What are the opening hours?

Monday 08:00 - 20:00 Tuesday 08:00 - 20:00 Wednesday 08:00 - 20:00 Thursday 08:00 - 20:00 Friday 08:00 - 20:00 Saturday 08:00 - 17:30

Op. Dr. Hakan Türker, 6436/2 Sokak No:18/6, Karsıyaka (2025)

20/09/2025

Glokom, genellikle yavaş ve sinsi ilerleyen, göz sinirine zarar vererek kalıcı görme kaybına yol açabilen ciddi bir göz hastalığıdır. Halk arasında göz tansiyonu olarak da bilinen bu durum, çoğu zaman ilk aşamalarında herhangi bir belirti göstermez. Bu nedenle, hastalar görme kaybı fark ettiklerinde ne yazık ki hastalığın ileri evrelerine gelmiş olabilirler. Glokomun en büyük tehlikesi, neden olduğu hasarın geri dönüşsüz olmasıdır. Kaybedilen görme yeteneğini geri kazanmak mümkün değildir. Bu yüzden, hastalığın teşhisi ve tedavisi için proaktif bir yaklaşım benimsemek kritik öneme sahiptir.

Glokomun teşhisinde en büyük güvencemiz, düzenli göz muayeneleridir. Göz doktoru, göz içi basıncını ölçerek ve göz sinirini detaylı bir şekilde inceleyerek glokomun ilk belirtilerini saptayabilir. Erken teşhis, hastalığın ilerlemesini durdurmak ve görme yeteneğini korumak için tek yoldur.

Glokom tedavisinde temel amaç, göz içi basıncını ideal seviyelerde tutarak optik sinir üzerindeki hasarı durdurmaktır. Hastanın durumuna ve hastalığın evresine bağlı olarak çeşitli tedavi yöntemleri uygulanabilir. Bu yöntemler arasında ilk sırada genellikle ilaç tedavisi gelir. Göz damlaları, göz içi basıncını düşürmeye yardımcı olur. İlaç tedavisinin yeterli olmadığı durumlarda, lazer tedavisi veya cerrahi operasyonlar gündeme gelebilir. Bu tedaviler, göz içi sıvısının akışını kolaylaştırarak basıncı kontrol altına almayı hedefler. Unutulmamalıdır ki, tedavi tamamen kişiye özeldir ve bir uzman tarafından planlanmalıdır. Düzenli takip, tedavi sürecinin başarısı için vazgeçilmezdir.

🌐 www.hakanturker.com
📲 0549 503 0502
☎️ 0232 330 0090

18/09/2025

Yaş ilerledikçe, özellikle 40 yaşından sonra yakın görme yeteneğimiz zayıflar. Bu duruma presbiyopi denir ve günlük yaşamda okuma, telefon kullanma gibi aktivitelerde büyük zorluklara yol açar. Gözlük ve kontakt lensler bu sorunlara geçici çözümler sunsa da, kalıcı ve tam bir görme düzeltmesi arayışında olanlar için modern tıp, göz içi akıllı lensleri öne çıkarıyor. Bu lensler, sadece presbiyopiye değil, aynı zamanda miyop, hipermetrop ve astigmatizma gibi diğer görme kusurlarına da kalıcı çözüm sunan ileri teknoloji ürünü tedavi yöntemleridir.

Akıllı lensler, gözün içine yerleştirilen ve uzak, orta ve yakın mesafelerdeki objeleri aynı anda net görmeyi sağlayan çok odaklı (multifokal) lenslerdir. Genellikle katarakt ameliyatı sırasında uygulanan bu yöntem, lensin saydamlığını kaybetmiş olan doğal lensin yerine yapay bir akıllı lensin yerleştirilmesiyle gerçekleştirilir. Bu sayede, kataraktın neden olduğu bulanık görme ortadan kalkarken, hastanın miyop, hipermetrop, astigmatizma gibi diğer kusurları da düzeltilir.

Bu tedavi, hastaların yaşam kalitesini kökten iyileştirir. Gözlük veya kontakt lens kullanımına alternatif, günlük yaşamda büyük bir özgürlük ve konfor sağlar. Spor yaparken, seyahat ederken veya sadece gündelik işleri yaparken sürekli gözlük arama veya lens takma ihtiyacına son verir. Akıllı lens ameliyatı, deneyimli bir göz doktoru tarafından uygulandığında yüksek başarı oranları sunan güvenli bir işlemdir. Her hasta için en uygun lens tipinin belirlenmesi, detaylı bir ön muayene ile mümkündür.

