
21/09/2025
Dünya Alzheimer Günü21 Eylül
ALZHEİMER VE BESLENME
Belleğimizi Korumak Soframızdan Geçiyor: Alzheimer ve Beslenme
Günümüzde ortalama yaşam süresi uzuyor, ancak uzun yaşam beraberinde yeni sağlık sorunlarını da getiriyor. Bu sorunların en önemlilerinden biri de Alzheimer hastalığı. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her 20 yılda bir Alzheimer vaka sayısı neredeyse ikiye katlanıyor. Türkiye’de de giderek artan bu tablo, yalnızca hastaları değil, aileleri ve tüm toplumu etkileyen bir halk sağlığı sorununa dönüşmüş durumda.
Bilim insanları hâlâ kesin bir tedavi bulabilmiş değil; fakat hastalığın riskini azaltabilecek yaşam tarzı faktörleri üzerinde yoğun çalışmalar yapılıyor. İşte bu noktada beslenme büyük rol oynuyor.
📌 Araştırmalar, özellikle Akdeniz tipi beslenme düzeninin (zeytinyağı, taze sebze-meyve, balık, baklagiller, tam tahıllar ve kuruyemişler) Alzheimer riskini düşürdüğünü gösteriyor. Harvard Üniversitesi’nin 2019’da yayımladığı bir çalışma, Akdeniz tipi beslenen bireylerde bilişsel gerilemenin %30’a kadar daha yavaş ilerlediğini ortaya koydu. Omega-3 yağ asitleri, antioksidanlar ve B vitaminleri, sinir hücrelerini koruyan bir kalkan işlevi görüyor.
Öte yandan, aşırı şeker, işlenmiş gıda ve trans yağ tüketimi, yalnızca obeziteye değil, aynı zamanda beyin hücrelerinde iltihaplanmaya ve hafıza kaybına da zemin hazırlıyor.
Halk sağlığı açısından mesaj net: Sofradaki tercihlerimiz, yıllar sonra belleğimizin ne kadar güçlü kalacağını belirliyor. Alzheimer’ı tek başına önlemek mümkün olmasa da, doğru beslenme düzeni ile riskimizi önemli ölçüde azaltabiliriz.
Unutmamak için, toplum olarak da küçük adımlar atmalıyız: okul kantinlerinde sağlıklı yiyecekler, yaşlı bakım merkezlerinde dengeli menüler, evlerimizde daha çok doğal ürün, daha az paketli gıda…
Sonuçta, hafızamız yalnızca bireysel değil, toplumsal bir değer. Çatalımızın ucunda sadece doyum değil, geleceğimiz de gizli. .beyzanurozt 💌