07/06/2023
DEPRESYONDAMISINIZ ACABA?
Psikiyatrik bozukluklar içinde en sık görüleni depresyondur.
Ve bütün dünyada ve ülkemizde hızla artmakta ve büyük bir sağlık sorunu haline gelmektedir. Depresyon sıklığındaki artışın yanı sıra başlama yaşı da düşmüştür.
Depresyonun bizim ülkemizde halk arasında hastalık olarak değerlendirilmemesi ve tedavisi yoluna gidilmemesi önemli bir toplumsal problemdir.Depresyonlu hastaların çoğu hekimlere ancak depresyonun somatik semptomları ortaya çıkınca veya işlevselliği ileri derecede etkilediğinde ya da intihar riski gelişince başvurmaktadır. Hastaların çoğu da bu yüzden farklı branşlara başvurmaktadır. Çünkü bizim insanımızın bakışına göre mutsuzluktan ziyade cinsel isteksizlikle beraber diğer somatik yakınmalar ve iş yapamama daha önemli problemlerdir.
Bayanlarda erkeklere göre ik kat daha fazla görüldüğü tespit edilmiştir.
Depresyon sıklıkla bayanlarda tipik olarak umutsuzluk, çaresizlik, bıkkınlık, bedensel şikayetler şeklinde belirti verirken erkeklerde aşırı sinirlilik, öfke, kendine güvensizlik şeklinde belirti gösterir. Bununla beraber cinsel isteksizlik, fazla uyuma, az uyuma fazla iştah, iştahta azalma, umutsuzluk, karamsarlık, hayattan artık zevk alamama, baş ağrısı, uyuşukluk, intihar düşünceleri v.b gibi belirtiler de görülebilir.
Normal organik hastalıklar vücudun belli bölümünü etkilerken depresyon tüm organizmayı etkiler hayatı yaşanmaz kılar.
Stresli hayat olayları direk depresyona neden olmaz Ancak depresyonu ortaya çıkarıcı bir etkileri vardır. Burada önemli olan, genelde olayın içeriği ve büyüklüğünden ziyade stresli yaşam olayının bireyce nasıl algılanıp değerlendirildiği bu olayla başetme gücünün ne kadar ve nasıl olduğudur. Basit bir olay bir kişide depresyonu tetikleyebiliyorken daha büyük bir olay başka bir kişinin yaşamında önemli bir değişikliğe neden olmamaktadır. Burada kişilikler, olayların nasıl yorumlandığı ve yaşanmışlıklar önemli rol oynar.Tedavi için mutlaka bir psikiyatriste başvurmalıdır. Ana tedavi ilaç olmakla beraber psikoterapi ile de kişilerin yaşama karşı dirençleri arttırılmalı, olaylarla baş edebilmeleri öğretilmeli ve basit sıkıntıları hayatın sonuymuş gibi yorumlamamaları sağlanmalıdır.