🌐 www.hakanturker.com
📲 0549 503 0502
☎️ 0232 330 0090

15/09/2025

Şaşılık, tıbbi adıyla strabismus, bir veya her iki gözün aynı anda aynı yöne bakamaması durumudur. Toplumda yaygın bir estetik sorun olarak görülse de, şaşılık aslında görme fonksiyonlarını ciddi şekilde etkileyen karmaşık bir nöro-oftalmolojik problemdir. Gözlerin paralel duruşunun bozulması, beyne iki farklı görüntü gönderilmesine neden olur. Bu durum, özellikle çocuklarda, beynin bir gözden gelen görüntüyü görmezden gelmesine ve sonuç olarak göz tembelliği (ambliyopi) denilen kalıcı görme kaybına yol açabilir. Bu nedenle, şaşılık ameliyatı sadece estetik bir kaygıdan öte, görme sağlığı ve kalitesi için hayati öneme sahip bir tedavidir.

Şaşılık ameliyatı, gözü hareket ettiren kasların gerginliğini ve konumunu ayarlayarak gözlerin hizalanmasını sağlar. Bu cerrahi müdahale ile amaç, gözlerin doğru pozisyona gelmesini ve beyne iki gözden gelen görüntülerin birleştirilebilmesini sağlamaktır. Ameliyatın başarılı olması durumunda, hastanın derinlik algısı (üç boyutlu görme) ve göz koordinasyonu önemli ölçüde düzelir. Bu iyileşme, günlük yaşam aktivitelerinde, özellikle spor, araba kullanma ve okuma gibi dikkat gerektiren durumlarda büyük bir fark yaratır.

Ameliyatın zamanlaması, özellikle çocuklarda, tedavinin başarısı için kritiktir. Erken yaşta yapılan müdahaleler, göz tembelliğinin önlenmesine veya tedavi edilmesine yardımcı olur. Yetişkinlerde ise şaşılık, çift görme gibi rahatsız edici semptomlara yol açabilir ve ameliyat bu semptomları ortadan kaldırarak hastaların yaşam kalitesini artırır. Şaşılık ameliyatı, uzman bir göz doktoru tarafından yapıldığında, hem görsel hem de fonksiyonel olarak başarılı sonuçlar veren güvenli bir prosedürdür.

🌐 www.hakanturker.com
📲 0549 503 0502
☎️ 0232 330 0090

13/09/2025

Günümüzde miyop, hipermetrop ve astigmatizma gibi görme kusurları, yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyen yaygın durumlardır. Bu sorunlara sahip bireyler için gözlük ve kontakt lensler standart çözümler olsa da, bu araçların getirdiği kısıtlamalar ve bağımlılık hissi, kalıcı ve etkili bir tedavi arayışını beraberinde getirir. İşte bu noktada, LASIK (Lazer-Assisted In Situ Keratomileusis), milyonlarca insanın net bir görüşe kavuşmasını sağlayan devrim niteliğinde bir alternatif olarak öne çıkmaktadır.

LASIK, korneanın şeklini hassas bir şekilde yeniden düzenleyerek ışığın retinaya doğru odaklanmasını sağlayan, minimal invaziv bir yöntemdir. Ameliyat sırasında, özel bir lazer cihazı kullanılır. Bu cihaz, korneanın en üst tabakasında ince bir kapak (flap) oluşturur, altındaki dokuyu yeniden şekillendirir ve ardından kapak tekrar yerine yerleştirilir. Tüm bu süreç genellikle birkaç dakika içinde tamamlanır ve hastalar kısa sürede normal yaşamlarına dönebilir.

LASIK'in en büyük avantajlarından biri, sunduğu kalıcı netliktir. Ameliyat sonrası hastalar, günlük aktivitelerini gözlük veya kontakt lens gibi herhangi bir yardımcı araca ihtiyaç duymadan rahatlıkla gerçekleştirebilirler. Bu durum, özellikle spor yapan, seyahat eden veya yoğun iş temposunda olan kişiler için büyük bir kolaylık sağlar. Yüksek başarı oranları ve hızlı iyileşme süreci, LASIK'i görme bozuklukları için en popüler ve güvenilir tedavi yöntemlerinden biri haline getirmiştir. Ancak, her cerrahi işlemde olduğu gibi, LASIK'in de uygun adaylar için doğru bir seçenek olup olmadığına uzman bir göz doktoru karar vermelidir.

