri henüz tam gelişmemiştir. Bu yüzden cıva, kurşun, alüminyum gibi ağır metaller beyne çok daha kolay geçer. Bu durum;
Dikkat eksikliği, hiperaktivite, otizm belirtileri,
Bağırsak florası (mikrobiyota) dengesizliği,
Nörotransmitter (dopamin, serotonin) düzensizlikleri ile ilişkilidir.
Ne Yapabiliriz?
Ambalajlı gıdalarda “glikoz-fruktoz şurubu” ibaresine dikkat edin.
Rafine şeker yerine doğal kaynakları (hurma, bal, pekmez) tercih edin.
Via👉🎥 .burak.bulut