16/11/2025
Bazen hiç beklemediğiniz bir anda içinize bir sıkıntı düşer, ne olduğunu bilmediğiniz bir mutsuzluk hali.
Adını koyamadığınız bir ağırlık… Hafif bir sıkışma…
Sanki kontrol elinizden kayıp gidiyormuş gibi bir his.
Dışarıdan her şey normal görünür; ama içeride bir yerlerde, sessiz bir yardım çağrısı titreşir.
İşte o an, bu paketin açılma zamanıdır.
Bazen tek bir cümle, hiç düşünmediğiniz bir açıdan gelen bir bakış, doğru anda sorulan bir soru…
Aylarca taşıdığınız yükü hafifletmeye, o görünmez düğümü çözmeye yeter.
Hepimizin hayatında dönem dönem olur:
Kaygılar sessizce büyür, günlük hayatımıza sızar;
kendimizi aynı ilişki döngülerinin içinde dönerken buluruz; uykumuz bozulur, iştahımız değişir, enerjimiz düşer; ve en çok da, kimse duymasa bile içimizde yükselen o ses belirir: “Sanırım birine anlatmam gerekiyor…”
Bir psikologla çalışmanın farkı da tam burada başlar.
Yargılanmadan, acele edilmeden, güvenli bir alanda nefes alma fırsatı bulursunuz.
Duygularınızın ve davranışlarınızın görünmeyen tarafları profesyonel bir gözle anlam kazanır.
Karmaşa, adım adım yerine oturan bir yapboza dönüşür.
Ve siz, farkında bile olmadan, duygusal dayanıklılığınızı yeniden inşa etmeye başlarsınız.
Bir psikolog, yalnızca sizi dinleyen biri değildir;
iç dünyanızın dilini sizinle birlikte çözen,
karanlık bir odanın ışığını açar gibi zihinsel alanınızı aydınlatan,
“yalnız değilsin” hissini size geri veren bir yol arkadaşıdır.
Her acil durumda bu kutuyu açmanız gerekmeyebilir; ama kendiniz için bir adım atmanın zamanı geldiğini hissttiğinizde orada olduğunu bilmek de içinizi rahatlatır. Hazır olduğunuzda, kutu açılır;
ve iyi olma hali orada başlar.