🌐 www.hakanturker.com
📲 0549 503 0502
☎️ 0232 330 0090

11/09/2025

Göz dibi muayenesi, sadece göz sağlığımızı değil, vücudumuzun genel sağlık durumunu da yansıtan kritik bir tanı yöntemidir. Gözümüzün en arka kısmında yer alan ve ışığa duyarlı sinir tabakası olan retina, vücudun en küçük kan damarlarını ve sinir uçlarını barındırır. Bu yapılar, diyabet, hipertansiyon ve damar sertliği gibi sistemik hastalıkların gözde bıraktığı izleri adeta bir ayna gibi gösterir. Bu yüzden göz muayenesi, bu hastalıkların erken teşhisinde ve takibinde hayati bir rol oynar.

Özellikle diyabet hastalarında diyabetik retinopati adı verilen görme kaybına yol açan ciddi bir durum gelişebilir. Göz dibi muayenesi ile retina damarlarındaki balonlaşmalar, kanamalar ve yeni damar oluşumları gibi erken belirtiler tespit edilebilir. Benzer şekilde, kontrolsüz hipertansiyon, retinadaki damarların yapısında bozulmalara ve kanamalara neden olabilir. Göz dibi muayenesinde saptanan bu değişiklikler, hastanın genel sağlık durumunun ciddiyetini ortaya koyar ve iç hastalıkları uzmanları için önemli bir veri sağlar.

Bu nedenle, herhangi bir görme şikayetiniz olmasa bile, özellikle risk grubundaysanız (diyabet, hipertansiyon, yüksek kolesterol vb.), düzenli olarak göz dibi muayenesi yaptırmak hayati önem taşır. Bu basit ve ağrısız işlem, sadece gözünüzü değil, tüm vücudunuzu korumak için atacağınız en önemli adımlardan biridir. Erken teşhis, kalıcı görme kaybı gibi ciddi sonuçların önüne geçebilir ve tedavinin başarı şansını artırır.

🌐 www.hakanturker.com
📲 0549 503 0502
☎️ 0232 330 0090

08/09/2025

Göz kapağı düşüklüğü, sadece estetik bir kaygı olmanın ötesinde, özellikle yaşla birlikte ortaya çıkan ve görme alanını ciddi şekilde daraltan bir sağlık sorunudur. Üst göz kapağındaki fazla deri ve yağ dokusu, göz bebeğinin üzerini örterek ışığın göze girişini engeller ve bu durum fonksiyonel görme bozukluğuna yol açar. Bu gibi durumlarda uygulanan fonksiyonel blefaroplasti, hem estetik hem de fonksiyonel açıdan yaşam kalitesini artıran önemli bir cerrahi çözümdür.

Bu operasyonun en belirgin pozitif sonucu, hastaların görme alanının genişlemesidir. Fazla dokunun alınmasıyla birlikte, göz kapağı ideal pozisyonuna döner ve hastanın çevresini daha net ve geniş bir açıyla görmesi sağlanır. Bu durum, özellikle araç kullanırken, okurken veya bilgisayar başında çalışırken yaşanan zorlukları ortadan kaldırır. Ayrıca, görüşü engellemek için sürekli kaşları kaldırma veya başı geriye atma gibi bilinçsiz hareketler sona erer, bu da alın ve boyun kaslarındaki yorgunluğu ve kronik ağrıları azaltır.

Fonksiyonel blefaroplasti, sadece görme sağlığını iyileştirmekle kalmaz, aynı zamanda kişinin genel yaşam kalitesine de olumlu katkıda bulunur. Net bir görüş, günlük aktivitelere olan katılımı artırır ve sosyal yaşamı olumlu yönde etkiler. Bu ameliyat, güvenli ve başarılı bir şekilde uygulandığında, hastaların hem fiziksel hem de psikolojik olarak kendilerini daha iyi hissetmelerini sağlar.

