Ilgi Anderson

Ilgi Anderson Klinik Psikolog İlgi Anderson

Bir bireyin topluma uyum sağlayabiliyor olması ya da otistik özelliklerini gizleyerek “nörotipik” gibi görünebilmesi, ot...
01/08/2025

Bir bireyin topluma uyum sağlayabiliyor olması ya da otistik özelliklerini gizleyerek “nörotipik” gibi görünebilmesi, otistik olmadığını göstermez. Otizm, yalnızca dışa yansıyan davranışlarla değil, aynı zamanda bireyin dünyayı algılama, işlemleme ve sosyal durumlarla başa çıkma biçimiyle tanımlanır.

Birçok otistik birey, sosyal ortamlarda kabul görmek için otistik özelliklerini bastırabilir ya da gizleyebilir. Bu maskelenme, dışarıdan bakıldığında “normal” bir izlenim yaratsa da, aslında büyük bir zihinsel ve duygusal çaba gerektirir. Bu çaba zamanla tükenmişlik, anksiyete ve depresyon gibi ciddi sonuçlara yol açabilir.

Dolayısıyla önemli olan, bireyin dışarıdan nasıl göründüğü değil, görünmeyen düzeyde ne kadar zorlandığı ve bu zorlanmanın yaşam kalitesini nasıl etkilediğidir.

Selektif Mutizm (SM) ile otizm spektrum bozukluğu (OSB) arasındaki ilişki giderek artan bir şekilde araştırılmaktadır. B...
01/08/2025

Selektif Mutizm (SM) ile otizm spektrum bozukluğu (OSB) arasındaki ilişki giderek artan bir şekilde araştırılmaktadır. Birçok çalışma, SM tanısı alan çocukların önemli bir kısmında OSB belirtilerinin de görülebileceğini göstermiştir. Özellikle sosyal iletişimde güçlükler ve duyusal hassasiyetler gibi OSB’ye özgü semptomlar, bazı SK vakalarında belirgin bir rol oynamaktadır.

Ayrıca, SM ve OSB’nin ortak sosyal zorluklar ve anksiyete deneyimleri paylaştığı, bunun yanı sıra genetik ve nörobiyolojik bazı mekanizmaların da her iki bozuklukta etkili olabileceği ileri sürülmektedir. Bu bağlamda, SM’nin bazı alt gruplarının, sadece anksiyete temelli olmayıp OSB’ye özgü sosyal ve davranışsal özellikleri de içerebileceği düşünülmektedir.

Klinik açıdan, SM tanılı çocuklarda OSB belirtilerinin değerlendirilmesi, tedavi yaklaşımlarının bireyselleştirilmesi ve etkinliğinin artırılması açısından önem taşımaktadır.

Otizm, genetik temelli, insan nöroçeşitliliğinin bir parçası olarak kabul edilen, kişiden kişiye belirtileri değişebilen...
18/07/2025

Otizm, genetik temelli, insan nöroçeşitliliğinin bir parçası olarak kabul edilen, kişiden kişiye belirtileri değişebilen ve bir “hastalık” değil, farklı bir sinir sistemi işleyişi olarak değerlendirilen bir durumdur.

Artık otizmin başka formlarının da olabileceği konusunda bilinç artmaya başladı ama maalesef toplum genelinde hala aynı sınırlı otizm algısına sahip insanlar var. Hatta bazı klinisyenlerin, otizmi hala yalnızca göz temasından kaçınma ve yoğun destek gereksinimi ile sınırlı bir durum olarak tanımlayan 30 yıl önceki bakış açısına takılı kaldığı görülmektedir.

Türkiye’de bu alandaki bilgilerin güncellenmesi ve otizmin farklı sunumlarının tanınması için kat edilmesi gereken önemli bir yol bulunmaktadır.

