27/09/2025                                                                            
                                    
                                                                            
                                            Doğan Şahin’in Terapiye Başlarken kitabında şöyle bir cümle geçiyor: “Üniversite hayatı boyunca okuduğu bölüme ne kadar ilgi duyduğu, ne kadar önemsediği, akademik olarak ne durumda olduğu bize kişinin yatırım yapma kapasitesi, üretkenliği ve ruhsal olgunluk düzeyi hakkında bilgiler verir.”çok doğru . 
Üniversite yalnızca derslerden ibaret değildir. Orada sergilenen tavır, aslında kişinin hayata nasıl bağlandığının küçük bir prototipi. Hangi alanlara ilgi duyduğu, emek verip veremediği ve zorlanınca nasıl davrandığı, kişinin ruhsal kapasitesinide dışa vurur. 
Yatırım kapasitesi denilen şey ; bir insan enerjisini nereye yönlendirdiği ve orada ne kadar kalabilidiğidir. Kimi insan işine tutkuyla sarılır, kimi ilişkisine, kimi hobisine… Bir başkası ise enerjisini günü kurtaracak keyiflere harcar, uzun vadeli hiçbir yere bağlanamaz. Dolayısıyla mesele hangi alana yatırım yaptığından çok, o alanda bir süreklilik ve emek gösterebiliyor mu ? İşte bu kapasite, kişinin hayata bağlanma biçiminin göstergelerinden biridir.
Ruhsal olgunluk ise bu yatırımın nasıl taşındığını gösterir. İnsan yalnızca hevesliyken değil, bıkkınlık çöktüğünde de devam edebiliyor mu? Zorluklar karşısında hemen kopuyor mu, yoksa toparlanıp sürdürebiliyor mu? Olgunluk, sabır gösterebilmek, tatmini erteleyebilmek ve sorumlulukların gerektirdiği emeği verebilmektir. Olgunluk gelişmişse, yatırdığı emek kalıcı olur; üstelik başarısızlıklara rağmen devam edebilir.
Mesele enerjiyi bir yere yöneltmekten çok , o enerjiyi anlamlı bağlara taşıyabilmek, onu sürdürebilmek, gerilemeyle de yeniden toparlayabilmektir.  Çocukken bir şeye ilgi çabuk dağilir ve sıkılınır bu insan gelişimi açısından normaldir ancak ergenlikten yetişkinliğe doğru yatırımda tutarlılık beklenir. Üniversite dönemi de bu geçişin bir köprüsüdür.