🌐 www.hakanturker.com
📲 0549 503 0502
☎️ 0232 330 0090

05/09/2025

Günümüz dünyasında dijital ekranlar, hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geldi. Akıllı telefonlardan bilgisayarlara, tabletlerden televizyonlara kadar günün büyük bir kısmını ekran karşısında geçiriyoruz. Ancak bu durum, 'dijital göz yorgunluğu' olarak bilinen bir dizi rahatsızlığa yol açabiliyor. Dijital göz yorgunluğu; gözlerde kuruluk, yanma, batma, kaşıntı, bulanık görme, baş ağrısı ve boyun ağrısı gibi belirtilerle kendini gösterir. Ekranlardan yayılan 'mavi ışık', göz retinasına ulaşarak uzun vadede kalıcı hasarlara bile neden olabilir.

Bu sorunlarla mücadele etmek için göz sağlığını koruyacak bazı önlemler almak şarttır. Öncelikle, '20-20-20 kuralı'nı uygulamak çok etkilidir. Bu kurala göre, her 20 dakikada bir, 20 saniye boyunca 20 feet (yaklaşık 6 metre) uzaktaki bir nesneye bakmak göz kaslarını dinlendirir ve yorgunluğu azaltır. Ek olarak, monitörün göz hizasının biraz altında, yaklaşık 50-70 cm uzakta konumlandırılması doğru bir ergonomi sağlar. Ekran parlaklığının ortam ışığına göre ayarlanması, gözdeki stresi en aza indirir. Mavi ışık filtreli gözlükler veya ekran filtreleri de göz sağlığını korumada önemli bir role sahiptir.

Gözlerin doğal nem dengesini korumak için sık sık göz kırpmak da oldukça önemlidir. Uzun süreli odaklanma, göz kırpma sayısını azalttığı için göz kuruluğuna yol açabilir. Suni gözyaşı damlaları, bu kuruluğu gidermede yardımcı olabilir. Unutmayın, dijital dünyanın faydalarından yararlanırken göz sağlığınızı ihmal etmeyin ve düzenli olarak göz kontrolünden geçmeyi atlamayın.

🌐 www.hakanturker.com
📲 0549 503 0502
☎️ 0232 330 0090

03/09/2025

Keratokonus, gözün ön kısmında yer alan saydam tabaka olan korneanın incelerek öne doğru koni şeklinde bombeleşmesiyle karakterize, ilerleyici bir göz hastalığıdır. Bu durum, korneanın normal kavisli yapısını bozarak ışığın retinaya doğru odaklanmasını engeller. Sonuç olarak, hastalar ciddi görme bozuklukları, bulanık ve çarpık görme gibi belirtilerle karşılaşır. Özellikle genç yaşlarda başlayan ve ergenlik döneminde hızlanan bu hastalık, zamanında müdahale edilmezse görme yeteneğinde kalıcı hasara neden olabilir. Bu nedenle, keratokonusun erken teşhisi ve tedavisi, görme kaybını önlemek açısından kritik öneme sahiptir.

Hastalığın ilk evrelerinde, görme bozukluğu genellikle gözlük veya yumuşak kontakt lenslerle düzeltilebilir. Ancak hastalık ilerledikçe, düzensiz kornea yüzeyi nedeniyle bu yöntemler yetersiz kalır. Bu aşamada, özel sert kontakt lensler daha iyi bir görme kalitesi sağlayabilir. Ancak asıl önemli olan, hastalığın ilerlemesini durdurmaktır.

Keratokonus tedavisinde çığır açan bir yöntem olan kornea çapraz bağlama (CXL), ultraviyole ışınları ve B2 vitamini (riboflavin) kullanılarak korneanın dokusunu güçlendirir. Bu işlem, korneadaki kollajen bağlarının kuvvetlenmesini sağlayarak hastalığın ilerlemesini durdurur ve korneanın daha fazla bombeleşmesini engeller. Erken dönemde uygulanan CXL tedavisi, hastaların kornea nakline olan ihtiyacını büyük ölçüde azaltır. Tedavinin başarısı, hastalığın erken teşhisine bağlıdır. Bu nedenle, bulanık görme, sık sık değişen gözlük numaraları veya ışık hassasiyeti gibi belirtileri olan kişilerin vakit kaybetmeden bir göz doktoruna başvurması gerekir.