‼️ Önemli Notlar ‼️⚠️ Duyusal hassasiyet yaşıyor olmak sizi otistik yapmaz.Birçok insan zaman zaman sese, ışığa veya dok...
14/07/2025

‼️ Önemli Notlar ‼️

⚠️ Duyusal hassasiyet yaşıyor olmak sizi otistik yapmaz.
Birçok insan zaman zaman sese, ışığa veya dokulara hassasiyet yaşayabilir. Önemli olan bu duyusal farklılıkların yoğunluğu, kalıcılığı ve hayat kalitesini ne derece etkilediğidir. Ayrıca otizm tanısı için duyusal hassasiyetin yanında sosyal iletişimde kalıcı zorluklar ve tekrarlayıcı davranış örüntülerinin de olması gerekir.

🧠 DEHB’li bireylerde de duyusal hiper/hipo belirtiler olabilir. Ancak bunlar çoğunlukla dikkat regülasyonu, uyarılabilirlik ve dürtüsellik ile ilişkilidir. Genelde birkaç duyuyla sınırlıdır ve genelde süreklilik göstermez. Otizmde ise duyusal farklılıklar daha kroniktir ve çoklu duyusal sistemleri kapsar, ayrıca günlük işlevselliği daha belirgin bir şekilde etkiler.

🌈 Duyusal hassasiyet, geniş bir spektrumda yaşanır.
Burada paylaşılanlar tüm duyusal farklılıkları kapsamaz, sadece küçük bir kısmıdır. Duyusal listeler oldukça çeşitli olabilir ve herkesin duyusal profili kendine özgüdür.

🧩 Otistik bireyler her duyuda farklı hipo (az duyarlılık) ve hiper (aşırı duyarlılık) profiller gösterebilir.
Örneğin seslere karşı çok hassas (hiper) olabilirken, ağrıya karşı daha az duyarlı (hipo) olabilir.

🔀 Tek bir duyu içinde hem hipo hem hiper özellikler görülebilir.
Örneğin hafif dokunuşlara aşırı hassasiyet gösterirken sert basınca veya sıkı sarılmaya ihtiyaç duyabilir.

DEHB’nin 3 alt tipi
12/07/2025

DEHB’nin 3 alt tipi

Her olumsuz duygu deneyimi, mutlaka patolojik ya da sağlıksız değildir.
12/07/2025

Her olumsuz duygu deneyimi, mutlaka patolojik ya da sağlıksız değildir.

Aleksitimik bireyler, duygusal uyaranlara karşı otonom sinir sistemi aracılığıyla (örneğin kalp atış hızı, deri iletkenl...
03/06/2025

Aleksitimik bireyler, duygusal uyaranlara karşı otonom sinir sistemi aracılığıyla (örneğin kalp atış hızı, deri iletkenliği gibi) tepki verirler; yani duyguların tam kapsamını biyolojik olarak deneyimlerler. Ancak, bu duyguların öznel farkındalığı ve bilinçli deneyimi çoğu zaman zayıf ya da eksiktir. Sosyal ve sözel açıdan ise, duygularını tanımlamakta ve sosyal olarak uygun biçimde ifade etmekte güçlük çekerler.

Aleksitiminin yaygınlığı toplumda yaklaşık %13 civarındayken, otistik bireylerde bu oran %45-65 arasında değişmektedir. Ancak aleksitimi ve otizm birbirinden farklı yapılardır. Otizm sosyal iletişim ve duyusal farklılıklarla ilişkilidir; aleksitimi ise duyguları tanıma ve ifade etmedeki güçlükleri ifade eder. Otistik bireylerdeki duygusal farkındalık sorunlarının önemli bir kısmı, aslında eşlik eden aleksitimi ile açıklanabilmektedir.

Aleksitimik bireyler, duygusal yüklenmenin farkına varmadan duygusal patlamalar veya meltdownlar yaşayabilirler. Bu patlamalar bazen öfke nöbetleri, ani geri çekilme, sebepsiz ağlama veya panik atak gibi belirtilerle ortaya çıkar.