🌐 www.hakanturker.com
📲 0549 503 0502
☎️ 0232 330 0090

31/08/2025

ReLEx SMILE Lazer Ameliyatı Her Göz İçin Uygun mu?
ReLEx SMILE, lazer göz cerrahisinde devrim niteliğinde bir yöntem olarak kabul edilse de, her hastanın bu tedaviye uygun olmadığını bilmek çok önemlidir. Bu gelişmiş teknoloji, miyop ve astigmatizma tedavisinde başarılı sonuçlar sunarken, hastanın kornea yapısı ve genel göz sağlığı gibi faktörler, uygunluk kriterlerini belirler. En kritik unsurlardan biri, kornea kalınlığıdır. Korneası normalden daha ince olan hastalarda ReLEx SMILE yöntemi uygun olmayabilir. Bu tür durumlarda, korneanın incelmesi veya yapısının bozulması gibi riskler ortaya çıkabilir.

Bu nedenle, lazer cerrahisi düşünen herkes için detaylı bir göz muayenesi hayati önem taşır. Muayene sırasında, göz doktorunuz kornea topografisi, pakimetri (kornea kalınlığı ölçümü) ve göz içi basıncı gibi bir dizi kapsamlı testi gerçekleştirir. Bu testlerin sonuçları, hastanın ReLEx SMILE veya diğer lazer yöntemlerinden (örneğin LASIK veya PRK) hangisine daha uygun olduğunu net bir şekilde ortaya koyar. Güvenli bir süreç, ancak bu titiz değerlendirmeler sonucunda belirlenen kişiye özel tedavi planıyla mümkün olur.

Hastanın doğru cerrahi yönteme yönlendirilmesi, sadece görme kusurunun düzeltilmesini sağlamakla kalmaz, aynı zamanda potansiyel riskleri minimize ederek uzun vadede göz sağlığını korur. Unutulmamalıdır ki, lazer göz ameliyatı kişiselleştirilmiş bir süreçtir ve başarılı bir sonucun anahtarı, en güncel teknolojilerle donatılmış, güvenilir bir hekimin detaylı muayenesidir. Kendinizi güvenilir ellere teslim etmek, net bir görüşe kavuşmanın en doğru yoludur.

🌐 www.hakanturker.com
📲 0549 503 0502
☎️ 0232 330 0090

28/08/2025

Düşük göz kapağı, tıbbi adıyla pitozis, genellikle estetik bir kaygı olarak algılansa da, aslında görme sağlığını ciddi şekilde etkileyebilen gizli bir tehlikedir. Göz kapağının normalden daha aşağıda durması, görme alanını daraltır ve gözün önündeki ışığı engelleyerek net görüşü bozar. Bu durum, özellikle çocuklarda, göz tembelliği yani ambliyopi riskini artırır. Pitozis, gözün normal gelişimini engellediği için, beyin o gözden gelen bulanık görüntüyü ihmal etmeye başlar. Zamanla, bu durum kalıcı görme kaybına yol açabilir.

Yetişkinlerde ise pitozis, sürekli göz yorgunluğuna ve baş ağrısına neden olabilir. Görüş alanını genişletmek için başı geriye atma, kaşları kaldırma gibi istemsiz hareketler, boyun ağrılarına ve yorgun bir yüz ifadesine yol açar. Göz kapağının görüşü engellemesi, özellikle araba kullanma veya okuma gibi dikkat gerektiren aktivitelerde güvenliği tehlikeye atabilir. Bu nedenle, pitozis sadece kozmetik bir sorun değil, aynı zamanda fonksiyonel bir bozukluktur ve tedavisi elzemdir.

Pitozis tedavisi genellikle cerrahi müdahale ile yapılır. Ameliyat, göz kapağını kaldıran kası onararak veya kısaltarak göz kapağının normal pozisyonuna getirilmesini sağlar. Tedavi, hem estetik bir düzelme hem de görme kalitesinde önemli bir iyileşme sağlar. Bir göz doktoruna danışarak pitozis için en uygun tedavi yöntemini belirlemek, hem göz sağlığınızın korunması hem de yaşam kalitenizin artması açısından kritik bir adımdır.

🌐 www.hakanturker.com
📲 0549 503 0502
☎️ 0232 330 0090

25/08/2025

Çocuklarımızın okul hayatında başarılı olması, iyi bir öğrenme ortamının yanı sıra sağlıklı görme yeteneklerine de bağlıdır. Sınıfta tahtayı net göremeyen, kitaptaki yazıları seçmekte zorlanan veya ders esnasında gözleri yorulan bir çocuğun odaklanma ve anlama becerileri olumsuz etkilenir. Bu durum, okul performansının düşmesine ve özgüven eksikliğine yol açabilir. Bu nedenle, düzenli göz muayenesi, çocukların akademik potansiyellerine tam olarak ulaşabilmeleri için hayati bir adımdır.

Göz problemleri, özellikle çocuklarda fark edilmesi zor olabilir. Çocuklar, görme bozukluklarını normal bir durum olarak algılayabilir veya durumu ebeveynlerine ifade etmekte zorlanabilirler. Gözleri kısarak bakma, okurken satır kaydırma, baş ağrısı veya derslere karşı isteksizlik gibi belirtiler, bir göz probleminin işareti olabilir. Erken teşhis, görme kusurlarının ilerlemesini durdurmak ve gerekli tedavilere zamanında başlamak için kritik öneme sahiptir. Miyop, hipermetrop ve astigmatizma gibi yaygın refraksiyon kusurları, doğru numaralı gözlük veya kontakt lenslerle kolayca düzeltilebilir. Ayrıca, tembel göz (ambliyopi) gibi durumlar erken yaşta tedavi edilmezse kalıcı görme kaybına neden olabilir.

Ebeveynler, çocuklarının göz sağlığını korumak için proaktif olmalıdır. Okul öncesi dönemde başlayan ve okul hayatı boyunca düzenli olarak devam eden göz kontrolleri, olası sorunların önüne geçer. Okul döneminde, her yıl veya hekimin önerdiği sıklıkta yapılan göz muayeneleri, çocukların görme yeteneklerinin gelişimini yakından takip etmeyi ve gerekli önlemleri almayı sağlar.

🌐 www.hakanturker.com
📲 0549 503 0502
☎️ 0232 330 0090

22/08/2025

Farklı Gözler İçin Doğru Gözlük Reçetesi: Mükemmel Netlik İçin Kritik Adımlar. Gözlerden biri diğerine göre belirgin şekilde daha yüksek miyop, hipermetrop veya astigmatizma derecesine sahip olduğunda, bu duruma anizometropi adı verilir. Bu durum, günlük yaşamda ciddi zorluklara yol açabilir. Baş ağrısı, göz yorgunluğu ve derinlik algısında bozulma gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Bu nedenle, doğru gözlük numarasının tespiti ve gözlük reçetesinin en hassas şekilde hazırlanması büyük önem taşır.

Geleneksel göz muayenelerinde gözlerin refraksiyon kusuru ayrı ayrı belirlense de, anizometropi vakalarında her iki gözün uyumu göz önünde bulundurulmalıdır. İki göz arasında ciddi numara farkı olan kişilerde, beyin her iki gözden gelen farklı büyüklükteki görüntüleri birleştirmekte zorlanır. Bu durum, çift görmeye veya görme kalitesinde düşüşe neden olabilir. Doğru ölçüm, sadece gözlük camlarının numaralarını değil, aynı zamanda optik merkezlerini ve cam kalınlıklarını da doğru bir şekilde belirlemeyi içerir. Gelişmiş otomatik refraktometreler ve diğer modern teşhis cihazları, bu hassas ölçümleri yapmada hekimlere büyük kolaylık sağlar.

Unutulmamalıdır ki, gözlük numarası sadece net görmeyi sağlamakla kalmaz, aynı zamanda gözlerin uzun vadede sağlıklı kalması için de hayati rol oynar. Doğru hesaplanmış bir reçete, göz yorgunluğunu azaltarak ilerleyen dönemde oluşabilecek sorunların önüne geçer. Bu nedenle, göz muayenesi mutlaka alanında uzman bir hekim tarafından yapılmalı ve en son teknolojiye sahip ekipmanlar kullanılmalıdır.

🌐 www.hakanturker.com
📲 0549 503 0502
☎️ 0232 330 0090

Op. Dr. Hakan Türker

20/09/2025

18/09/2025

15/09/2025

13/09/2025

11/09/2025

08/09/2025

05/09/2025

03/09/2025

31/08/2025

28/08/2025

25/08/2025

22/08/2025

Address

Opening Hours

Telephone

Website

Alerts

Contact The Practice

Shortcuts

Share

Category

Monday	08:00 - 20:00
Tuesday	08:00 - 20:00
Wednesday	08:00 - 20:00
Thursday	08:00 - 20:00
Friday	08:00 - 20:00
Saturday	08:00 - 17:30