Aleksitimi, aynı zamanda anksiyete düzeyi açısından psikopatiden ayrılır; aleksitmi genellikle yüksek anksiyete ile seyrederken, psikopati düşük anksiyete ile ilişkilidir.

Düzeylerine göre alexithymia şu şekilde sınıflandırılabilir:

* Hafif düzeyde: Duyguları ifade etmede ara sıra güçlük yaşanır.

* Orta düzeyde: İlişkilerde yanlış anlamalar ve içsel stres
artışı gözlemlenir.

* Yüksek düzeyde: Duygusal düzensizlik, psikosomatik sorunlar ve kişilerarası zorluklar belirginleşir.

Destek ve özellikle beden odaklı terapilerle, aleksitimik birçok kişi duygusal farkındalığını ve ifade yeteneğini geliştirebilir. Biyofeedback terapisi, aleksitimik bireylerin bedensel duyumları üzerinden duygusal tepkilerini fark etmelerini ve bu yolla duygularına yönelik içgörü geliştirmelerini destekler.

*
*
*

Biyofeedback ile ilgili bilgi için:

İlgi Psikoloji Merkezi

+90 530 704 90 40

Çankaya Mah. Ayşe Mayda Sk. Apt no: 5
Konak / İzmir

Otizmli kadınlar, topluma uyum sağlamak için doğal davranışlarını bastırarak erken yaşlardan itibaren “maskeleme” yapmay...
01/04/2025

Otizmli kadınlar, topluma uyum sağlamak için doğal davranışlarını bastırarak erken yaşlardan itibaren “maskeleme” yapmaya başlar. Göz teması kurmayı öğrenir, konuşma kalıplarını taklit eder ve duyusal hassasiyetlerini gizlemeye çalışırlar. Sürekli çaba gerektiren bu durum, zamanla yoğun zihinsel ve fiziksel yorgunluğa yol açar. Otistik tükenmişlik (autistic burnout) olarak bilinen bu süreçte, enerji seviyesi düşer, odaklanma zorlaşır, sosyal çekilme artar ve duyusal hassasiyetler daha belirgin hale gelir.

Çocukluk döneminde “utangaç” olarak görülmeleri, aslında yaşadıkları sosyal zorlukların göz ardı edilmesine neden olabilir. Dışarıdan “uyumlu” görüldükleri için destek ihtiyacı fark edilmez ve bu da anksiyete, depresyon ve düşük özsaygı gibi sorunlara neden olabilir.

Kadınlarda otizmin geç fark edilmesi, erken yaşta destek almalarını zorlaştırır. Bu yüzden farkındalığın artması, daha fazla kadının gerçek kimliğini keşfetmesi ve ihtiyaç duyduğu desteğe ulaşması açısından kritik bir adımdır.

Meet the therapy kitties Polo & Lotus 🚘🪷
26/03/2025

Meet the therapy kitties Polo & Lotus 🚘🪷

15/07/2022

Hello,

I am doing my Master's dissertation in Clinical Psychology on anxiety related shortness of breath at Bournemouth University. I would appreciate it if you participate in my anonymous survey on this subject if you have experienced anxiety related shortness of breath or hyperventilation before. It takes about 25 minutes to complete. I am doing this project to help people who are experiencing this condition. If you have any questions on this topic, you may reach me at s5422133@bournemouth.ac.uk.

Here is the link to the survey:
https://bournemouthpsych.eu.qualtrics.com/jfe/form/SV_8uGnES2MepQ6xOm

Thank you in advance

Effects of physical activity and personality traits on anxiety related shortness of breath

Address

Izmir

Opening Hours

Monday 12:00 - 18:00
Tuesday 12:00 - 18:00
Wednesday 12:00 - 18:00
Thursday 12:00 - 18:00
Friday 12:00 - 18:00

Alerts

Be the first to know and let us send you an email when Ilgi Anderson posts news and promotions. Your email address will not be used for any other purpose, and you can unsubscribe at any time.

Contact The Practice

Send a message to Ilgi Anderson:

Share

Category